Split (3)

train · 20k rows

instruction stringclasses 1 value	input stringlengths 321 47.5k	output stringlengths 52 530	system stringclasses 1 value
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Üreticiler ile mücevher meraklılarını bir araya getiren Outlet Mücevher Fırsat Günleri, yüzde 70’e varan indirimler ve dağıtılan hediyelerle ilk gününde büyük ilgi görerek başladı. Sereks Fuarcılık tarafından bu yıl 4.’sü düzenlenen Outlet Mücevher Fırsat Günleri, 25 Aralık 2013 tarihinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Fuar Merkezi’nde başladı. Üreticiden tüketiciye, sertifikalı ve ihraç fazlası mücevherlerin, yüzde 70’e varan indirimlerle ve 12 taksit imkanıyla satıldığı etkinlikte, mücevher firmalarının yaptığı kampanyalar ve dağıttığı hediyeler dikkat çekti. Outlet Mücevher Fırsat Günleri, 29 Aralık tarihine kadar ziyaret edilebilecek. ÜCRETSİZ BAKIM VE ONARIM, OUTLET MÜCEVHER FIRSAT GÜNLERİ’NDE Outlet Mücevher Fırsat Günleri’nde ziyaretçileri bekleyen sürprizlerden en önemlisi ücretsiz bakım ve onarım stantları oldu. Sarraf atölyesi olarak hizmet veren bu stantlarda, eskimiş, kopmuş ya da yıpranmış ziynet eşyaları için bakım, tamirat ve cila gibi işlemler ücretsiz yapılıyor. PIRLANTA MERAKLISI ZİYARETÇİLER İÇİN ÖZEL SERGİ “Madenden Mücevhere Pırlantanın Yolculuğu” sergisi de ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü. Pırlantanın tarihteki yolculuğu, madenlerden yeryüzüne çıkarılışı, pırlantanın bilinmeyen yönleri, 2014 pırlanta trendlerinin anlatıldığı sergi, fuar süresince gezilebilecek. Öte yandan, üretici firmalar, etkinlik süresince dağıttıkları hediyelerle ilgi odağı oluyorlar. Mücevher hediyeli eğlenceli yarışmalar, hediye çekleri ve bedava mücevher fırsatları etkinliği gezen ziyaretçiler tarafından ilgiyle takip ediliyor. (İHA)	Üreticiler ile mücevher meraklılarını bir araya getiren Outlet Mücevher Fırsat Günleri, yüzde 70’e varan indirimler ve dağıtılan hediyelerle...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Gümüşhane İl Jandarma Komutanı 46 yaşındaki Albay Cezayir Danışan, geçirdiği kalp krizi sonrası Trabzon’da tedavi altına alındı. Dün akşam mesaiden çıkarak evinde giden Yapılan tetkiklerde kalp krizi geçirdiği anlaşılan Albay Danışan, Trabzon Karadeniz Medical Park Hastanesi’ne sevk edildi. Burada anjiyo olan Albay Danışan’ın sağlık durumun iyi olduğu öğrenildi. "DAMARLARDA SIKINTI YOK" Konu hakkında bilgi veren Trabzon Karadeniz Medical Park Hastanesi Genel Müdür Yardımcısı Turan Saka, "Hastamız genel sağlığı itibarıyla çok şükür iyi. Gerekli müdahalede bulunuldu. Anjiyo yapıldı ve damarlarda şu an bir sıkıntı yok. En kısa zamanda taburcu ederiz" dedi.	İl Jandarma Komutanı Albay Cezayir Danışan aninden rahatsızlanınca Gümüşhane Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yıllardır küçük baş hayvan besiciliği yapan Selçuk Büyükarslan’ın keçilerinden biri, kalbi dışarıda yavru dünyaya getirdi. Yavruya müdahale eden veteriner hekim Akif Kızal, meslek hayatında ilk defa karşılaştığı bir durum olduğunu belirterek, "Daha önce böyle bir durumla karşılaşmamıştık. Oğlağın ameliyatını yaptık ameliyat yaptığımız sırada göğüs kafesinin içerisinde farklı bir damar sistemi geliştiğini ve ondan dolayı da müdahale edilmesinin imkansız olduğunu gördük ve bundan dolayıda vak'a ölümle sonuçlandı” dedi. Keçinin sahibi Selçuk Büyükarslan ise yıllardır hayvan besiciliği yaptığını ilk defa böyle bir vak'ayla karşılaştığını ifade ederek, "Hayvanlarımdan bir tanesinin oğlağı kalbi dışında doğdu. Bu nedenle veterineri aradık ve müdahale yapıldı. Hayvanımızın yaşaması mümkün olmadı" diye konuştu.	Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde bir keçi kalbi dışarıda oğlak dünyaya getirdi. Veteriner hekimin müdahale ettiği oğlak hayata tutunamadı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Tunceli'de askeri aracın geçişi sırasında meydana gelen patlamada şehit olan Piyade Er Kadir Dadaş, Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde toprağa verildi. Şehit Dadaş'ın cenazesi kimlik tespiti için götürüldüğü Ankara Adli Tıp Kurumu'ndan uçakla Çorlu Havaalanı'na, havaalanından da karayoluyla konvoy eşliğinde Karaağaç beldesine nakledildi. Tekirdağ Müftüsü Mahmut Gürlen'in beldedeki camide kıldırdığı cenaze namazının ardından şehidin cenazesi bir süre askerlerin omuzlarında taşınarak, cenaze aracıyla belde mezarlığına götürüldü. Şehidin cenazesi dualarla toprağa verildi. Törende baygınlık geçiren şehidin annesi Mihriban Dadaş ve yakınlarına sağlık ekipleri müdahale etti, dev Türk bayrağı taşıyan bir grup ''Şehitler ölmez, vatan bölünmez'' sloganları attı. Törene Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Davut Kavranoğlu, MHP Tekirdağ Milletvekili Bülent Belen, Çerkezköy 3. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Hasan Nevzat Taşdelen, şehidin yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Tunceli'de dün düzenlenen terörist saldırıda 2'si uzman çavuş, 4'ü er, biri sivil olmak üzere 7 kişi şehit olmuştu.	Tunceli'de şehit düşen asker Piyade Er Kadir Dadaş, Tekirdağ'da toprağa verildi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Koray Aydın MHP'den ayrılma kararını resmen açıkladı. Meral Akşener'in kuracağı partide olacağını duyuran Aydın, "Nihayet siyasi hayatımın en zor kararını verme noktasına geldim. Bu yeni mücadeleye omuz vermeyi milli bir vazife sayıyorum. Yeni parti hayırlı olsun" dedi. MHP’den ayrılarak Meral Akşener ile hareket etme kararı alan Koray Aydın basın toplantısı düzenledi. Meral Akşener’in de katıldığı toplantıda Koray Aydın şunları söyledi: "Mücadele hayatımın en anlamlı ve zorlu açıklamalarından birini yapmak üzere karşınızdayım. Bizim mücadelemiz milletin ve ülkenin yüceltilmesinden ibarettir. MHP’nin gençlik kollarından başlayarak her kademede görev yapmış, Türkeş Bey’e sekreterlik ve evlatlık yapmış biriyim. MHP ve ülkücü hareketin kuruluş ilkeleri mevcut yönetim tarafında ne yazık ki terk edilmiştir. Bizler MHP’nin sayın genel başkanına maksadını ve terbiye sınırlarını aşan tek bir söz söylemedik. MHP YÖNETİMİNE SERT SÖZLER MHP yöneticileri iktidar sahipleri ile bir olup ülkücü hareketi yok saydı. Üç katı imzaya rağmen kurultayımız yapılmadı. Ucube bir mahkeme kararı ile yolumuz kesildi. MHP’de kıyım başladı. OHAL rejiminin gölgesinde sürdürülen MHP olağan kurultay süreci de ne yazık ki demokrasinin hiç edildiği bir süreç olarak tarihe kara bir sayfa olarak geçti. AK Parti’den devşirme üyeler delege yapıldığı için şu an bir ilimizi kongresi iptal edildi. Referandum sonrası ülke yönetimi artık tek adama bırakılmışken MHP’de de tek adam yönetimi artık kalıcı hale gelmiştir. "EN ZOR KARARIMI VERME NOKTASINA GELDİM" Uzun uzun düşündüm. Dava arkadaşlarım ve ailemle istişare ettim nihayet siyasi hayatımın en zor kararını verme noktasına geldim. Gerekirse demir dağı eritmek aydınlık geleceğin mimarı olmak demektir. 61 yaşındayım. Hiçbir çıkar ve hesap gütmüyorum. Tek muradım torunlarımıza daha müreffeh bir Türkiye Cumhuriyeti bırakmak için son nefesime kadar mücadele etmektir. Bu yeni mücadeleye omuz vermeyi milli bir vazife sayıyorum. Bilinsin ki bu mücadele bir gereklilikten doğmuş kendi yatağını mecburiyetten bulmuştur."	MHP'den ayrılarak Meral Akşener'in kasım ayında kuracağı partide olacağını duyuran Koray Aydın, "Uzun uzun düşündüm. Dava arkadaşlarım ve ailemle istişare ettim nihayet siyasi hayatımın en zor kararını verme noktasına geldim. "dedi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: 3S Kale Holding’in yüksek standartlardaki kalite anlayışı, malzeme seçimi ve uzman bir işçilikle hayata geçireceği 3S Firuze Konakları, 523 adet konut ve 45 adet mağazasıyla Avcılar Firuzköy bölgesinin en özel ve en iddialı projelerinden biri olacak. İster hayatınıza yatırım yapın, İster keyifle oturun. 1+1 den 4+1’e daire seçenekleriyle, İstanbul Üniversitesi’ne yakınlığıyla karlı bir yatırım 3s Firuze konakları’nda Herkesi mutlu edecek merkezi ve rahat ulaşım özelliği, yemyeşil bahçelerin güzelliği, sosyal imkanları, eşsiz göl manzarası ve özel mimarisiyle hayatınızdaki en önemli karar olmaya aday. 3S Firuze Konaklarını, daha yakından tanımak isteyenleri Satış Ofisi’nde ağırlamaya başladı. Balkonlu mimarisi, ferah ve nefes alan tasarımıyla huzurlu bir yaşam ortamı sunan 3S Firuze Konakları için lansman öncesi döneme özel avantajlı fiyatlar geçerli olacak. Ortak kat bahçeleri muhteşem göl manzarasını gözler önüne seren 3S Firuze Konakları, ailenin küçük bireylerine hitap eden İlk Adım Parkı ve Macera Parkı’nın yanı sıra açık ve kapalı sinema salonu, sosyal mekânları, zengin peyzaj alanıyla özlem duyulan mahalle kültürünü yeniden canlandırıyor. Akıllı ev sistemiyle donatılan proje, sakinlerine tamamen kendi kontrolleri altında kaliteli bir yaşam imkânı sunuyor. Şehrin merkezinde bir yaşam için… 3S Firuze Konakları, İstanbul Üniversitesi, Atatürk Havalimanı, Avcılar İDO İskelesi gibi önemli lokasyonlara yakınlığıyla merkezi bir noktada yer alıyor. 3S Firuze Konakları’ndan E-5, Avcılar İstanbul Üniversitesi Metrobüs Durağı ve yakın zamanda yapımı planlanan Yenikapı-Büyükçekmece Metrosu sadece yürüme mesafesinde bulunuyor. Deniz yolu ulaşımını tercih edenler için Avcılar İDO iskelesine sadece 5 dakika uzaklıkta yer alıyor.	3S Kale Holding’in Avcılar’da inşa edeceği 3S Firuze Konakları’nın Mart ayında yapılacak lansmanı öncesinde, bölgenin en özel ve iddialı projelerinden biriyle tanışmak isteyenler için Satış Ofisi faaliyete geçti.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Öldükten 24 saat sonra parmağını oynatan kızın videosu büyük ilgi çekti. Çocuğun defnedilmeden önce kameraya çekilen görüntülerinde elindeki parmaklardan birinin hareket ettiği görüldü. Ne zaman ve nerede çekildiği açıklanamayan görüntü, dün internete yüklendi. Klip Amerika Birleşik Devletleri'ne kayıtlı bir hesaptan yüklendi, ancak Güney veya Orta Amerika ülkelerinde çekilmiş gibi görünüyor. Kızın anne-babasının bu olay üzerine çocuklarının ölümünü reddettiği öğrenildi. Kadavra spazmı olarak adlandırılan bu olaya nadiren de olsa rastlanabiliyor. Bazen beyin ölümünden sonra omurilik küçük kas kasılmalarına neden olan nöronları ateleşyebiliyor. Bu durum çoğu zaman bir yaşam illüzyonuna sebep oluyor. (Ulusal yayın yapan internethaber.com sanal ortamda haberciliğe başlayan ilk haber sitelerinden biridir. Türkiye'nin tanığı pek çok isim yazar kadrosunda yer almakta. Okur yorumlarının yanı sıra açık görüş köşesinden mesleki yazılara ve blog yazarlarına yer vermektedir. Açık görüşte 20'ye yakın uzman yazar olarak yer almaktadır. 60 kişilik bir haber kadrosuna sahip olan internethaber.com, 2000 yılında İnternethaber Yayın Grubu adı altında faaliyete başladı. İstanbul Beşiktaş'ta ofisi bulunan İnternethaber Yayın Grubu bünyesinde tematik özellikli 12 site yer almaktadır. 24 saat kesintisiz haber yayını yapan internethaber sitesinde güncel haberler ile birlikte, politika, sağlık, magazin, spor, memur ve eğitim ile son dakika haberleri yer alıyor.)	İnternete yüklenen ancak nerede çekildiği bilinmeyen videoda, ölen çocuğun hayatını kaybetmesinin üzerinden 24 saat geçtikten sonra parmağını oynattığı görülüyor. Video, büyük ilgi çekti.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Türk Sahil Güvenlik botu, karasularımızı ihlal edip Bodrum'un Gümüşlük Mahallesi'ne 2 mil mesafedeki Çavuş Adası önlerine gelen, ardından Kardak'a yönelen Yunan botunu kovalamaca sonucu bölgeden uzaklaştırdı. Geçen hafta sonu Paskalya Bayramı nedeniyle Yunanistan Kara Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Alkiviadis Stefanis'in Bodrum'un Gümüşlük Mahallesi karşısındaki Kalalimnos Adası'na ardından da Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos'un Aydın'ın Didim ilçesi karşısındaki ve Kardak kayalıklarına sekiz mil mesafedeki Bulamaç (Farmakonisini) ve Eşek (Agathonisi) Adaları'nı ziyaret etmesinin ardından bölgede bulunan Yunan botlarının Türk karasularını ihlalleri sıklaştı. TÜRK SAHİL GÜVENLİK BOTU MÜDAHALE ETTİ Bugün öğle saatlerinde Kalalimnos Adası önünde bekleyen Yunan Sahil Güvenlik Botu, Gümüşlük Mahallesi'ne iki mil mesafedeki Çavuş Adası önlerine gelmesinin ardından Kardak Kayalıkları yakınında devriye nöbeti yapan Türk Sahil Güvenlik Botu müdahalede bulundu. 2 METRE KADAR YAKLAŞTILAR Türk botu, Yunan botunu kovalamaca sonucu Türk karasularından çıkardı. İki ülke botunun zaman zaman birbirlerine iki metre kadar yaklaşması dikkati çekti. Ardından bur süre sonra Yunan botu bu defa da Kardak Kayalıkları önlerine gelmek istedi. Ancak Türk botu yine engel oldu.	Türk ve Yunan Sahil Güvenlik botları arasında Kardak Kayalıkları'nda gerginlik yaşandı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: F.Bahçe'nin ve milli takımın file bekçisi Volkan Demirel önceki gün şampiyonluk kutlaması çerçevesinde, Samandıra'da yapılan mangal partisinde başkan Aziz Yıldırım'ın izin vermesi halinde gitmek istediğini açıklamıştı. Tecrübeli kaleciyi bu kadar cesurca konuşturan şeyin ise başkan Yıldırım'ın kendisine "Şampiyon olalım sana izin vereceğim. Avrupa'ya gidersin" şeklinde sözleri olduğu belirtildi. 'ÖNEMLİ GELİŞMELER OLABİLİR' Volkan'ın gitmek istediği takımın ise İtalya'nın Milan ekibi olduğu öğrenildi. Milan'ın, Volkan'la temasları sürdürdüğü öğrenildi. Ancak Neuer'i Bayern'e kaptırmak üzere olan Schalke de milli file bekçisi için devrede. Fenerbahçe ile 2013 yılına kadar sözleşmesi olan Volkan, dün yaptığı açıklamada, "Önümüzdeki günlerde çok önemli gelişmeler olabilir" diyerek transferi hakkındaki spekülasyonları doğruladı.	"Önümüzdeki günlerde çok önemli gelişmeler olabilir" diyen Volkan Demirel'e talip olan iki Avrupa kulübü belli oldu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan Çin’de yetersiz altyapıyla yapılan yolların ömrü ortalama 10 ayla sınırlı kalıyor. Ülkedeki en büyük felaket bilançoları, kara ve demiryollarındaki ihmaller yüzünden meydana gelen kazalarda yaşanıyor. İngiltere’de yayımlanan Daily Mail gazetesi, Çin’deki ölümcül trafik kazalarının arkasındaki nedenleri ele aldı. En son cuma günü ülkenin kuzeydoğusunda yer alan Heilongciang bölgesindeki otoyol köprüsünün çökmesi sonucu dört kişi hayatını kaybetti. Çöken köprüyle birlikte devrilen dev kamyonlar adeta araba mezarlığı görüntüsü oluşturdu. TREN RAYDAN ÇIKTI Fakat, kazanın bu denli dikkat çekmesinde köprünün henüz 10 ay önce tamamlanmış olması rol oynadı. Çok kısa bir süre önce yapılmasına rağmen dayanıksız çıkan köprü ülke için sürpriz değil. Son yıllarda özellikle yeni inşa edilmiş köprü çökmeleri ülkenin en korkunç kaza felaketleri arasında üst sıralara çıktı. Şinhua Haber Ajansı’na göre son bir yıldır ülkede altı büyük köprü çöktü. Yine geçen hafta perşembe günü aynı bölgede iki trenin çarpışması sonucu 24 kişi hayatını kaybetti. Aralık ayında ülkenin doğusundaki Cıciang eyaletinde bir yolcu treninin raydan çıkarak bir başka trenle çarpışması sonucu köprüden devrilmesiyle 35 kişi yaşamını yitirdi. Yaşanan trajik kazalar, inşa ve onarım çalışmalarındaki hızıyla gündeme gelen ülkede derin bir güvenlik endişesine neden oluyor. Çöken yolların veya hatalı rayların düzenli bakım ve güvenlik kontrollerinden geçmediği ortaya çıkıyor.	Çin’de yetersiz altyapıyla yapılan yollar görenleri korkuya düşürüyor. En son ülkenin kuzeydoğusunda çöken bir yol 4 can aldı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: YALOVA'da 4,5 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem İstanbul'da da hissedildi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, saat 09.34'te merkez üssü Çınarcık ilçesi olan 4,5 büyüklüğünde yer sarsıntısı kaydedildi. Yaklaşık 7 kilometre derinlikte meydana geldiği belirlenen depremin Bursa'da da hissedildiği öğrenildi. Yalova Çınarcık'ta meydana gelen deprem çevre illerde de hissedildi. Marmara Bölgesi'ndeki birçok ilden hissedilen 4.5 büyüklüğündeki deprem İstanbul'da da korku ve paniğe yol açtı. İşte son depremler... "DEPREM ÖZELLİKLE ESENKÖY, YALOVA VE İSTANBUL'DA HİSSEDİLMİŞTİR" BOĞAZİÇİ Üniversitesi (B.Ü.) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden Yalova Çınarcık'ta meydana gelen 4.5 büyüklüğündeki deprem ile ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada şöyle denildi: "Saat 09.34’de, aletsel büyüklüğü 4.5 olan hafif şiddette bir deprem meydana gelmiştir. Depremin odak derinliği yaklaşık 5 km civarında olup, sığ odaklı bir depremdir. Deprem özellikle Esenköy, Yalova ve İstanbul’da hissedilmiştir. Yalova il sınırlarının tamamı genelde Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun, kısmen de Batı Anadolu açılma rejiminin etkisi altındadır. Yalova ili Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun kuzeyden ve güneyden geçen kolları ili çevirmektedir. Bu yüzden bölgede çok miktarda irili ufaklı diri fay parçası bulunmaktadır. MTA tarafından 2011 yılında hazırlanan Türkiye Diri Fay Haritasında da görüleceği gibi, il sınırları içerisinden Altınova, Yalova, Esenköy ve Orhangazi Fayı geçmektedir" "DEPREME DAYANIKLI BİNALARDA OTURULMALI" "Marmara Denizi ve İzmit Körfezi içerisinden geçen Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Adalar, Çınarcık, Karamürsel, Gölcük, Darıca fay parçaları ve Gemlik Körfezi’nden geçen Gemlik ve Gençali Fayları bölgedeki önemli tektonik yapılardır. Genelde ana yapıların doğrultuları Doğu -Batı ve Kuzey Batı -Güney Doğu gidişlidir. Merkezimiz tarafından yapılan hızlı fay düzlemi çözümü depremin normal faylanma ile meydana geldiğini ortaya koymaktadır. Fay düzleminin doğrultusu genel olarak Kuze Batı -Güney Doğu gidişli fay parçasının depreme neden olduğunu ortaya koymaktadır. Bölgede yaşayan vatandaşlarımızın bölgenin deprem riskinin yüksek olduğu bilincinde olarak, depreme dayanıklı binalarda oturmaları veya satın alacakları konutların depreme dayanıklı olarak inşaa edilmiş olmasına dikkat etmeleri depreme karşı alınacak en güvenli tedbir olacaktır"	İstanbul güne depremle başladı. Merkez Üssü Yalova'nın Çınarcık ilçesi olan deprem İstanbul'da da hissedildi...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Dolar/TL, güne yükselişle başlamasının ardından 3,7720 seviyesinde dengelendi. Dün küresel piyasalarda artan risk iştahı ile doların diğer para birimleri ve emtialar karşısında değer kaybetmesine bağlı olarak gerileyen dolar/TL, günü yüzde 0,18 azalışla 3,7675'ten tamamladı. Dolar/TL, bugüne sınırlı da olsa yükselişle başlamasının ardından saat 09.30 itibarıyla yüzde 0,12 artışla 3,7720 seviyesinde dengelendi. Aynı dakikalarda avro/TL yüzde 0,4 yükselişle 4,6500, sterlin/TL de yüzde 0,4 artışla 5,2970'ten işlem görüyor. ABD'de dün Senato, Başkan Donald Trump'ın ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanlığına aday gösterdiği Jerome Powell'ı onayladı. Piyasaların gündemi ise Trump'ın vergi düzenlemeleri sonrasında ABD ile ticari partnerleri arasındaki gelişmelere döndü. Dün ABD Ticaret Temsilciliğinden (USTR) yapılan açıklamaya göre, Trump, ithal güneş panelleri ve çamaşır makinelerine bu yıl sırasıyla yüzde 30 ve yüzde 20 ek gümrük vergisi uygulanmasını onayladı. Bu gelişmelerle, uluslararası piyasada Aralık 2014'ten bu yana ilk kez 90 seviyesinin altına gerileyen dolar endeksi, şu dakikalarda önceki kapanışa göre yüzde 0,3 azalışla 89,9 seviyesinde dengelendi. HAREKAT TL'NİN DEĞERİNİ ARTIRDI Analistler, küresel piyasalarda ekonomik aktiviteye ilişkin iyimserliğin riski iştahını artırdığını ve buna paralel dolar talebini azalttığını belirterek, Afrin'deki Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin tedirginliklerin azalmasının da TL varlıklara ilginin artmasına neden olduğunu ifade etti. DOLAR İÇİN TAHMİN Teknik açıdan dolar/TL'de 3,75'in kısa ve orta vadeli görünüm açısından önemli destek konumunda olduğunu kaydeden analistler, bu seviyenin kırılması durumunda 3,68 seviyelerinin gündeme gelebileceğini dile getirdi.	Dolar kuru Afrin operasyonun başlamasının ardından 3,82'ye kadar yükselmişti. Dolarda hava sakinleşmeye başladı. Bu sabah 3,77 seviyesinden işleme başlayan dolar 3,75'e kadar geriledi. Euro ise 3,63 seviyelerinde hareket ediyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Zumdick, Fenerbahçe karşısında alacakları beraberliğin bile gruptan çıkmalarına yeteceğini belirterek, ''Bize 1 puan da yetiyor, ancak minimum için değil maksimum için oynayacağız. Kazanmak için sahaya çıkacağız. Fenerbahçe'nin yedeklerden kurulu bir kadroyla maça çıkması bizi ilgilendirmiyor. Biz kendi takımımıza bakıyoruz'' dedi. Karşılaşmada Fenerbahçe'nin değil, kendi takımının ne yapacağının önemli olduğunu vurgulayan Alman teknik adam, ''Fenerbahçe'nin yedek kadro ile çıkması bizim için tehlikeli bile olabilir. A takım kadrosunda yer bulmak isteyen futbolcular, kendini göstermeye çalışacaktır. Sonuçta, Fenerbahçe, Fenerbahçe'dir. Benim için asıl olan, oyuncularımın sahada ne yapacağıdır. Biz de sadece bununla ilgileniyoruz'' diye konuştu. Ralf Zumdick, basında yer alan teknik direktör değişikliği ile ilgili haberlere ilişkin olarak ise futbol sektöründe bu tarz değişikliklerin normal olduğunu belirterek, ''Futbolda beklentilere yanıt vermek gerekir. Bazı şeyler iyi giderse, teknik direktör için de iyi olur. Başarılı olursanız devam edersiniz. Ben yüzde 100 konsantre olup, kendimi işime veriyorum. Kısaca ben işime bakıyorum'' değerlendirmesini yaptı. Kendisinin göreve geldikten sonra, takımda gözle görülür bir ilerleme olduğunu ifade eden Zumdick, şöyle devam etti: ''Kaliteli ve güçlü bir kadromuz var. Ancak Jedinak, Asya Kupası'nda mücadele eden Avustralya milli takımıyla birlikte. Mustafa Pektemek, henüz tamamen hazır değil. Harbuzi ve Zec'in de maç eksiği var. Futbolcularımızın eski performanslarına ulaşmalarıyla birlikte daha iyi bir takım olacağız. Yeni transferler takıma geç katıldı. Uyum sorunu henüz tamamen aşılamadı. Kadromuzda hala eksiğimiz de var. Forvet arayışımız devam ediyor. Aslında tek tek bakıldığında yetenekli futbolcularımız var, iyi bir takımız. Taraftarımızın düşme korkusu yaşadığını biliyorum, ancak kimse merak etmesin bu takım ligde kalacak.'' ''MUSTAFA KAPLAN MAÇI YAŞIYOR'' Yardımcı antrenör Mustafa Kaplan'ın kulübede öne çıkmasına ilişkin olarak ise Zumdick, ''Mustafa, maç sırasında çok heyecanlanıyor ve kendisini unutuyor. Bazen unutup önde kalıyor, biz uyarınca fark ederek kulübeye dönüyor. Mustafa, Türk olduğu için bazen futbolculara seslenmesini ben istiyorum ve dönmeyi unutup orada kalıyor. Biz ekibiz ve aramızda bir problem yok'' diyerek, sözlerini tamamladı.	Gençlerbirliği'nin teknik direktörü Ralf Zumdick, maça beraberlik için çıkmayacaklarını belirterek, futbolcularına ''çıkın yüreğinizle oynayın'' diyeceğini söy	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Tunceli'nin Pülümür İlçesi Kırkmeşe Köyü Muhtarı Hıdır Eren, eski milli futbolcu, AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür'ın Lig TV'de yorumculuk yapmasını protesto etmek için kendisine 70 TL gönderirken, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e de Şükür'ün asli görevini yapmasını sağlamasını istedi. Pülümür'ün Kırkmeşe Köyü Muhtarı Hıdır Eren, eski milli futbolcu AK Parti İstanbul Milletvekili Hakan Şükür'ün, milletvekilliği dışında televizyon kanalında yorumculuk yapmasına tepki gösterdi. Aylık 380 TL muhtarlık maaşı aldığını belirten Eren, Hakan Şükür'e PTT kanalıyla 70 lira gönderip, özel televizyon kanalında yorumculuk yapmasını protesto etti. Kendisinin aldığı 380 lira muhtarlık maaşıyla geçinmeye çalıştığını söyleyen Eren, şöyle dedi:"Halkın oyları ile seçilerek TBMM'ye giden Hakan Şükür, milletvekilliği maaşı dışında özel bir televizyon ile anlaşarak aylık 150 bin lira ek para daha alıyor. Muhtar olarak bu parayı 10 yılda bile kazanamıyoruz. Ama Hakan Şükür'ün, 1 ayda 8 saat konuşarak 150 bin TL alması büyük bir acıdır. Biz muhtarlar 380 lira maaş alıyoruz ama bu paranın içinde sosyal, sağlık güvencemiz yok. SSK ya da Bağkur primlerini kendi cebimizden ödüyoruz. Bu neden Hakan Şükür'ü doğruluğa, dürüstlüğe çağırıyorum. Türkiye'nin gerçeklerini görebiliyor mu? Hakan Şükür'ün Türkiye gerçeklerini öğrenmesi için kendi maaşımdan 70 lira yolladım. Bugün Alevi toplumunun Hızır ayı. Herkes Hızır orucu tutuyor ve sadaka dağıtıyor. Alevi inancında sadaka dağıtmak var, ben de 70 lirayı Hakan Şükür'e sadaka olarak yolladım."Muhtar Eren, Hakan Şükür'ü halkın yorumculuk yapması için değil, halka hizmet etmesi için milletvekili yaptığını belirtti. TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e de çağrıda bulunan Eren, Hakan Şükür'ün asli görevini yapmasını sağlamasını istedi.	Tunceli'de bir muhtar, eski milli futbolcu Hakan Şükür'ü protesto etmek için öyle bir şey yaptı ki...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Şırnak'ın Cizre ilçesinde bölücü terör örgütü mensuplarınca önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcı düzeneğinin patlatılması sonucu, 3 asker şehit oldu, 1'i asker, 1'i polis 2 güvenlik personeli yaralandı. Genelkurmay Başkanlığının internet sitesinde yer alan bilgide, Nur Mahallesi'nde bölücü terör örgütüne yönelik operasyonların devam ettiği belirtilerek, saat 14.40'ta zırhlı kobra aracının geçişi sırasında bölücü terör örgütü mensuplarınca önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcı düzeneğinin patlatıldığı kaydedildi. Patlamada, 3 askerin şehit olduğu, 1'i asker 1'i polis 2 güvenlik personelinin ise hayati tehlikesi olmayacak şekilde yaralandığı bildirilerek, şu ifadelere yer verildi: "Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu saldırıda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailesine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımıza ve yüce Türk milletine başsağlığı ve sabır; yaralanan kahraman silah arkadaşlarımıza acil şifalar temenni ediyoruz."	Şırnak'ın Cizre ilçesinde zırhlı kobra aracının geçişi sırasında yerleştirilen patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu, 3 Asker şehit oldu, 1 polis ve 1 asker de yaralandı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Polis Müdürü, BDP'lilere hitaben yaptığı anonsta, "Sizden rica ediyorum. İşleyen bir süreç var. Bu sürece zarar vermeyelim" dedi. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ise kalabalığa hitaban yaptığı konuşmada, "Barışı sağlarsak, PKK legal siyaset yapacak, burada olacak" dedi. BDP Diyarbakır Gençlik Meclisi tarafından uyuşturucu ve fuhuş olaylarına dikkat çekmek amacıyla, akşam saatlerinde bir yürüyüş düzenlendi. BDP İl Başkanlığı önünde başlayan ve yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı yürüyüş öncesi, polis geniş güvenlik önlemi aldı. Yürüyüşe BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ve parti yetkilileri ile partililer de katıldı. BDP İl Başkanlığı önünde toplanan grup, saat 17.30 sıralarında önde seçim otobüsüyle yürüyüşe geçti. Bu sırada yürüyüş yapan grubun önünü kesen emniyet güçleri, yasadışı slogan atılmaması ve yüzünü kapatanların gruptan çıkarılmasını istedi. Bu sırada anons yapan bir polis müdürü, "Sizden rica ediyorum. İşleyen bir süreç var. Bu sürece zarar vermeyelim" dedi. "LÜTFEN BUGÜN EL ELE VERELİM" Yürüyüş öncesi BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ile görüşen Güvenlik Şube Müdürü Süleyman Hançerlioğlu, "Siz otobüsü gönderin, karşı karşıya gelmeyelim. Ne olur bugün el ele verelim. Sizden tek ricam, karşı karşıya gelmeyelim. Ben bütün kuvvetlerimi çekeceğim" dedi. Polis müdürünün BDP yetkilileriyle yaptığı görüşmenin ardından gruba, yürüyüş için izin verildi. Yürümeye başlayan grupta bulunan yüzü kapalı bazı kişiler Abdullah Öcalan posteri ve konfederalizmi sembolize eden flamalar açtı. Bunun üzerine polis bir kez daha grubun önünü kesti. Bu kez polis müdürü ve BDP Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş arasında, bağırmaya varan bir kriz yaşandı. Gerginliğin kısa sürede yatışmasının ardından tekrar yürüyüşe geçen grubun önü, daha sonra TOMA'lar tarafından kesildi. POLİS MÜDÜRÜ: SÜRECE CANIM KURBAN Bu kez BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan ile görüşen Emniyet Müdürü Süleyman Hançerlioğlu, "Ben burada devleti temsilen görev yapıyorum. Siz demokratik hakkınızı kullandığını söylüyorsunuz. Yüzü kapalı, eli flamalılar ne zamandan beri anayasal hak oldu? Süreçten bahsediyorsunuz. Sürece benim de canım kurban. Ama böyle süreç yürütülmez ki. Bugün kimse, kimseyi üzmesin, müdahale de olmasın. Bana müzakerede söz veriyorsunuz, sözünüzü tutmuyorsunuz" dedi. Yüzü maskeli grubun, kalabalığın arasından çıkarılmasını isteyen polis müdürü, ayrıca yasadışı sloganların atılmamasını istedi. Bunun üzerine yürüyüşe son veren BDP yetkilileri basın açıklamasını Turgut Özal Bulvarı üzerinde yapmaya karar verdi. KIŞANAK: BARIŞI SAĞLARSAK PKK LEGAL SİYASET YAPACAK Yürüyüş kortejinin önünde bulunan seçim otobüsüne çıkan Gültan Kışanak, yürüyüşün polis tarafından engellenmesini kınadıklarını söyledi. Demokrasi ve özgürlüğün olmadığı ülkenin başının beladan kurtulmayacağını belirten Kışanak, "Bugün eğer demokratik mücadele süreci başladıysa, herkes buna saygı duyacak. Demokratik mücüdelede, gençliğe yer açmalıyız. Yıllarca bu ülkede gençliğin önünde sadece ölme ve öldürme siyaseti vardı. Bunu tersine çevirmek istiyoruz. Kürt gençleri demokratik mücadele içinde var olmak istiyorlar. Bunun önüne çıkartılan engeller barışın önüne kurulmuş engeldir. Bu ülkenin ve Kürt halkının gerçekleri var. Devlet eğer Kürt sorununu 'çözeceğim' diyorsa, barış için sayın Öcalan ile görüşüyorsa, bu mücadelenin sembollerine, sayın Öcalan'a da, demokratik mücadeleye de yer açmak zorundadır. Demokratikleşmeyi, barışı sağlarsak, normalleşme sürecine geçersek, PKK da legal siyaset yapacak, burada olacak. Bu nedenle eski yaklaşımlarla, yöntemlerle yeniden çatışmacı yöntemlerle bu süreci ilerletemeyiz. Herkes oturup düşünecek" diye konuştu.	BDP tarafından düzenlenen yürüyüşte yüzünü kapatan bir grup ile polis arasında yaşanan diyalog, gerginliğe yol açtı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İSTANBUL Şişli'de bankadan emekli maaşını çeken kadına kapkaç yapan hısız, kahraman tamirciye yakalandı. Bir banka şubesinden emekli maaşını çerken Saliha Yaycı kapkaça uğradı. Kadının çığlıklarına koşan oto tamircisi Nihat Karlı kapkaççıyı yakalayıp çantayı yaşlı kadına, hırsızı da polise teslim etti. Olay saat 10:30 sıralarında meydana geldi. Emekli maaşını çekip eve dönen Saliha Yaycı kendisini takip eden iki kapkaççının hedefi oldu. Darülaceze Caddesi üzerinde kaldırımda yürüyen kadının çantasını alan kapkaççılar kaçmaya başladı. Çantasını kaptıran Saliha Yaycı bağırarak kapkaççıların peşinden koşmaya çalıştı. Yaycı'nın çığlıklarını duyan oto tamircisi Nihat Karlı elinde çanta ile kaçan kapkaççıyı görünce peşinden koşup Donanma Caddesi üzerinde zanlıyı yakaladı. Nihat Karlı çantayı Saliha Yaycı'ya teslim etti. Karlı yakaladığı kapkaççıyı çalıştığı oto tamirhanesinin önüne getirip polise haber verdi. Bir süre sonra gelen polis zanlı Hasan Ş.'yi gözaltına alarak polis merkezine götürdü.	ŞİŞLİ'DE bir banka şubesinden emekli maaşını çerken kadın kapkaça uğradı. Kadının çığlıklarına koşan oto tamircisi Nihat Karlı kapkaççıyı yakalayıp polise teslim etti.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adana’da cezaevinde hayatını kaybeden bir kişinin taziye evinde çıkan silahlı kavgada 3 kişi hayatını kaybetti, 5 kişi de yaralandı. Edinilen bilgiye göre olay, merkez Seyhan ilçesi Hürriyet Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Bitlis Cezaevi’nde yatan Kemal Bakadur (32), 22 Ağustos 2013 günü hayatını kaybetti. Bakadur’un cenazesi, memleketi Adana’da toprağa verildikten sonra akrabaları evinde taziyeleri kabul etti. Dün akşam ise Bakadur’un ölümünün üzerinden 7 gün geçtiği için mevlit okutulup yemek verildi. Bakadur’un ailesine taziyeye gelen arkadaşı Atilla M. (42), burada hasmı Mehmet Akgönül’ü cezaevinde ziyaret ettiği için Ömer Omay (36) ile tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi, taziyeye gelenler tarafından önlendi. Atilla M., taziye evinden ayrıldıktan 10 dakika sonra arkadaşlarıyla geri gelerek barışmak istediğini söyleyen Ömer Omay’ı, "Benim hasmımı nasıl ziyaret edersin? Senin kafanı patlatacağım" diyerek vurup yanındakilere de kurşun yağdırdı. Bunun üzerine çıkan silahlı kavgada Ömer Omay, Orhan Omay (32), Mehmet Daş (36), Adnan Omay (30) Aydın Daş (36), Serkan Avuncaner (36), Abdurrahman Akgönül (36) ve Atilla M. (42) yaralandı. Yaralılar Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Yüreğir Başkent, Özel Adana Hastanesi, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi ve Özel Algomed Hastanesi’ne kaldırıldı. Yaralılardan Ömer Omay, Orhan Omay (32), Mehmet Daş (36), tedavi gördükleri hastanede hayatını kaybetti. Bu arada ölenlerin yakınları, kaldırıldığı hastaneyi basarak Atilla M.’yi öldürmek istedi ancak güvenlik önlemi alan polise takıldı. Olayda ölenlerin cenazeleri otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılırken, Atilla M.’nin de hayati tehlikesi olduğu öğrenildi. Polis olaya karıştığı ileri sürülen çok sayıda kişiyi gözaltına alırken, olayla ilgili soruşturma devam ediyor. (İHA)	Adana’da cezaevinde hayatını kaybeden bir kişinin taziye evinde çıkan silahlı kavgada 3 kişi hayatını kaybetti, 5 kişi de yaralandı.<br/>Edi...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Bordo berelilerin efsane komutanı Zekai Aksallı 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece Ömer Halisdemir'e verdiği emirle kritik bir rol oynadı. Rehin alınan komutanları kurtarma operasyonu da yapan Zekai Aksakallı, 15 Temmuz darbe girişimini önleyen kahramanlardan ilkiydi. Peki Özel Kuvvet Komutanlığı görevinden alınması kamuoyunda tepki yaratan Zekai Aksakallı kimdir ve aslen nerelidir? 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde ne yapmıştı? İşte Zekai Aksakallı hakkında bilinmesi gerekenler; Zekai Aksakallı nereli? Bordo berelilerin gözde komutanı Zekai Aksakallı aslen Erzurumlu. İki çocuğu olan Zekai Aksakallı 2013 yılından beri Özel Kuvvetler Komutanı olarak görev yapıyordu. Zekai Aksakallı 28 Temmuz 2016 tarihli YAŞ toplantısında korgeneralliğe terfi ettirilmişti. Zekai Aksakallı'nın darbe gecesi çatışması Zekai Aksakallı 15 Temmuz darbe gecesinde FETÖ'cülerin elinden çatışarak kurtulmuştu. O çatışmada Aksakallı'nın yanında bulunan eşi yaralanmıştı. 15 Temmuz gecesi düğün çıkışında bir grup darbeci asker, seyir halindeyken Zekai Aksakallı'nın aracının önünü kesmiş ve araçtan indirilmeye çalışılmıştı. Son anda kendisine kurulan komplodan kurtulan Aksakallı, daha sonra yine darbeciler tarafından helikopterle takip edilmiş ve açılan ateş sonucu araçtaki bir askerin bacağı kopmuştu. İşte o gecenin olay görüntüleri; Zekai Aksakallı'nın Fırat Kalkanı başarısı Zekai Aksakallı Suriye'ye yönelik Fırat Kalkanı operasyonunda da en önemli rolü üstlendi. Operasyonun başarılı olmasını sağlayan onun bordo berelilerin başında cephede yer alması oldu. TSK'daki söylentileri göre Zekai Aksakallı Fırat Kalkanı operasyonunda yıldızlaşınca bundan rahatsız olanlar oldu.	Özel Kuvvetler Komutanlığı görevinden alınan Zekai Aksakallı 15 Temmuz darbe girişiminin olduğu gece çatışarak FETÖ'cülerin elinden kurtulmuştu. O çatışmada eşi yaralansa da o darbeyi önlemeye koşmuştu. Peki kimdir Zekai Aksakallı aslen nereli?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: TV8'de ekrana gelen Gel Konuşalım isimli programın sunucularından Esra Eon, partenri Hakan Ural'ın kendisine psikolojik şiddet uyguladığını iddia ederek istifa etti. Peki Esra Eron kimdir nereli kaç yaşında? İşte Esra Eron-Hakan Ural kavgasının detayları... TV8'deki 'Gel Konuşalım' isimli programın sunucusu Esra Eron, partneri Hakan Ural hakkında şoke eden iddialarda bulunarak programı bıraktı. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Eron,"3 ay önce katıldığım Gel Konuşalım programında yayın sırasında kendi fikrimi beyan etme, hür düşüncemi söyleme ve farklı görüşte olduğum konularda partnerimden aldığım saygı sınırları dışında hiçbir yayıncılık etiğine sığmayan yüksek egolu davranışların bana daha fazla zarar vermemesi açısından programdan ayrılma kararı aldım. Kadınların ezilmediği, kadına psikolojik şiddetin olmadığı, kadına daha fazla nezaketin olduğu ve bu alt yapı ile yetişmiş bireylerin çoğaldığı bir Türkiye diliyorum" dedi. HAKAN URAL'DAN ESRA ERON'A SERT YANIT: Ural'ın kendisine şiddet uyguladığını iddia eden Eron'a yanıt gecikmedi. Hakan Ural, kendisine yöneltilen suçlamalarla ilgili ilk kez konuştu. Ünlü sunucu, "Hepimiz hata yapıyoruz o ayrı ama bu iftiralar günahtır" sözleriyle hakkındaki iddiaları reddetti. Hakan Ural kimdir Gel Konuşalım sunucusundan Esra Eron'a zehir zemberek sözler ESRA ERON KİMDİR? Sunucu, manken ve oyuncu Esra Eron, 1980 yılında İzmir’de dünyaya geldi. 2002 Miss Turkey Güzellik yarışmasında üçüncü olan Esra Eron, aynı yıl içinde Miss Europe yarışmasında da üçüncü oldu. Fenerbahçe Spor Kulübü'nün eski başkanlarından Metin Aşık'ın oğlu Murat Aşık ile 2008 yılında nikah masasına oturdu. 2010 yılında Alya isminde bir kız çocuğu dünyaya getiren Esra Eron, 5 yıllık eşi Murat Aşık'tan 2013 yılında boşandı. Kiralık Aşk (Feryal Tümen), Hırsız Var! (Begüm) ve Çatıdaki Kız gibi ekran projelerinde yer alan Esra Eron, Türkçe yanı sıra İngilizce ve Fransızca da bilmektedir. Magazin programlarının sunuculuğunu yapan Esra Eron, 2018 yılında gündüz kuşağı programı Gel Konuşalım ekibine dahil oldu. TV8 iyice karıştı Gel Konuşalım sunucusu Hakan Ural'dan zehir zemberek sözler HABERİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN	TV8'de ekrana gelen Gel Konuşalım isimli programın sunucularından Esra Eon, partenri Hakan Ural'ın kendisine psikolojik şiddet uyguladığını iddia ederek istifa etti. Peki Esra Eron kimdir nereli kaç yaşında? İşte Esra Eron-Hakan Ural kavgasının detayları...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Antalya'nın Alanya ilçesindeki bir okulun elektrik panosunda meydana gelen kısa devre nedeniyle oluşan duman paniğe neden oldu. Hacet Mahallesi'ndeki Ayşe Melahat Erkin İlköğretim Okulu'nun giriş kapısındaki elektrik panosu, aşırı yüklenmeden oluşan kısa devre nedeniyle alev aldı. Panodan çıkan dumanlar okulu sararken, öğrenciler tahliye edildi. Yangının, okulun giriş kapısında olması ve dört katlı okulda yangın merdiveni bulunmaması nedeniyle öğrencilerin tahliyesi sırasında panik yaşandı. Yangın, kısa sürede okul görevlilerinin müdahalesiyle söndürülürken, bazı görevlilerin dumandan etkilendiği bildirildi. İtfaiye görevlileri de, söndürülen trafonun elektrik bağlantısını keserek güvenlik önlemi aldı. İtfaiye ile 112 Acil Servis ambulansları da okul bahçesine geldi. Bazı öğrenciler ambulans görevlileri tarafından sakinleştirildi. Yangın haberini duyan çok sayıda veli de okula gelerek çocuklarını aradı. Bazı çocukların panikten etkilenerek ağladıkları görüldü. Olay nedeniyle okul bir gün tatil edildi. Milli Eğitim Müdürü İbrahim Köseoğlu, öğrencilerin derste olduğu saatte meydana gelen kısa devrenin, klimaların tamamının çalışmasından kaynaklandığını tahmin ettiklerini söyledi. Yangının, çok kısa sürede söndürüldüğünü ve okulda herhangi bir hasar oluşmadığını, öğrenci ve görevlilerin zarar görmediğini anlatan Köseoğlu, elektrik panosunun tamiratının başlatıldığını, okulun bugün tatil edildiğini bildirdi.	Antalya'nın Alanya ilçesinde bir ilköğretim okulunda elektrik panosundaki kısa devre okulda korkulu anlar yaşattı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: 2006-2007 sezonunda sarı lacivertli kulübe gelen ve 5 sezonda 2 şampiyonluk yaşayan Uruguaylı futbolcu az önce takım arkadaşlarıyla vedalaştı. Vedalaşmada duygusal anlar yaşandı. Taraftarlara veda etmek için ise basının karşısında geçti. Basın toplantısında Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman da Lugano'nun yanında bulundu. Kocaman Uruguaylı futbolcuya 5 sene boyunca Fenerbahçe'ye verdiği emekten dolayı teşekkür etti. İşte Lugano'nun açıklamaları; "Aykut hocamızın belirttiği gibi ayrılıklar çok zor oluyor. 5 sezon aynı takımda oynayan bir futbolcunun ayrılması daha zor oluyor. Çok güzel günler geçirdiğim bir takımdan ayrılıyorum Çok büyük anılarımla bir etap bitti. Beraberimde çok büyük arkadaşlar götürüyorum. Demin Samandıra Tesisleri'nde vedalaştık. Herkes gerçekten çok duygulandı. Yanımda şampiyonluklar götürüyorum. Çok fazla anılar var. Ben buradan şampiyon olarak gidiyorum. Daha önceden bu görüşmeleri yapmıştık. Zor bir dönemden geçiyoruz. Teknik direktörler, futbolcular ve yönetim gelir geçer ama kulüp kalır. İnşallah bu zor günler geçer. Fenerbahçe'de 5 sene boyunca kaldığım, beraber zor günler geçirdiğim futbolcu arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum Teknik ekibe ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Ve kariyerime yön veren Fenerbahçe'ye getiren yöneticilere de teşekkür etmek istiyorum. Türkiye'ye, İstanbul'a gösterdikleri misafirperverlikten, saygıdan dolayı teşekkür ederim. Son olarak taraftara veda etmek istiyorum. Her zaman, her koşulda üstlerine düşeni yaptılar. Onlara çok teşekkür etmek istiyorum. Resmi olarak Fenerbahçe'nin futbolcusu değilim artık bir Fenerbahçe taraftarı daha kazandılar. RESMEN PARİS SAİNT GERMAİN'DE Fenerbahçe Kulübü, Uruguaylı futbolcusu Diego Lugano'nun, Fransa'nın Paris Saint Germain kulübüyle sözleşme imzaladığını açıkladı. Sarı-lacivertli kulüpten ''Teşekkürler Lugano'' başlığıyla yapılan açıklamada, ''2006-2007 sezonundan bu yana profesyonel futbol takımımızda forma giyen Uruguaylı futbolcumuz Diego Lugano, Fransa'nin Paris Saint Germain takımıyla sözleşme imzalamıştır'' denildi. Kulüp açıklamasında, ''Kendisine bugüne kadar kulübümüze yaptığı katkılarından dolayı teşekkür eder, bundan sonraki futbol hayatında sonsuz başarılar dileriz. Fenerbahçe camiası Lugano'nun çubuklu formamız için akıttığı teri, sahada hiç bitmeyen enerjisini ve o cesur yüreğini hiçbir zaman unutmayacaktır. Yolun açık olsun Diego...'' ifadelerine yer verildi.	Fenerbahçe'den Fransa'nın Paris Saint Germain Kulübü'ne transfer olan Lugano veda toplantısı yaptı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Demirtaş'ın eşi Başak ile çocukları Delal ve Dılda Demirtaş, iki özel araçla cezaevine geldi. Demirtaş ailesinin cezaevindeki ziyareti yaklaşık 1 saat sürdü. Başak Demirtaş ve çocukları daha sonra herhangi bir açıklama yapmadan cezaevinden ayrıldı. Bu arada, kendilerine "Barış Bloku" adını veren gruptan bazı avukatlar da Selahattin Demirtaş'ı ziyaret etti. Avukatların Demirtaş'a bağlama getirdikleri de görüldü. Ziyaret sonrası gazetecilere açıklamada bulunan avukat İbrahim Sinemillioğlu, Selahattin Demirtaş'ın sağlık durumunun iyi olduğunu, ancak görüşmenin kayıt altına alınmasını doğru bulmadığını söyledi. Jandarma ekiplerinin ziyaretler sırasında cezaevi önünde güvenlik önlemi aldığı görüldü. HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen terör soruşturması çerçevesinde, daha önce çağrılmasına rağmen ifade vermeye gitmediği gerekçesiyle 4 Kasım'da gözaltına alınmıştı. Selahattin Demirtaş, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak Edirne F Tipi Cezaevine konulmuştu.	Edirne F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı, eşi ve çocukları ziyaret etti.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli ve Adıyaman için sağanak ve dolu uyarısında bulunuldu. Meteoroloji 13. Bölge Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, yarın sabaha kadar Elazığ, Tunceli ve Bingöl'de aralıklarla sağanağın yanı sıra akşam saatlerinde çok bulutlu hava etkili olacak. Malatya ve Adıyaman'da ise sabah saatlerindeki sağanak öğleden sonra yerini çok bulutlu havaya bırakacak. SICAKLIKLAR 2 İLE 3 DERECE DÜŞECEK Sıcaklıkların 2 ila 3 derece düşmesi beklenen bölgede, rüzgarın güneybatıdan orta kuvvette, yağış öncesinde ve yağış sırasında yer yer kuvvetli esmesi öngörülüyor. BÖLGEDE DOLU UYARISI Bölgede yer yer dolunun da yaşanması bekleniyor. Sağanak ve dolunun oluşturabileceği muhtemel risklere karşı da vatandaşlar ve yetkililerin önlem alması istendi.	Son dakika hava durumu uyarısı geldi. Meteoroloji 13. Bölge Müdürlüğünden, Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli ve Adıyaman için sağanak ve dolu uyarısında bulunuldu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Binali Yıldırım, TRT Haber, A Haber, CNN Türk, Habertürk, NTV ortak yayınında gündeme dair önemli açıklamalar yaptı. Başbakan, "2019'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı için sizin adınız geçiyor" iddialarının sorulmasına gülerek; "Koltuk boşaldı, başka biri gelip oturacak. Koltuk yok dolu. Bizim de burada iyi kötü bir işimiz var. Bizi nereye koyacaksınız" diyerek yanıtladı.	Başbakan Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday olacak iddilarını esprili yanıtıyla yalanladı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Ordunun darbe ile yönetime el koyduğu Tayland'da sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. Yasak yerel saatle 22.00-05.00 saatleri arasında uygulanırken, ülkede anayasa askıya alındı. Televizyondan halka seslenerek askeri darbeyi duyuran Tayland Genelkurmay Başkanı Prayuth Chan-ocha, ülkede düzenin tesis edilmesi gerektiğini söyledi. Prayuth Chan-ocha ayrıca siyasi reformların da uygulanması gerektiğini belirtti. Tayland ordusunun darbe sonrası gözaltına aldığı kişiler arasında, protestocu muhaliflerin lideri Suthep Thaugsuban ve hükümet yanlısı muhaliflerin lideri Jatuporn Prompan da bulunuyor. Ülkede darbe sonrası her tür toplu siyasi toplantıyı yasaklandı. Yasağa uymayanlar bir yıla kadar hapis ve 10 bin baht (307 Amerikan Doları) para cezasına çarptırılabilecek. Geçici Başbakan Niwatthamrong Boonsongphaisan ve bakanlardan, yerlerini ve faaliyetlerini orduya bildirmeleri istendi. Ancak Niwatthamrong'ın nerede olduğu bilinmiyor. Tayland ordusu geçen hafta ülkede sıkıyönetim ilan etmiş ve bunun bir darbe olmadığını savunmuştu. 12. askeri darbe Adı sürekli askeri darbelerle anılan Tayland'da ordu 1932 yılından bu yana 12. kez yönetime el koydu. Ordu daha önce son olarak 2006'da dönemin Başbakanı Taksin Şinavatra'yı görevden uzaklaştırmıştı. Taksin'in kız kardeşi ve bir diğer eski Başbakan Yingluck Şinavatra'nın geçtiğimiz yıl sonunda parlamentonun alt kanadını feshetmesi sonrası ülkede aylarca protesto gösterileri düzenlenmişti. Gösteriler sonrası Tayland Anayasa Mahkemesi bu ay Yingluck Şinavatra'yı azletmişti. Darbeye tepkiler Birleşmiş Milletler (BM) darbe sonrası Tayland'ın geleceğine ilişkin "ciddi kaygıları" olduğunu bildirdi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon, Tayland'da "hızla anayasal, sivil ve demokratik bir yönetime geçilmesini" istedi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, darbenin ülkesinin Tayland'la ilişkilerini olumsuz etkileyeceğini söyledi. İngiltere hükümeti Tayland'da tüm taraflardan "aralarındaki farklılıkları bir kenara bırakarak, demokrasinin ve hukukun üstünlüğü gibi değerlere sahip çıkmalarını" istedi. Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande ise darbeyi kınadı ve Tayland'da erken seçime gidilmesi çağrısı yaptı.	Ülkede yönetime el koyan ordu yerel saatle 22.00-05.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağı uygulandığını duyurdu. Anayasa askıya alındı, her tür siyasi toplantı yasaklandı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Avustralya, uydu fotoğraflarında gözlenen iki cismin 8 Mart'ta kaybolan Malezya Havayolları'na ait uçağın enkazı olup olmadığını soruşturuyor. Başbakan Tony Abbott, bu ihtimalin mümkün olduğunu söyledi. Abbott'ın Avustralya Parlamentosu'ndaki konuşması sonrası, ülkenin güneybatısındaki Perth kentinin 2500 kilometre açığına arama ekipleri gönderildi. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Yeni Zelanda'dan ekipler de, çalışmalara destek veriyor. Avustralya Deniz Güvenlik Birimi Sözcüsü John Young, görüntülerdeki en büyük cismin 24 metre genişliğinde olduğunu açıkladı. Young, cismin kayıp uçakla ilgili olması halinde dahi enkaza ulaşmanın zor olabileceğini söyledi. Avusturalyalı ekipler enkaz arama çalışmalarını daha önce Hint Okyanusu'nun güneyinde sürdürüyordu. 239 kişi vardı Toplam 239 yolcu ve mürettebatın olduğu Malezya Havayolları'na ait uçak, 8 Mart'ta Kuala Lumpur'dan Pekin'e hareket halindeyken radardan kaybolmuştu. Malezya yetkilileri, uçağın radarda en son görüldüğü noktadan kuzeye ya da güneye doğru kasten rotadan çıkarılmış olabileceğini söylemişlerdi. Yetkililer, uçuş ekibi ve yolcular hakkındaki soruşturmayı genişletmişler ancak olayla ilgili herhangi bir örgüt bağlantısı bulamamışlardı.	Avustralya Başbakanı Tony Abbott, uydu fotoğraflarında görülen iki cismin 8 Mart'ta kaybolan uçağın enkazı olabileceğini söyledi. Abbott'ın Parlemento'da yaptığı açıklama sonrası ülkenin güneybatısına arama ekipleri gönderildi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İNTERNETHABER.COM- Üç kişiyi öldüren seri katil Bodrum'da kaldığı pansiyonda yakalandı. Yunanistan'a kaçmayı planlayan zanlının yakalanış biçimi de dikkat çekici. Buna göre polis bilerek robot resminin zanlıya benzetmeyerek zanlının rahatça dolaşmasını sağlayarak yakaladığı ortaya çıktı. İzmir valisi üç cinayetin de aynı silahla işlendiğini açıkladı. Bugüne kadar izlenmeyen bir taktik güden polis seri katili kısa sürede yakaladı. Peki bu nasıl oldu? Herkesin merak ettiği soruları İzmir Valisi ve Emniyet Müdürü cevapladı. Kameralar karşısına geçen Vali Cahit Kıraç ve Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz zanlının nasıl yakandığını anlattılar. SON KURBANIN TELEFONUNU BAYİYE SATINCA Kıraç İzmir'deki ‘seri katil’ olduğu belirtilen şüpheli H.A.'nın, son kurban Mustafa Has'a ait telefonu bir bayiye satması ve 40'a yakın güvenlik kamerası görüntüsüyle tespit edildiğini açıkladı. Vali Kıraç akşam saat 23.00'de İzmir'den ayrılan zanlının 05.45'de operasyonla Bodrum'da gözaltına alındığını bildirdi. İzmir Valisi Kıraç konuyla ilgili şunları söyledi: POLİSİ KUTLUYORUM "1983 Mardin doğumlu yakalandı. Gece gündüz ben de sokaktaydım. Tek tesellimiz katil adaletin önüne çıkarılacaktır. İzmir Türkiye'nin en güvenlikli illerinden biridir. Bu imajımızı bozucu bir davanıştı geçtiğimiz. Polisi kutluyorum. Zanlının yanında maktullerin cep telefonları ve ziynet eşyaları vardı." BU ÇOK YAPILAN BİR TAKTİK DEĞİLDİR Daha sonra söz alan Emniyet Müdürü katili nasıl yakaladığını anlattı. İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz da izinleri kaldırıp 350 polis görevlendirdiklerini, ortada hiç bir görgü tanığının bulunmadığı için değişik bir taktik uyguladıklarını söyledi. HAYALİ ROBOT RESİM Şüphelinin kendisini rahat hissedip hata yapmasını sağlamak için hayali bir robot resmi çizip dağıttıklarını söyleyen Yılmaz, ele geçirilen ipucundan bir otobüs firmasıyla Bodrum'a gittiğini belirlediklerini ve bir şube müdürü başta olmak üzere oluşturdukları özel ekibi hemen Bodrum'a gönderdiklerini anlattı. ŞÜPHELİNİN YANINDA NE VARDI? Şüpheli H.A.'nın bulunduğu yer saptanınca operasyonun yapıldığını kaydeden Emniyet Müdürü Yılmaz, cinayetlerde kullandığı tabanca, 13 mermi ve kurbanlardan aldığı cep telefonu ve ziynet eşyasının ele geçirildiğini söyledi. YAKAYI NASIL ELE VERDİ? H.A.'nın eşkalinin telefon sattığı bayinin ifadeleri ile güvenlik kameralarından belirlendiği kaydedildi. Bir lokantada garsonluk yapan H.A.'nın sabıkası yok. Mardin nüfusuna kayıtlı zanlının düzenli çalışmadığı ilk ifadesinde para için cinayetleri işlediği ortaya çıktı. SERİ KATİL'E LİNÇ GİRİŞİMİ.. POLİS SERİ KATİLİ VATANDAŞLARIN ELİNDEN NASIL KURTARDI. O ANLARIN GÖRÜNTÜLERİ BİR SONRAKİ SAYFADA [PAGE] İzmir'deki 3 cinayetin Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalanan zanlısı, ifade işleminin ardından yoğun güvenlik önlemleri altında İzmir'e gönderildi. Muğla ve İzmir Emniyet Müdürlüğü ekiplerince ortaklaşa düzenlenen operasyonda yakalanan Mardin Nusaybin nüfusuna kayıtlı zanlı H.A. (27), İzmir'den gelen polis ekipleri tarafından Bodrum Emniyet Müdürlüğünden çıkartıldı. Yoğun güvenlik önlemleri altında İzmir'e gönderilen zanlının bulunduğu aracın hareket ettiği sırada trafik ekipleri, İlçe Emniyet Müdürlüğünün bulunduğu caddeyi ulaşıma kapattı. VATANDAŞLAR ZANLININ BULUNDUĞU POLİS ARACINA SALDIRDI İzmir'deki cinayetlerin zanlısının Bodrum'da gözaltında olduğunun duyulmasının ardından çok sayıda vatandaş, sabahın erken saatlerinden itibaren İlçe Emniyet Müdürlüğü çevresinde toplandı. İlçe Emniyet Müdürlüğünden çıkartılarak, İzmir'e götürülmesi sırasında zanlıya tepki gösteren vatandaşlar, bulunduğu araca saldırdı. Polisler, vatandaşları güçlükle engelledi. Vatandaşlar, zanlının bulunduğu polis aracına aralarında özel harekat polislerinin de bulunduğu 4 polis aracının İzmir'e kadar eşlik edeceği bildirildi. İzmir'in Balçova ilçesinde cumartesi günü akşamı banka çalışanı Esra Yaşar (27), pazar günü akşamı üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla (22), pazartesi gecesi de Konak ilçesi Fevzipaşa Bulvarı'nda travesti olduğu iddia edilen Mustafa Has (30) 7.65 mm. çapında silahla başlarından vurularak öldürülmüş ve çantaları çalınmıştı. Zanlı, sabah saatlerinde Muğla'nın Bodrum ilçesinde yakalanmıştı.	Seri katil yakalandı, herkes rahatladı. Peki polis katili nasıl yakaladı? Zanlı adliyeye çıkarılırken linç girişiminden nasıl kurtuldu. O anların görüntüleri..	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: CNN'e konuşan üç yetkili, Rus jetinin uluslararası hava sahasında uçan Amerikan uçağına 1.5 metre yaklaştığını söyledi. Rus jetinin hamlesinin ardından ABD uçağının görevini yarıda bırakarak uzaklaştığı ifade edildi. Birleşik Devletler Avrupa Donanma Kuvvetleri (6. Filo) Sözcüsü Yüzbaşı Pamela Kunze, müdahalenin toplamda 2 saat 40 dakika sürdüğünü açıkladı. Kunze, ABD uçağının uluslararası hukukla uyumlu faaliyet gösterdiğini ve Rus müdahalesine neden olacak bir hamlede bulunmadığını savundu.	ABD Savunma Bakanlığı, Karadeniz üzerinde seyreden Donanma'ya ait keşif uçağının Rus Su-27 tipi bir jet tarafından tehlikeli bir şekilde engellendiğini duyurdu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Yapımını D Productions ve GameYapım’ın ortaklaşa gerçekleştirdiği "Çalınmış Hayatlar"da Özgecan Aslan, Münevver Karabulut ve Sarai Sierrai cinayetleri, dava dosyalarına dayanılarak ailelerin özel izni ve katılımıyla izleyicilere aktarılıyor. Dizinin başrollerinde, Özge Özkaplan (Özgecan Aslan), Cansu Diktaş (Münevver Karabulut) ve Onuryay Evrentan (Sarai Sierra) yer alırken, proje tasarımı ve sunuculuğunu Gökçen Özdemir, yönetmenliğini ise "Sevdaluk", "Yalancı Bahar", "Şüphe" yapımları ile adından söz ettiren Deniz Yılmaz Şayir yapıyor. Her bölümü ortalama 60 dakika olan BluTV’nin yeni drama belgeseli "Çalınmış Hayatlar" toplam 3 bölümden oluşuyor ve her hafta 1 bölüm izleyicisi ile buluşuyor.	BluTV’nin yeni dizisi 'Çalınmış Hayatlar' Özgecan, Münevver ve Sierra cinayetlerini ele alıyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Terör örgütü PKK tarafından Hakkari'nin Geçitli Köyü bölgesinde yolcu minibüsüne yönelik gerçekleştirilen ve 9 vatandaşın ölümüyle sonuçlanan kanlı eylemin ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. İstihbarat birimlerinin elde ettiği bilgilere göre, terör örgütü PKK'nın yolcu minibüsüne yönelik mayınlı eyleminin asıl hedefinin, Geçitli Jandarma Karakolu'na gıda malzemesi nakliyesi yapan köylüler olduğu belirlendi. ÖCALAN BİLE ŞOKE OLDU! Hakkari'deki eylemin kendisinde ''şok etkisi'' yarattığını belirten terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada, örgüt içerisinde birtakım ülkelere hizmet eden veya ''köylü intikamcılığı'' ile hareket eden karanlık güçlerin bulunduğuna işaret ederek, eylemsizlik ve demokratikleşme sürecini sabote etmek amacıyla bu eylemin gerçekleştirilmiş olabileceği yönündeki açıklaması, Kandil'deki terör örgütü yönetimini harekete geçirmişti. Terör örgütünün ele başlarından Murat Karayılan'ın talimatıyla Hakkari'deki kanlı eylemle ilgili örgüt içerisinde başlatılan kapsamlı bir soruşturma çerçevesinde eylemin talimatını verdiği öne sürülen Suriye uyruklu ''Bahoz Erdal'' kod adlı terörist Fehman Hüseyin Kandil'de sorguya alındı. Terörist Fehman Hüseyin'in, örgüt yönetimine verdiği ''özeleştiride'' bu eylemle bölgedeki askeri birimlere gıda malzemesi taşıyan köylülerin cezalandırmayı amaçladığını anlattığı kaydedildi. Hüseyin'in, askeri birliğin logosunu taşıyan çanta ve poşetlerin ise, ''eylemin devlet tarafından gerçekleştirildiği'' yönünde propaganda yapmak amacıyla eylem bölgesine bırakıldığını belirterek, Geçitli Köyü'ndeki mayınlama eyleminin ayrıntılı ve uzun bir çalışmanın sonucu gerçekleştirildiğini ifade ettiği bildirildi. Terörist Fehman Hüseyin'in, eylem sonrasına ilişkin yapılan planlama çerçevesinde, köye gelen örgütün siyasi uzantısı oluşumların temsilcileri ile örgüt ile işbirliği içindeki bazı köylüleri güvenlik güçleri ve devlet aleyhine kışkırtıcı eylemlere yönlendirdiklerini, köylülerin Suriye'ye göç etmeleri, açlık grevi yapılması doğrultusunda sevk ettiklerini anlattığı belirtildi. Ancak bütün planlamalara rağmen asıl hedef seçilen kişilerin o gün minibüsün içinde olmamaları nedeniyle öldürülemediğini vurgulayan terörist Fehman Hüseyin'in, örgütün siyasi uzantısı oluşumların yoğun propagandaları sonrasında köylülerin ve bölge halkının eylemin güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirildiğine inandırılmasının da başarı sayılması gerektiğini ifade ettiği kaydedildi. Terörist Fehman Hüseyin'in ''eylemin başarıyla gerçekleştirildiği'' yönündeki açıklamalarına rağmen, terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın uyarıları doğrultusunda hareket eden Kandil'deki örgüt yönetiminin, eylemin zamanlaması ve şeklinin eylemsizlik sürecine hizmet etmediği yönünde karar alırken, Kandil'deki örgüt yönetimi tarafından, terörist Fehman Hüseyin'i bundan sonraki süreçte bu tür eylemlerden uzak durması yönünde uyarılmakla yetinildiği belirlendi. Geçitli Köyü eylemini gerçekleştirdiği belirlenen ''Masiro'' kod adlı Bedirhan Abo ve yardımcısı ''Serhat'' kod adlı teröristin, ''eylemsizlik kararını hiçe sayarak, HPG'nin başındaki Sofi Nurettin'in tüm ikazlarına rağmen plansız ve programsız hareket ederek, örgütü güç duruma düşüren bir eylemi gerçekleştirdikleri'' gerekçesiyle Kandil'de ''işkence'' mağaralarına hapsedildikleri bildirildi.	Geçitli köyündeki saldırını talimatını veren Suriyeli PKK üyesi Kandil'de sorgulandı... Yaptığı eylem, Öcalan'ı bile şoke etti!	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İsrail Batı Şeria'da İsrailli yerleşimcilerin bir evi kundakladığı, evin içinde 18 aylık Filistinli bebeğin öldüğü öğrenildi. Nablus kentinin Duma kasabasında, 18 aylık bir bebek ve ailesinin yaşadığı ev kundaklandı. Anne-baba ve hayatını kaybeden bebeğin büyük kardeşi ağır yaralandı. Saldırganların evin yanında bir duvara İbranice "intikam" yazan bir graffiti bıraktığı iddia edildi. Tanıklar, eve yangın bombası atıldığını söyledi. Baba, eşini ve büyük oğlunu kurtarırken, 18 aylık bebek hayatını kaybetti. Saldırıda bir başka evin de zarar gördüğü belirtildi. İsrail Polis sözcüsü Luba Samri, saldırının milliyetçi saiklerle yapıldığından şüphelendiklerini açıkladı. İsrail Savunma Kuvvetleri'nden yapılan açıklamada, "ön soruşturmanın şüphelilerin sabah erken saatlerde kasabaya girdiği ve evleri ateşe verip İbranice graffitiler bıraktığını gösterdiği" ve şüphelilerin bulunması için çalışıldığı belirtildi.	Batı Şeria'da İsrailli yerleşimcilerin bir evi kundaklandığı ve olayla 18 aylık bir Filistinli bebeğin yanarak can verdiği belirtildi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Nazi dönemindeki savaş suçlarını araştıran savcıların 30 kişiye suçlama yöneltilmesini tavsiye etmesinden sonra üç eyaletteki evlere baskınlar yapıldı. Gözaltına alınan üç kişi bir hapishanenin hastanesine götürüldü. Auschwitz'de çoğu Yahudi 1,1 milyon kişi öldürülmüştü. Gözaltına alınan üç kişinin de ülkenin güneyindeki Baden-Wuerttemberg eyaletinde gözaltına alındığı ve 1942-45 yılları arasında işlenen cinayetlere karışmış olmalarından şüpheleniliyor. Şüphelilerin Ludwigsburg'daki Hohenasperg Hapihane hastanesine götürüldüğü bildirildi. Hessen ve Kuzey Ren Westfalya eyaletinde de baskınlar yapıldığı, ancak gözaltı olmadığı kaydedildi. Demjanjuk kararı Nazi kamplarındaki gardiyanları soruşturma kararı Mayıs 2011'de John Demjanjuk'un mahkum edilmesinden sonra alındı. Demjanjuk toplama kampında işçi olarak çalışması nedeniyle cinayete yardım ve yataklıktan suçlu buldu. BBC Berlin Muhabiri Stephen Evans bu kararla mahkemelerin şüphelilerin cinayetten suçlu bulunması için cinayetlere aktif olarak katıldığını kanıtlaması gerekmediği sonucuna varıldığını belirtiyor. İki yıl önce 91 yaşında ölen Demjanjuk Nazi işgali altındaki Polonya'da bulunan Sobibor Kampı'nda gardiyanlık yaptığı iddialarını reddetmişti. Demjanjuk 28,060 kişinin öldürülmesine yardım ve yataklıktan beş yıl hapis cezası almış, ancak temyiz süreci devam ederken bir huzurevinde ölmüştü.	Almanya'da 88, 92 ve 94 yaşlarındaki üç kişi Nazi toplama kampı Auschwitz'de gardiyanlık yaptıkları şüphesiyle gözaltına alındı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: "Yüzleşme, Fırat'ın doğusunda da olacak. Yoksa toplum vicdanının rahatlaması imkânsız." diyen Miroğlu, Ergenekon davasına destek vermeyen Kürt örgütlere ise tepki gösteriyor: "Görevi suistimal ediyorlar." Orhan Miroğlu, Türkiye'nin önemli Kürt aydınlarından. Darbe döneminde Diyarbakır Cezaevi'nde 8 yıl yattı, işkence gördü. 1992'de Musa Anter'in öldürüldüğü silahlı saldırıda ağır yaralandı. Bugün PKK'nın tehdit ettiği aydınlar arasında yer alan Miroğlu, Kürt sorunundan Ergenekon'a kadar pek çok konuda Cihan Haber Dergisi'ne önemli açıklamalar yaptı. PKK'DA "BİZ OLMADAN İŞİ ÇÖZECEKLER" KORKUSU Ergenekon davasının yakın tarih açısından önemli sonuçlar doğurduğuna dikkat çeken Miroğlu, "Bu sürece kadar 50-60 muvazzaf subayın aylarca tutuklu kalacağı aklımıza bile gelmezdi. Bu tarafta bunlar olabildiyse, o tarafta da olması kaçınılmaz." diyor. PKK'nın ve Kürt siyaseti üzerinden politika yapanların da geçmişiyle yüzleşmesi gerektiğinin altını çiziyor. Ergenekon'un Kürt bölgesindeki faaliyetlerine henüz nüfuz edilememesinden yakınan Miroğlu, Kürt örgütlerinin Ergenekon davasını yeterince desteklememesine de "Görevi suistimal ediyorlar." sözleriyle tepki gösteriyor. Çözüm konusunda ise şu tespitlerde bulunuyor: "Kürt toplumunda çözüme yakınız duygusu var. PKK'da ise tasfiye korkusu. Bu korku 'biz olmadan işi çözecekler' endişesinden kaynaklanıyor." PKK İÇİNDE SİLAHLI MÜCADELENİN MİADINI DOLDURDUĞUNU SÖYLEYENLER VAR Orhan Miroğlu, PKK içinde Türkiye'de silahlı mücadelenin miadını doldurduğunu söyleyenlerin olduğunu da dile getiriyor. Bunun PKK için ileri bir adım olduğunu düşünen Miroğlu, yaşanan süreçte örgütün dokunulmaz bir tabu olduğunu ancak Kürt siyaseti kurumlarının 2,5 milyon oy alarak şiddetin dışında sivil kanalları da kullanabildiğini dile getiriyor. Sadece Kürtlerin değil, PKK ve Öcalan'ın da bu noktaya geldiğini savunuyor. Kürt siyasetinin kendisini bu süreçte alıkoymasının en önemli sebebini AK Parti'yi siyasi rakip olarak görmesine bağlayan Miroğlu, "Kürt siyaseti ve sivil toplumu Ergenekon sürecini siyaset dışı bir hadise ve Türkiye'nin geçmişi ile yüzleşmesinin önemli bir adımı olarak görseydi, bunun derinleşmesi için birtakım taleplerle ortaya çıksaydı, 3 bin köyün hesabı sorulsaydı, yine 17 bin faili meçhul dosyası ile ilgili bir program geliştirebilseydi, bu hepimizi memnun ederdi." diyor. KÜRTLER, TÜRK KAMUOYUNA GÜVEN VERMELİ Türkiye'de konuşulan barış sürecinin sebebinin, çatışan tarafların artık şiddeti yıllarca sürdüremeyeceklerine inanmış olmalarına bağlayan Miroğlu, Kürt hareketinin, talepler bakımından, Türk halkına güven verebilecek bir konumda olması gerektiğini söylüyor. Miroğlu sürece dair şu önemli açıklamaları yapıyor: "Yani bugün Türkiye'de Kürt tarafının da militarizmden uzaklaşması, silahlı şiddeti yeniden düşünmesi gerekir. Türk kamuoyuna güven vermeye yarayacak, bir arada yaşamaktan yana olduğunu ortaya koyan daha aktif ve dikkatli bir politika geliştirilebilir. BDP bunu yapabilme imkânına sahip. Ama yeterince inandırıcı olamadı. Kürtlerle Türklerin meselelerini konuşabileceği siyasi bir iklimi yaratmaya çalışmak gerekiyor. Her iki halkın kültürel olarak ve tarihsel değerleri bakımından birbirini tanıması için sivil işler yapmak lazım. Siyasi programlar geliştirmek lazım. Meselenin en önemli yanı Türk halkını inandırmak."	Kürt siyasetinin önde gelen isimlerinden Orhan Miroğlu, Ergenekon davasını devletin geçmişi ile yüzleşmesi olarak görüyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: 26 yaşındaki Genevieve Pascolla isimli bir kadın yolcu, İngiltere’den ABD’ye gitmek için bindiği United Airlines uçağında şaşkınlık dolu anlar yaşadı. Yanındaki adamın battaniye altında mastürbasyon yapmasını telefonuyla kaydeden kadın, uçaktaki görevlilere şikâyette bulundu. Uçaktaki çalışanlar, kendisini ve yanındaki kadını başka bir koltuğa yerleştirdi. Uçak görevlileri, daha sonra sapkın erkeğin çok şarap içtiğini ve Genevieve Pascolla yüzünden mastürbasyon yapmış olabileceğini söyledi. Bu uygunsuz şakaları sosyal medyada paylaşan Genevieve Pascolla’nın serzenişi binlerce kişiye ulaştı. Havayolu şirketi ise, biletin fiyatının yarısını genç kadına iade etmekten başka bir şey yapmadı. İşte uçakta yaşanan rezaletin görüntüleri...	26 yaşındaki Genevieve Pascolla, Londra'dan Chicago'ya kalkan uçakta yolculuk esnasında uyandığında bir adamı battaniyenin altında cinsel organıyla oynarken görünce olayı hem fotoğrafladı hem de yetkililere bildirdi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Kurtulan genç kızın olayı yakınlarına anlatması üzerin işyerine giden yakınları Mustafa G.’ye meydan dayağı attı. Bir şirkette çalışan genç kız, dün işten çıkıp evine gitmek isterken otomobil galerisi bulunan Mustafa G.’nin sözlü tacizine uğradı. Mustkafa G., daha sonra kızı kolundan tutup zorla işyerine sokarak öptükten sonra elle tacizde bulundu. Şüphelinin elinden kurtulan ve gözyaşları dökerek eve giden genç kız başından geçenleri ailesine anlattı. Bunun üzerine ailenin erkekleri toplanarak genç kızı de yanlarına alıp Mustafa G.’yi işyerinde yakalayıp meydan dayağı attı. GENÇ KIZ OLAYI ANLATTI Kavga ihbarı üzerine sevk edilen polisler tarafları gözaltına aldı. Polis merkezinde ifade veren genç kız , "Minibüs durağına gitmek için yola çıktım. işyerinin önünden geçmek zorunda kaldığım Mustafa G. son 1 aydır beni her gördüğünde sözlü tacizde bulundu. Dün akşam da evime giderken önce laf attı. Duymamazlığa geldim. Bu kez yanıma gelip beni kolumdan tutarak zorla işyerine sokup öptü ve eliyle taciz etmek istedi. Kurtulup durumu aileme bildirdim" dedi. Kızın yakınları ifadesi alınarak serbest bırakılırken suçlamaları kabul etmeyen Mustafa G., polis tarafından gözaltına alındı. Konuyla ilgili soruşturma başlatıldı.	Samsun'da 43 yaşındaki Mustafa G.’nin kolundan tutup zorla işyerine soktuğu 17 yaşındaki kızı öpüp elle taciz ettiği öne sürüldü.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Sanatçı, yaklaşık 40 saatte tamamladığı bir kent maketi için 100 bin zımba teli kullanıyor. Mimari sunum ve maketleri ile ünlü İngiliz sanatçı Peter Root, özellikle zımba tellerinden yaptığı kent maketleri ile ilgi çekiyor.National Geographic'in Mart sayısında yer alan habere göre 600x300 santimetrelik bir kent maketi için 12 santimetreye kadar farklı uzunluklarda telleri bir araya getiren sanatçı, 100 bin zımba teli kullanıyor. Böyle bir "Ephemicropolis" oluşturmak ise Root'un yaklaşık 40 saatini alıyor. İngiliz sanatçı, üniversiteden mezun olduğu 2000 yılından bu yana Sanat ve Medya dersleri de veriyor.	İngiliz sanatçı Peter Root, sanatını ilginç bir projeye yöneltmiş ve zımba tellerinden kent maketleri yapmaya başlamış.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Dehşete düşüren görüntülerde zanlılar kahvehaneye ve yanındaki dükkanlara kalaşnikofla kurşun yağdırıyor. Kahvehanedeki vatandaşlar ise canlarını kurtarmak için kendilerini yere atıyor. Sultanbeyli'de dün akşam saatlerinde kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce bir kahvehaneye düzenlenen silahlı saldırının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. 4 kişinin yaralandığı olayın dehşete düşüren görüntülerinde, kimliği belirsiz kişi ya da kişiler araçla kahvehanenin önüne gelerek kurşun yağdırmaya başlıyor. Kurşunlanan kahvehanenin ve yan tarafında bulunan marketin camları parçalanarak etrafa savruluyor. Olayın dehşetini yaşayan vatandaşlar canlarını kurtarmak için önce kendilerini yere atıyor, ardından dışarıya çıkarak koşmaya başlıyor. Bu esnada dükkanına kurşun isabet eden market sahibi de kendini yere atarak kurşunlardan korunmaya çalışıyor. Olayın ardından şoke alan market sahibi ayağa kalkarak vücudunu kontrol ediyor. Ardından olayın şokunu yaşayan vatandaşlar kahvehanenin önünde yardım çağırıyor. Yaralılar ise hastaneye kaldırılmak üzere araçlara bindiriliyor.	Sultanbeyli'de dün akşam bir kahvehaneye yönelik silahlı saldırının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: ERZURUM 24 Haziran 2018 seçim sonuçlarını belirlemek için sabah saat 08.00'den itibaren sandık başına akın etti. Türkiye'nin 27. dönem Erzurum milletvekilleri sandıktan çıkan oy dağılımı ile netleşiyor. Her il gibi meclisteki milletvekili dağılımında Erzurum seçim sonuçları büyük önem taşıyor. AK Parti, MHP, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve HDP aldıkları oy oranına göre milletvekili çıkarıyorlar. 24 Haziran seçim sonuçlarında Cumhur ittifakı ile Millet ittifakı oy oranları çok büyük öneme sahip. Zira hangi ittifakın oyu çok olursa o meclis çoğunluğuna sahip olacak. Cumhur ittifakında AK Parti ile MHP (BBP destek veriyor), Millet İttifakında CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi yer alıyor. ERZURUM SEÇİM SONUÇLARI SON SEÇİM SONUÇLARI 1 KASIM 2015 YILI : 1 Kasım 2015 yılındaki 26. dönem milletvekili genel seçimlerinde AK Parti 317 milletvekili çıkarmıştı. Oy oranı olarak ikinci sırada yer alan CHP 134 milletvekili alırken MHP 40 milletvekilinde kalmış ve 59 millekvekili çıkaran HDP'nin gerisine düşmüştü. ERZURUM YSK MİLLETVEKİLİ ADAY LİSTELERİ 7 HAZİRAN 2015 SEÇİM SONUÇLARI : Türkiye 7 Haziran seçimlerinde AK Parti'ye tek başına iktidar şansı vermemişti. 25. dönem milletvekili genel seçiminde AK Parti 258 milletvekili çıkarabilmişti. CHP 132 milletvekili alırken, HDP ve MHP 80'er milletvekiline sahip olmuşlardı. 12 HAZİRAN 2011 SEÇİM SONUÇLARI : AK Parti 2011 seçimlerinde yüzde 49.9 oranında oy alarak meclise 326 milletvekili sokabildi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yüzde 25.9'luk oyla 135 milletvekili, MHP yüzde 13 oranındaki oyuyla 54 milletvekiline sahip oldu. Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku'nun desteklediği bağımsız adaylar ise yüzde 6 oy oranıyla 36 milletvekilini parlamentoya soktu. 22 TEMMUZ 2007 SEÇİM SONUÇLARI : AK Parti 2007 seçimlerinde oyların yüzde 46.4'ünü alarak 341 milletvekili kazandı. CHP yüzde 20.8 oranındaki oyuyla 112 milletvekili, MHP yüzde 14.2 oranındaki oyuyla 71 milletvekili aldı. Bağımsız olarak 26 milletvekili meclise girdi. 3 KASIM 2012 SEÇİM SONUÇLARI : AK Parti'nin siyaset sahnesine çıktığı 22. dönem milletvekili genel seçim sonuçları herkes için sürpriz oldu. Bu seçimde AK Parti yüzde 34,28 oy oranıyla 363 milletvekili çıkardı. AK Parti anayasayı değiştirecek çoğunlukta milletvekiline baraja takılan MHP sayesinde ulaştı. 2002 seçimlerinde CHP'nin başında Deniz Baykal bulunuyordu ve partisi yüzde 19,39 oy oranıyla 178 milletvekili çıkardı. 2002 seçimleri sadece AK Parti açısından değil köklü partiler için de milat oldu. DSP, DYP ve ANAP gibi partiler baraj altında kalırken MHP de baraja takıldı. 2002 seçimlerinden sonra parlamentoda sadece 2 parti yer aldı. 1983'DEN 1999 YILINA KADAR OLAN SEÇİMLERİN SONUÇLARI : Türkiye askıya alınan 80 darbesinden sonra yaptığı genel seçimlerde bir dönem koalisyonlara mahkum kaldı. 1999 seçimlerinde Bülent Ecevit'in DSP'si birinci çıktı ancak tek başına iktidar olamadı. 1995 seçimlerinde Refah Partisi birinci oldu. 1999 seçimlerinde DYP birinci olurken koalisyonla iktidara geldi.	ERZURUM seçim sonuçları canlı yayınla internethaber.com sitesinde. Erzurum milletvekilleri kimler oldu AK Parti, MHP, CHP, İYİ Parti, HDP oy oranları ne Millet ittifakı ve Cumhur ittifakı mı önde? Erzurum 2018 seçim sonuçları :	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: THY kabin memuru Murat Düzer, Nijerya uçuşunun ardından geldiği memleketi Afyonkarahisar'da özel bir hastaneye grip şüphesiyle başvurdu. Ancak 31 yaşındaki Murat Düzer'e, sıtma teşhisi konuldu. Düzer, Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Ahmet Necdet Sezer Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi. AKÜ'de tedavi altına alınan Düzer'in tedaviye olumlu cevap verdiği, ateşinin düştüğü, hayati tehlikesinin bulunmadığı, takip amacıyla bir kaç gün daha gözlem altında tutulacağı belirtildi. Düzer'in geçen hafta Nijerya'ya yaptığı uçuş sırasında sıtma virüsü kaptığı öğrenildi. Kabin amiri hayatını kaybetmişti Nijerya Lagos uçuşundan dönen THY Kabin Amiri Selda Durmaz, İstanbul'da yüksek ateş şikâyetiyle bir hastaneye gitmiş, kendisine grip teşhisi konulmuştu. Grip ilaçlarını almasına rağmen bir türlü ateşi düşmeyen Selda Durmaz, sıtma teşhisi konulmasının ardından Bahçelievler'de özel bir hastanede yoğun bakıma alınmıştı. Tedaviye rağmen hayatını kaybeden Durmaz, memleketi Bartın'da toprağa verilmişti.	THY Kabin Amiri Selda Durmaz’ın ardından, THY kabin memuru Murat Düzer de sıtma virüsü teşhisiyle tedavi altına alındığı öğrenildi...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İlk tepki MHP lideri Devlet Bahçeli'den geldi. Bahçeli, "19 Mayıs kutlamaları üzerinden yürütülen ve daha hangi gelişmelere yol açacağı belirsiz olan art niyetli girişim ve niyetlerin, milletin varlık değerlerine tam anlamıyla kast eden bir duruma geldiğinin anlaşıldığını" söyledi. Bahçeli'nin ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'da ağır sözlerle uygulamayı eleştiri yağmuruna tuttu: "Açıkça söylüyorum Türkiye'de toplumsal barışı sağlayan ne varsa tehdit altındadır" 19 Mayıs törenleri etrafında iktidar ile muhalefet arasında başlayan gerginlik sıcaklığını koruyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli konuya ilişkin yaptığı açıklamada "Türkiye'nin sistemli bir karşı duruşun, Cumhuriyet'in kanına girmeyi gündemine alan ayırıcı dinamiklerin baskı ve tuzakları ile yüz yüze kalındığını" iddia etti. Bahçeli, açıklamasında özetle şu ifadelere yer verdi: "19 Mayıs kutlamaları üzerinden yürütülen ve daha hangi gelişmelere yol açacağı belirsiz olan art niyetli girişim ve niyetlerin, milletimizin varlık değerlerine tam anlamıyla kast eden bir duruma geldiği anlaşılmıştır. Cumhuriyet'in ilanına giden sürecin miladı olan 19 Mayıs tarihini hezeyan dolu bahanelerle çarpıtmak, çaptan ve gözden düşürmeye cüret etmek AKP'nin gizli gündemleri paralelinde hareket ettiğini bir kez daha teyit etmiştir. AKP hükümeti aldığı millet desteğini yanlış yorumlamış, Türk milletini geçmişinden ve milli kabullerinden koparmak amacıyla tezgah üstüne tezgah kurmuştur. Hükümetin tedavülde tutup, yönlendirdiği yıkıcı ve bölücü emeller; aziz milletimizi boyalı demokrasi algısı ve yapay özgürlük iddialarıyla kuşatmış ve zaafa düşürmüştür." KILIÇDAROĞLU DA AĞIR KONUŞTU Bahçeli'nin ardından da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ağır sözlerle uygulamayı eleştirdi ve AK Parti'ye seslendi: "Açıkça söylüyorum Türkiye'de toplumsal barışı sağlayan ne varsa tehdit altındadır. Aralıksız Türk halkının özgürlük bilincine saldırılıyor. 29 Ekim'i niye kutluyoruz Cumhuriyet için. 19 Mayıs'ı neden kutluyoruz, Atatürk'ün Samsun'a çıkışını kutlamak için. Atatürk tatil yapmak için mi Samsun'a çıktı. Her şey bitti denilen bir ülkenin var olması için Samsun'a çıktı."	19 Mayıs törenlerinin stadyumlarda yapılmasının yasaklanmasına muhalefetin tepkisi de sert oldu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İstanbul’da pazar günü yapılacak olan 49. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu nedeniyle bazı yollar trafiğe kapatılacak. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, 28 Nisan Pazar günü Sultanahmet Meydanı’ndan başlayıp Galata Köprüsü-Boğaziçi Köprüsü-Bağdat Caddesi-Bostancı Caddesi-Bostancı Gösteri Merkezi önünde son bulacak olan 49. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu İstanbul Etabı kapsamında bazı yolların trafiğe kapatılacağı belirtildi. Trafiğe kapatılacak ve alternatif yollar ise şöyle: “KAPATILACAK YOLLAR - Yeni Kapı Sahil Güney Yol Kennedy caddesi ve katılım yolları, Sirkeci-Galata köprüsü arası, Kumkapı, Çatladıkapı, Cankurtaran, Sarayburnu, Ankara Caddesinden güney istikameti saat: 11.00’ dan itibaren, - Perşembe Pazarı, Necatibey Caddesi, Kabataş Sahil Yolu, Dolmabahçe Meydan, Çırağan Caddesi, Eski Yıldız Caddesi, Barbaros Bulvarı, Balmumcu Kavşağı Boğaziçi Köprüsü Güney Katılım, Esentepeden Boğaziçi Köprüsü Güney Katılımı saat: 11.00’dan itibaren, - Boğaziçi Köprüsü Güney Yol, Altunizade Kavşağı, Uzunçayır Kavşağı (Otosan Köprü) gidiş istikameti saat: 12.30’dan itibaren, - Recep Peker Caddesi ve Kızıltopraktan Kalamış Fener Caddesi, Opr. Cemil Topuzlu Caddesine (Caddebostan Sahil Yolu) çıkan bütün yollar, Bostancı Meydandan (Turgut Özal Bulvarı) Bağdat Caddesi Kadıköy istikameti ve sahil yolu Kadıköy istikameti ile Fahrettin Kerim Gökay Caddesinden (Minübüs Yolu) Bağdat Caddesine çıkan bütün yollar saat: 10.00’dan itibaren trafiğe kapatılacak. ALTERNATİF YOLLAR - Yenikapı istikametinden gelen akım Atatürk Bulvarı’nı takiben kemerlerden Unkapanı Köprüsü istikametine ve Ragıp Gümüşpala Caddesinden Cemil Birsen Caddesi istikametine yönlendirilecek, - Eminönü istikametine gitmek isteyenler Ordu Caddesi-Tiyatro Caddesi-Koska Caddesi istikametine yönlendirilecek, - Perşembe Pazarından gelen akım, Tarlabaşı Bulvarına yönlendirilecek, - Çırağan Caddesinden gelen akım Palangalar Caddesine yönlendirilecek, - Fi-Yapı İnönü Stadı arkasından gelen akım Karaköy istikametine yönlendirilecek, - Boğazkesen Caddesinden gelen akım mecburi olarak Karaköy istikametine yönlendirilecek, - Salı Pazarından gelen akım mecburi olarak Karaköy istikametine yönlendirilecek, - Fındıklı’dan gelen akım mecburi olarak Karaköy istikametine yönlendirilecek, - Sait Çiftçiden Boğaziçi Köprüsü güney istikametine gelen akım Barbaros Bulvarına yönlendirilecek, - Beşiktaş iskeleden gelen akım Çırağan Caddesine yönlendirilecek, - Balmumcu Kavşağı Boğaziçi Köprüsü güney istikametine gelen akım Büyükdere Caddesine yönlendirilecek, - Esentepeden Boğaziçi Köprüsü güney istikametine gelen akım Büyükdere Caddesi ve Barbaros Bulvarına yönlendirilecek, - 1.Boğaziçi Köprüsü Güney Yolu kullanacak sürücüler Fatih Sultan Mehmet Köprüsüne yönlendirilecek, - Sahil Yolu Bostancı Meydandan Kızıltoprak ve Recep Peker Caddesinden gelen tüm akımlar Fahrettin Kerim Gökay Caddesine (Minübüs Yoluna) yönlendirilecek.” (İHA)	İstanbul’da pazar günü yapılacak olan 49. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu nedeniyle bazı yollar trafiğe kapatılacak. <br/>İstanbul Em...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Çukur 2. yeni bölümünden çok özel bir sahne daha yayınlandı; Çukur 2. yeni bölümüyle 30 Ekim 2017 Pazartesi akşamı Show TV'de... Çukur 23 Ekim 2017 Pazartesi akşamı yayınlanan 1. bölümünde: İdris Koçovalı’nın kendi elleriyle kurduğu Çukur, İstanbul’un kalbi, hatta ta kendisidir. Bu mahallede, yaşayanları tehdit edecek tehlikelere yer yoktur. Gündüzleri kimyager olarak çalışan, geceleri ise müzisyen kimliğiyle sahnenin tozunu attıran Yamaç, yıllar önce bir sebepten ötürü bu mahalleden kaçmıştır. Genç adamın hayatı, tıpkı kendisi gibi deli dolu bir karaktere sahip olan Sena ile yollarının kesişmesiyle tamamen değişir. İkili tutkulu bir aşkın içine sürüklenirken, Çukur ise Vartolu’nun gelişiyle yakında patlayacak bir fırtınanın eşiğine gelir. Bu fırtına, Yamaç’ı da Çukur’a ve uzun zaman önce terk ettiği geçmişine sürükleyecektir. Zaten eninde sonunda herkes bir gün Çukur’a geri dönecektir.	Çukur dizisi 2. yeni bölümünden çok özel bir sahne daha yayınlandı. Çukur 2. yeni bölümüyle 30 Ekim 2017 Pazartesi akşamı Show TV'de olacak. Çukur'un bu hafta yayınlanacak son bölümünde neler yaşanacak?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Erzincan'da, tır ile otomobilin çarpışması sonucu 5 kişi öldü, 2 kişi ağır yaralandı. Alınan bilgiye göre, Erzincan-Sivas karayolunun 20'nci kilometresinde Erzurum'dan İstanbul'a kurbanlık büyükbaş hayvan götüren Mehmet Bezir Öncü yönetimindeki 33 BEL 20 plakalı tır ile karşı yönden gelen Hakan Ayluç Tarhan'ın kullandığı 33 UJ 841 plakalı otomobil çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle savrulan otomobil, yol kenarındaki istinat duvarına çarptı. Otomobilde sıkışanlar, Erzincan İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri tarafından çıkarıldı. Kazada Hayrettin Birdal (66) ile kimlikleri henüz belirlenemeyen 3 kişi olay yerinde, 3 yaşında bir çocuk ise kaldırıldığı özel hastanede hayatını kaybetti. Ağır yaralanan sürücü Hakan Ayluç Tarhan ile kimliği belirlenemeyen bir kişi, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alındı.	Erzincan-Sivas karayolunun 20'nci kilometresinde tır ile otomobil çarpıştı: 5 ölü, 2 yaralı	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Gediz Belediye Başkanı Mehmed Ali Saraoğlu, mevcut parklara ilave olarak Gazikemal, Umurbey ve Muhipler Mahallelerinde başlatılan yeni park yapımı çalışmaları ile halkın dinlendiği yeşil alanların çoğaltıldığını söyledi. Yapılan park ve yeşil alan çalışmaları ile hem kenti güzelleştirdiklerini hem de halkın dinlenme yerlerinin sayısını artırdıklarını belirten Belediye Başkanı Mehmed Ali Saraoğlu, “Şehirler yaşayan varlıklardır. Yaşayan her canlı gibi şehirlerinde ihtiyaçları zaman içerisinde değişim göstermektedir. Halkın mahalle bazında kaynaşması ve birlik ve beraberliğin korunması, insani ilişkilerin gelişmesi amacıyla çeşitli şekillerde birlikte olmasını istiyoruz. Bunun yanında günlük hayatın verdiği yoğun tempodan biraz olsun arınması ve dinlenmesi amacıyla şehir içerisinde her mahalleye bir park yapmak için çalışmalarımıza başladık. Mahalle parklarında halkımız bir araya gelebilecek ve birlikte birçok şeyi paylaşabilecektir. Kent estetiği açısından da önemli bir konu olan yeşil alanların korunması dikkat ettiğimiz konuların başında gelmektedir. Yeşil alanların çoğaltılması, mevcut olanların bakımları ve korunması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şu an Uluoymak Mahallesindeki park çalışmaları tamamlandı. Ön hazırlıklar tamamlanan Gazikemal Mahallesi 257 ve 262 sokakların kesiştiği alan, Umurbey Mahallesi Hicret Cami yanı ve Muhipler Mahallesi Muhipler Cami yanında bulunan yeşil alanlarda park yapımına en kısa sürede başlayacağız. Mahalle yaşam parkları, ilçe halkını günlük hayatın verdiği stresten uzaklaştıran toplanma alanları oldu" dedi.	Kütahya'nın Gediz ilçesinde, belediye tarafından her mahalleye yeni bir park yapılarak kentteki yeşil alan sayısı artırılıyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İzmir Ticaret Odası Başkanı Demirtaş, hükümetin İzmir'e yönelik projelerine ilişkin meclis üyelerine seslendi... Hükümetin seçim öncesinde İzmir'e vaadettiği projeleri hayata geçirmeye başladığına değinen, temeli atılan ya da ihaleye çıkarılan projeleri örnek gösteren Demirtaş, pazar günü temeli atılan Konak Tüneline bazı meslek odalarının dava açmaya hazırlandığını üzülerek öğrendiğini söyledi. Daha önce Çeşme'deki planlamalar ile liman bölgesine yönelik açılan davaların sürdüğünü hatırlatan Demirtaş, açılan davaların İzmir için vizyon yaratacak projeleri ve hizmetleri gerilettiğini vurguladı. Demirtaş, meslek odası yöneticilerine şu sözlerle seslendi: ''İzmir'in geleceğini yaratacak Çeşme ve liman planları davalık yerler. Dava açmaya hazırlanan odalarımızın yöneticilerine bir kez daha seslenmek istiyorum: Yalvarıyorum. Ne istiyorsanız bu konuları ilgili yerlere iletelim, tartışalım ama projeleri durdurmayalım..." dedi.	İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, meslek odası yöneticilerine çağrıda bulundu	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak’taki temaslarını sürdürüyor. Irak’taki temasları kapsamında, İmam-ı Azam ve İmam Kazım türbelerini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, türbe ziyareti sonrasında Bağdat’taki Türk Büyükelçiliği’ne gelerek Büyükelçi Yunus Demirer ve büyükelçilik çalışanlarıyla görüştü. Kılıçdaroğlu burada ayrıca özel harekat ekipleri ile hatıra fotoğrafı çektirdi. Daha sonra Türk Şehitliği’ne geçen Kılıçdaroğlu, burada saygı duruşu sonrası şehitlikteki anı defterini imzalamasının ardından şehitlikte bulunan Genç Osman’ın da mezarını ziyaret ederek dua etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sonraki durağı ise İslam Yüksek Konseyi’nin merkezi oldu. Burada İslam Yüksek Konseyi Başkanı Ammar El Hekim ile bir araya gelen Kılıçdaroğlu yaklaşık yarım saatlik bir görüşme gerçekleştirildi. (İHA)	CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak’taki temaslarını sürdürüyor.<br/>Irak’taki temasları kapsamında, İmam-ı Azam ve İmam Kazım türbel...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, oy kullanmak için geldiği Erzincan Adliyesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, yargıya egemen olan statükonun lehine düzenlenmiş bir ortamda seçimlere gidildiğini iddia etti. Adalet Bakanlığı bürokratlarının özellikle şimdiye kadar mevcut uygulamaya egemen olduğunu savunan Cihaner, şöyle devam etti: ''Bu kesinlikle o arkadaşların şu veya bu şekilde davranacaklarına dair bir ön yargı olarak algılanmasın. Zaten şimdiye kadar onların egemen oldukları bir hukuki uygulaması vardı. Bu hukuk uygulamasından duyulan rahatsızlıkların giderilmesi için getirildiği iddia edilen bir anayasa değişikliği sonrasında, bu kez güçlü bir şekilde onların tekrar bu yapıya egemen olmak istemeleri, anayasa değişikliğine gerekçe teşkil eden bir takım tezlerin aslında başka amaçlarla getirildiği gibi bir şüphe doğuruyor. Umuyorum ki, devlet adına, yargı bağımsızlığı adına güzel bir sonuç elde edilir. Ülkemize hayırlı olur.''	Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner HSYK'ya gönderilecek üyelerin seçiminde oy kullanırken eleştirmeyi de ihmal etmedi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İstanbul Güngören'de halk otobüsü kontrolünü kaybedip tramvay durağına girdi. İlk belirlemelere göre 3 kişi yaralandı. Kalemdar Çalışan, bugün saat 09.30 sıralarında frenleri arızalanan 34 EA 4649 plakalı otobüsün direksiyon hakimiyetini kaybetti. Kontrolden çıkan otobüs Akıncılar Tramvay Durağı’na girdi. Otobüs güvenlik görevlisinin bulunduğu kulübeyi çıkıp turnikeleri parçaladıktan sonra tramvay durağından yol kenarındaki bir dükkanın duvarına çarparak durdu. OTOBÜSTEN FIRLAYAN TOP... Bir dernek tarafından pikniğe gitmek üzere yola çıkan çocuklar, kazada şans eseri ölümden döndü. Güvenlik kamerasına yansıyan kaza anında ilk çarpmayla birlikte otobüsteki futbol topunun yola fırlaması dikkat çekiyor. Otobüs işyerine çarptıktan sonra ise içerideki çocuklar, panik halinde dışarı çıkıyor. YARALILAR HASTANEYE KALDIRILDI Kazada kulübede bulunan güvenlik görevlisi Korkmaz Aydoğan (30) ile tramvay bekleyen Enes Gencer (10) yaralandı. Çevredekiler hemen polis, itfaiye ve ambulans ekiplerine haber verdi. Yaralılar ambulanslarla yakındaki hastaneler kaldırıldı. Kazada tramvay hattı üzerindeki elektrik direği ile elektrik kabloları da hasar gördü. Tramvay seferleri her iki yönde de durdu. Güngören’de kontrolden çıkan bir servis otobüsü, Akıncılar tramvay durağına daldı. Kazada ilk belirlemelere göre 3 kişi yaralandı. Olay yerine çok sayıda sağlık ekibi sevk edildi. KAMYON BİR AİLEYİ YOK ETTİ... AĞRI'DA FECE KAZA... DİĞER SAYFADA... [PAGE] KAMYON BİR AİLEYİ YOK ETTİ AĞRI’nın Patnos İlçesi'nde kamyon, traktör ve otomobilin karıştığı trafik kazasında aynı aileden 4 kişi öldü, 8 kişi yaralandı. Kaza, saat 21.00 sıralarında Patnos-Bitlis karayolunun Konakbey köyü mevkiinde meydana geldi. Bitlis’ten Ağrı istikametine giden sürücüsü belirlenemeyen 38 SL 554 plakalı kamyon, önünde giden Abdurrahman Sarı yönetimindeki 04 AC 620 plakalı traktörü sollamak istedi. Kamyon, karşı yönden gelen ve Patnos Taşkın köyüne giden içerisinde 10 kişinin bulunduğu Şerif Taşkın idaresinde 06 TEC 97 otomobille çarpıştı. Kontrolden çıkan kamyon, daha sonra traktöre arkadan çarptı. Kazada, otomobilde bulunan aynı aileden şoför Şerif Taşkın (32), Aysel Taşkın (35), Reşit Taşkın (65) ve Nurcan Taşkın (15) öldü. Fırat, Aşkın, Kader, Aslı, Melike, Zeynep Taşkın ile traktör şoförü Abdurrahman Sarı ve Önder Sarı yaralandı. KAMYONUN ÇARPTIĞI ARAÇ BU HALE GELDİ Patnos Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılardan durumu ağır olan Zeynep Taşkın, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'ne, Aşkın Taşkın ile Kader Taşkın ise Ağrı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Olay ile ilgili soruşturma başlatıldı.	İstanbul'da arka arkaya yaşanan kazalara bir yenisi eklendi. Dün metrobüs yolu çökmüşkü, bugün tramvaya otobüs daldı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Gayrimenkul sektörünün Çevre ve Şehircilik Başkanlığı desteğiyle hazırladığı indirim kampanyası bugün başladı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, sektör temsilcileriyle birlikte düzenlediği basın toplantısıyla kampanyanın ayrıntılarını paylaştı. 2 ay sürecek kampanyada sektörün tüm paydaşları güç birliğine gidiyor. Banka ve kefil yok Bakan Murat Kurum'un verdiği bilgiye göre, bugün başlayıp 31 Ekim'e kadar sürecek konut kampanyasında banka ve kefalet olmayacak. 12. ve 24. aylarda yüzde 15'lik ara ödeme olacak. 120 ayda yüzde 0.98 vade farkı uygulanacak. Projelerin satış fiyatı üzerinden yüzde 10 indirim yapılacak. Kurum, kampanyanın 100 bin konutu kapsadığını ve tüm inşaat firmalarının katılacağını ifade etti. Altın ve doları olan mutlaka baksın! Kampanyanın özel yönü dolar ve altına yatırım yapanları ilgilendiriyor. Bakan Murat Kurum, şu bilgileri verdi: -"Bu peşinatla alakalı, bugün dövizde veya altında yatırımını değerlendiren vatandaşımızla alakalı şöyle bir durum söz konusu. Altını ve dövizi bugünkü kurdan neyse bu kur bir kenara koyulacak ve süreç içerisinde diyelim ki dövize ve altına artış geldi, bu artış kadar daire fiyatından bedel düşülecek. Dolayısıyla hiç kimsenin şu saatte dövizini, altınını kenarda tutmasını gerektiren bir durum söz konusu değil." Kampanyanın caiz yönleri İstanbul Ankara başta tüm Anadolu da uygulanacak Satış fiyatı üzerinden yüzde 10 indirim olacak Peşinat yüzde 10 olacak Dövizde yatırımı olan altında olan zarar görmeyecek Kur artarsa taksitten düşecek 2 kere yüzde 15 ara ödeme var. Kalan kısım için bankasız kendi bünyelerinde taksit yapacaklar. 6 yıl ya da 1 yılda borcu kapatana da avantaj sunulacak Banka ve kefalet olmayacak. ÖRNEK ÖDEME PLANI: Dairenin fiyatı: 1 milyon lira İndirimli fiyat: 900 bin lira Peşinat: 90 bin lira 12. ay ara ödeme: 135 bin lira 24. ay ara ödeme: 135 bin lira Krediye esas tutar ise: 540 bin lira Aylık taksit: 7.673 lira Peşinat hariç toplam ödeme: 1 milyon 190.724 lira Vadelendirilmiş daire fiyatı: 1 milyon 280 bin 724 lira 300 bin liralık daire için kampanya detayı. İndirim 30 bin lira olacak. Peşinat olarak 27 bin lira verilecek. Bir yıl sonunda ara ödeme 40 bin 500 lira. KAZANMA DEĞİL FEDAKARLIK GÜNÜ Emlak sektörüne can verecek olan kampanya hakkında bilgi veren Bakan Murat Kurum şunları söyledi: 'Vatandaşlarımızın ciddi ilgi göstermesini bekliyorum. Gayrimenkulün her zaman değerlendiğini bir gerçek. Bu duruş bazılarını rahatsız ediyor Bugün sektörün kazanma değil fedakarlık günü. Vatandaşımız her zor süreçte devletin yanında oldu bu önemli duruş. Biz böyle durdukça kimse bileğimizi bükemez. 100 günlük eylem planı hazır. Aynı azim ve kararlılıkla bu olana devam. DAİRE FİYATLARINDA SINIRLAMA YOK: Kampanyada geçerli olacak daire fiyatlarına ilişkin bir soruya Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, "Hiçbir sınırlama yok. Ancak şunun takibini yapacağımızı vatandaşlarımızın bilmesini isterim. Kampanya başladı fiyat arttıralım, satıldı fiyat arttıralım söz konusu değil, bugünkü şartlar ve fiyatlar neyse bu şartlar ve fiyatlarda yükleyicilerimiz bunu gerçekleştirecekler ve bunun takibini de Bakanlık olarak biz yapacağız. Daire konusunda bir fiyat limiti de yok." diye yanıt verdi. 33 prestijli Emlak Konut GYO projesinde 12.000 bağımsız bölüm: 29 Ağustos 2018 ile 31 Ekim 2018 arasında geçerli olacak “Türkiye için Kazanç Vakti” kampanyasına dahil olan projeler 33 projede 12.000 bağımsız bölüm için geçerli olacak. Kampanyaya dahil olan projeler ise şu şekilde: Avrupark Hayat, Büyükyalı, Cer İstanbul, Ebruli Ispartakule, Evora Denizli, Evvel İstanbul, Karat 34, Koordinat Çayyolu, Köy, Merkez Ankara, Nidapark İstinye, Nidapark Kayaşehir, Nidapark Küçükyalı, Ofis Karat Bakırköy, Semt Bahçekent, Tem 34, Temaşehir, Tual Adalar, Tual Bahçekent, Validebağ Konakları, Yeniköy Konakları İstanbul, Başkent Emlak Konutları, Gebze Emlak Konutları, Körfezkent Çarşı, Kuzey Yakası, Niğde Emlak Konutları, Nevşehir Emlak Konutları, Esenler Emlak Konutları, Avangart, Avrupa Konutları Başakşehir, Avrupark, İdealist Cadde ve Sofa Loca	Ev almak isteyenler için müthiş bir kampanya başladı. Ne banka ne kefil var. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, "Türkiye İçin Kazanç Vakti" sloganıyla gayrimenkul alanında hayata geçirilen kampanyanın ayrıntılarını açıkladı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Sodyum ve potasyum nitrit gibi gıda katkı maddelerinin kullanıldığı işlenmiş et ürünlerinden günde 50 gram tüketildiğinde, bağırsak kanseri riskinin yüzde 21 arttığı belirtildi. Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı BaşkanıProf. Dr. Fatih Gültekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, katkı maddelerinin, gıda üretiminde kullanılmadan önce birçok toksikolojik araştırma yapıldığını söyledi. Ürünlerin içindekiler bölümünde yer alan bu maddelerin, gıdaların renk, tat, koku, besin değeri ve raf ömrünü iyileştirmek amacıyla kullanıldığını belirten Gültekin, bunların bitkisel, hayvansal ve sentetik kaynaklardan elde edildiğini ifade etti. Katkı maddelerinin ürünlerde ne kadar kullanılacağının Türk Gıda Kodeksi'nce belirlendiğine işaret eden Gültekin, gıdalarda izin verilen oranların üzerinde kullanıldığı zaman zararlı, çok düşük miktarda kullanıldığında ise zararsız olduğunun veya hastalık yapma risklerinin çok azaldığının, bilimsel olarak ortaya konulduğunu dile getirdi. Katkı maddelerinin yüksek miktarda tüketildiklerinde bir kısmının kanserojen olduğunu, bir kısmının da kanserojenlerin etkinliğini artırdığını vurgulayan Gültekin, izin verilen miktarlarda tüketildiğinde bile bazılarının kanser oluşturma riskini artırdığını belirterek, şunları kaydetti: "İşlenmiş et ürünlerinde antibakteriyel ve renk tutucu olarak sodyum ile potasyum nitrit kullanılır. Yapılan araştırmalara göre sosis, salam, sucuk ve pastırma gibi işlenmiş et ürünlerinden günde 50 gram tüketmek, bağırsak kanserine yakalanma riskini yüzde 21 artırmaktadır. Dünyada bağırsakkanserinin görülme sıklığı yüzde 2,4 ile yüzde 5 oranında değişir. Yani her yüz kişiden 5'i bağırsakkanserine yakalanmaktadır. Şayet günde 50 gram işlenmiş et ürünü tüketilirse; risk yüzde 21 artarak, 5 kişi yerine 6 kişi bağırsak kanseri olacaktır. Bu risklerden korunmak için işlenmiş etürünleri tüketimine dikkat etmeliyiz. Özellikle fiyatı düşürmek amacıyla birçok ürüne katılan sentetik tatlandırıcılar, alerji ve migren ataklarını tetikleyici etki gösterebilir. Böbrek yetmezliği olanlara, mineral dengeyi bozacağı için mineraller bakımından zengin katkı maddelerini çok fazla tüketmemelerini öneriyoruz." "ÇOCUKLARIMIZA ROL MODEL OLMALIYIZ" Gültekin, piyasada sayıları az da olsa, mümkün olduğu kadar katkı maddesi içermeyen ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Alışveriş sırasında, ürünleri mutlaka "içindekiler" bölümüne bakıp almak gerektiğinin altını çizen Gültekin, sözlerine şöyle devam etti: "Nar ekşisi niyetiyle aldığımız ürünlerin yüzde 90'ından fazlası nar ekşili sostur. İçine renklendirmek için karamel, tatlandırmak için de glikoz şurubu katılır. Katkı maddelerini daha az içeren ürünleri tercih etmeye alışmalıyız. Bu işe çocuklardan başlamak gerekir. Bazı ürünlerde kullanılan sentetik gıda boyaları çocuklarda hiperaktiviteyi artırıcı etki gösterebiliyor. Onların damak zevkini doğal gıdalara alıştırmamız lazım. Normalde katkılı ürünler tükettikleri zaman gıdaların tadını o şekilde alıyorlar. Çocuğumuz lezzet artırıcı katılmış cips yediğinde, o tadı sürekli başka ürünlerde de istiyor. Çocuğunuza doğal pekmez verin, yemeyecektir. Çünkü çikolataya alıştıklarından, o tat daha güzel gelir. Bu konuda çocuklarımıza rol model olmalıyız. Ebeveynler ürün seçerken ürünlerin etiketine bakıp, 'bu uygun değil, diğeri daha uygun' derse, çocuklar da anne ve babalarının kendilerine yaptığı kısıtlamaları görüp, bu konudaki hassasiyetlerine daha çok uyacaktır."	Salam, sosis, sucuk... Yani işlenmiş et ürünleri... Bunları yerken iki kere düşünün...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü’ne yönelik yolsuzluk operasyonu kapsamında aranan Limanlar Dairesi Başkanı Muhsin Yılmaz gözaltına alındı. İzmir’de 7 Ocak günü, ’İmbat Dalgası’ adıyla Liman İşletmesi’ne yönelik düzenlenen, rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından arananlar listesinde olduğu bildirilen Limanlar Daire Başkanı Muhsin Yılmaz, ifadesi alınmak üzere Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından emniyete getirildi. (İHA)	TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü’ne yönelik yolsuzluk operasyonu kapsamında aranan Limanlar Dairesi Başkanı Muhsin Yılmaz gözaltına alındı...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: ABD'nin Baltimore kentinde siyah bir gencin gözaltındayken ölümü ardından polis karşıtı gösteriler düzenleniyor. 25 yaşındaki Freddie Gray, 12 Nisan'da gözaltına alınmış, henüz açıklanmayan nedenler sonucu omuriliğinden yaralanması ardından Pazar günü yaşamını yitirmişti. ABD Adalet Bakanlığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Salı günü binlerce kişi Baltimore'da protesto gösterilerine başladı. Olaya polisin aşırı güç kullanımının neden olduğunu belirten göstericiler protestolarını bir hafta boyunca sürecek. Yetkililer, Gray'in devriye gezen polislerle göz teması kurduktan sonra kaçmaya başladığını söylüyor. Polisin Gray'i yakaladıktan sonra nezarethaneye götürdüğü bildiriliyor. Polislerin Gray'i neden gözaltına aldıkları ise açık değil. Emniyet müdürü Anthony Batts, "Koşmaya karşı bir yasa yok" dedi. Bir cep telefonu görüntüsü, polisin Gray'i, polis merkezine götürmek için bindirilecek aracı beklerken yere yatırdığını gösteriyor. Gray'in bu araçta içinde yarım saat bulunduğu bildiriliyor. Batts, bu sırada Gray'in birkaç kez polisten sağlık yardımı istediğini söyledi. ABD'de son dönemde polis şiddetine karşı birçok gösteri düzenlenmişti.	ABD'nin Baltimore kentinde siyah bir gencin gözaltındayken ölümü ardından polis karşıtı protestolar düzenleniyor. Gösterilerin bir hafta süreceği belirtiliyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İstanbul Gaziosmanpaşa'ya bağlı Sultangazi Mahallesi'nde Özer Metal adlı işyerinde hurdacılık yapan Müslüm Özer'in beş çocuğundan biri olan ve Kandıra T Tipi 1 Nolu Cezaevi'nde tutuklu bulunan 21 yaşındaki Hasan Özer, 6 Ekim 2011 tarihinde boğazında bir iple ölü bulunmuştu. Özer'in şüpheli ölümünün ardından Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmış ancak 1 yılı aşkın sürenin geçmesine rağmen dava açılmamıştı. BENİ ÖLDÜRECEKLER Cezaevinde yatan bazı tutuklular tarafından öldürüldüğü ileri sürülen 21 yaşındaki Hasan Özer'in öldürülmeden 15 gün önce babasıyla cezaevinden yaptığı telefon görüşmesinde 'Baba beni öldürecekler. Çok zor durumdayım. Hemen dayımları da al gel. Cumhuriyet başsavcılığına dilekçe yazın" diyor. O kayıtta Hasan Özer'in ailesine "Beni öldürecekler" dediği duyuluyor. O anlarda cezaevi koridorlarında yaşananlar da güvenlik kameralarına yansıyor. Görüntülerde Özer, telefonu gardiyanların zoruyla kısa kesip kaçmaya başlıyor. CEZAEVİ İÇİNDE KOVALAMACA 3 gardiyanın kovaladığı Özer koridor boyunca koşuyor. Gürültüyü duyan diğer gardiyanlarla birlikte Özer'in peşinden koşan gardiyan sayısı bir anda 8'e çıkıyor. Özer gardiyanlar tarafından zor kullanılarak yere yatırılıyor ve elleri arkadan bağlanıyor. Bir odaya sokuluyor. Daha sonra birinin elinde beyaz ameliyat eldiveni olan gardiyanlar tarafından taşınıyor. AVUKAT KONUŞTU Özer Ailesi’nin avukatı Nazan Yaman, olayın meydana gelişini ve süreci anlattı. Yaman 1 yıldır süren soruşturmayı yürüten savcılığın gerekli tedbirleri almadığını ve soruşturmanın tamamlanmadığını belirterek, "Umarım bundan sonra doğru bir sonuca ulaşır ve adil kararlar çıkmasını sağlayabilriz" dedi.	Tutuklu bulunduğu Kandıra T Tipi 1 Nolu Cezaevi'nde ailesine telefonla 'Beni öldürecekler' diyen 21 yaşındaki Hasan Özer duşta asılı halde bulundu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Diyarbakır'da geçen yıl para karşılığı erkeklerle birlikte olduğu iddiasıyla kız kardeşini öldüren sanık, ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davada tahrik hükümleri uygulanarak, 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Diyarbakır'ın Kayapınar ilçesinde eşinden ayrıldıktan sonra tek başına yaşamaya başlayan ablası H.S'yi para karşılığı erkeklerle birlikte olduğu iddiasıyla öldürdüğü için yargılanan sanık A.S, Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, ''kardeşini kasten öldürmek'' suçundan TCK'nın 81. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, sanığa verilen cezayı, suçu ''Tahrik şartları altında işlediği'' gerekçesiyle 24 yıla indirdi. Sanığın yargılama aşamasındaki tutum ve davranışlarını da dikkate alan mahkeme, cezaya 1/6 oranında indirim yaparak 20 yıla indirdi. ''AİLEM DIŞLADI BEN SAHİP ÇIKTIM'' Sanık A.S, mahkemedeki savunmasında, fuhuş yaptığı için dışlanan ablası H.S'ye en yakın davranan kişinin kendisi olduğunu ileri sürdü. Olay günü ablasının tek başına yaşadığı eve gittiğinde tanımadığı bir erkeğin evden çıktığını anlatan A.S, şöyle dedi: ''Ablam bana evden çıkan şahsın 'mobilyacı' olduğunu ve tamir için geldiğini söyledi. Ancak ben inanmadım. Ona sürdürdüğü hayatın kötü olduğunu, vazgeçmesini söyledim. Aramızda tartışma çıktı. Beraber konuşurken birazda alkol aldık, ben sürekli uyuşturucu madde kullanırım. O gün de evde uyuşturucu madde kullandım. Ablamın sırtı bana dönükken silahla kafasına tek el ateş ettim. Zaten yüzüne bakarak ateş edemezdim. Yatak odasına götürdüm, yanına oturup ağladım.'' ANNE ŞİKAYEÇİ OLMADI Öldürülen H.S'nin annesi F.S'nin dava dosyasında bulunan ifadesinde, kızının kim veya kimler tarafından öldürüldüğünü bilmediğini belirterek, ''Ancak öldüren kişi veya kişilerden de artık şikayetçi değilim'' dediği yer aldı. Baba M.S'in ise öldürülen kızının kötü yolda olduğunu anlattığı kaydedildi. Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararında, maktül H.S'nin uzun zamandır fuhuş yaptığı ve bu şekilde hayatını devam ettirdiği, ailenin de bundan haberdar olduğunu belirtti. Buna rağmen sanığın ablası ile görüşmeyi sürdürdüğü, fuhuş yaparak hayatını kazanan kardeşini öldürmek konusunda önceden gelen bir düşünceye sahip olmadığı ifade edilen kararda, sanığın ısrarlı taleplerine rağmen maktulün sürdürdüğü hayatı devam ettireceğine yönelik beyanlarının sanık A.S. üzerine hiddet oluşturduğu kaydedildi. Gerekçeli kararda, şu ifadelere yer verildi: ''Sanığın yetiştiği çevre ve toplumsal yapı dikkate alındığında maktulün fahişelik yapmaya devam edeceğini ısrarla söylemesinin sanık üzerinde hiddet oluşturmadığını kabul etmek mümkün değildir. Sanık o güne kadar maktul ablasını öldürme konusunda bir iradeye ve düşünceye sahip değil iken maktulün fahişelik yapmaya devam edeceğini ısrarla söylemesi nedeniyle maktulü öldürmeye karar vermiştir. O halde sanık hakkında tahrik hükümleri uygulanmalıdır. Haksızlık oluşturan eylemin failin sevgi ve saygı duyduğu yakınlarına, onu ilgilendiren objelere veya hayvanlara yönelik olduğu bir durumda bile haksız fiilden söz edildiği bir durumda somut olaydaki gibi maktulün fahişelik yapmaya devam edeceğini ısrarla söylemesi durumunda haksızlık oluşturan bir eylemden söz edilemeyeceğini düşünmek mümkün değildir. '' TÖRE CİNAYETİ OLARAK KABUL EDİLMEDİ Mahkeme, kararında, sanığın maktulü ''tahrik şartları'' altında öldürdüğü, bu nedenle eylemin ''töre namus saikiyle'' işlendiğinin mahkemece kabul edilmediği belirtilerek, şöyle denildi: ''Maktulün başka birisiyle aynı evde gayrı resmi olarak karı koca hayatı devam ettirmesi, bir erkekle duygusal anlamda arkadaşlık etmesi, onunla gezmesi ve aynı evde yaşaması gibi durumlarda tahrikten söz edilmesi mümkün değildir. Ancak somut olayda da olduğu gibi kardeşin fahişelik yapması durumunda bu hayatında kardeşine karşı sorumlu olmadığının kabulü mümkün değildir. Dolayısıyla fahişelik yapan maktulenin bu şartlar altında öldürülmesi durumunda sanık hakkında tahrik hükümlerinin uygulanmasının hak ve nefaset kurallarına uygun olduğu değerlendirilmiş, bu nedenle vicdani olarak sanık hakkında tahrik hükümlerinin uygulanması yoluna gidilmiştir.''	Diyarbakır'da geçen yıl para karşılığı erkeklerle birlikte olduğu iddiasıyla kız kardeşini öldüren sanık hapis cezasına çarptırıldı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor. "Yılbaşından itibaren doğalgaz ve elektrikte yüzde 10 indirim yapıyoruz" diyen Erdoğan, "2019 ve 2020 yıllarında ilk defa işe alınacak her işçinin asgari ücret üzerinden tüm sigorta ve vergi giderlerini devlet üstlenecek" dedi. İşte Erdoğan'ın açıklamasından satır başları... - Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ilk bütçesi Meclis'te kabul edildi... - Milletimizden aldığımız vergileri milletimize sunmayı esas alıyoruz... - Bütçe disiplini her zaman önceliğimiz... - Topladığımız her 100 liralık verginin 86 lirasını faiz giderlerine ayırıyorduk. Bu oran yüzde 10'a geriledi. Bütçemizin 10 lirasını faize kalanını milletimize harcıyoruz. - Hızlı bir toparlanma sürecindeyiz. Döviz kuru Ağustos'a göre yüzde 18 değerlendi. - İhracat yüzümüzü güldürüyor. Yıl sonu 170 milyar dolar rakamını göreceğiz... BAY KEMAL'E MÜJDE Mİ OLUR BAŞKA BİR ŞEY Mİ BİLMEM AMA... - Bu Bay Kemal için müjde mi olur yoksa farklı bir şey mi olur bilemem. Cari açık azalıyor. 30 milyar doların altına çekmiş olacağımızı işaret ediyor gelişmeler. - Enflasyonu hedeflerimize uygun şekilde geriletmek için kararlıyız... - Önümüzdeki yıl satın alma paritesine göre dünyanın 13. Büyük ekonomisi olmaktan 12’ciliğe yükseleceğiz. Satın alma paritesi döviz kurundan etkilenmediği için ülkelerin ve toplumların gerçek ekonomi gücünü göstermesi bakımından önemlidir. ANA MUHALEFET SÖZCÜSÜ ÇIKMIŞ KONUŞUYOR AMA... - 2019 bütçesi hizmet odaklı bir bütçedir. Eğitime ayırdığımız kaynağı bütçenin yüzde 17’sine denk gelen 161 milyar liraya çıkarıyoruz. Sağlığa 157 milyar lira ayırıyoruz. Altyapı yatırımları için 65.1 milyar lira… - Tarım sektörü için 26.5 milyar lira. Ana muhalefetin sözcüsü çıkmış konuşuyor, esnaf kepenklerini kapattı diyor, çiftçi tarlalarını satıyor diyor. Burada rakamları açıklıyorum. Bunlar resmi bütçeden. Sen size ait olan hayali bütçeden konuşuyorsun. MÜJDELER PEŞ PEŞE GELDİ... - 2019 ve 2020 yıllarında ilk defa işe alınacak her işçinin asgari ücret üzerinden tüm sigorta ve vergi giderlerini devlet üstlenecek... - Yıl başından itibaren, elektrik fiyatlarında konutlarda yüzde 10 indirim yapıyoruz. - Konutlarda ve küçük orta ölçekli işletmeler ile ticarethanelerde kullanılan doğal gazın fiyatında da yüzde 10'luk bir indirime gidiyoruz. - Asgari ücret 2 bin 20 lira olarak açıklandı. Asgari ücret net 417 lira arttı. - Bölgesel istihdam teşviklerini bir yıl daha uzatıyoruz... Halen 51 ilimizde ve 2 ilçemizde işverenlere sağladığımız 6 puanlık SGK teşviki devam edecek. - 2018 yılında 9 ay olarak uyguladığımız asgari ücret desteğini önümüzdeki yıl 12 ay boyunca vereceğiz. Bu destek, 500 ve üzeri sigortalı çalıştıran iş yerleri için 101 lira, 500'ün altında sigortalı çalıştıran iş yerleri için ise 150 lira olacaktır. - (CHP'li Özgür Özel'in Hulusi Akar'a yönelik sözleri) Kavgacı ruh ile muhalefet olmaz. Ana muhalefet koltuğu münhal durumdadır. Milli Savunma Bakanımıza yapılan hakaretler yenilir yutulur değildir. Bunlara gereken dersi yargıda vereceğiz... - Bu ülkede 40 yılı aşkın TSK'da görev yapmış bir kabine arkadaşımıza bu şekilde saldırma hakkına sahip değiller... BUGÜN YARIN SİZLERE ÖNEMLİ MESAJLARIM OLACAK... - Ana muhalefet ve bölücü terör örgütünün uzantısı bütçe görüşmelerinde kötü bir sınav vermiştir. Asıl karın ağrılarının farkındayız. Bu yüzden onların hakaretlerini dikkate almıyoruz. Terör baronlarından icazet almadan tek bir kelime edemeyeceklerini iyi biliyoruz. Şu anda açıklamıyorum ama bugün yarın sizlere bu konuda da önemli müjdeler verebiliriz - Bizim asıl merak ettiğimiz CHP’nin rahatsızlığıdır. Bu bütçeden niçin CHP vekilleri rahatsızlık duyuyor. CHP sözcüleri neden bölücü terör örgütünün uzantıları ile neden aynı dili kullanıyor? BOL HAKARET, HAMASET, YALAN, İFTİRA VAR - Anlaşılan CHP’liler seçim ittifakı kurarak Meclis’e taşıdıkları bölücü terör örgütünün uzantıları ile teşviki mesai yaparak onlara benzemeye başladılar. Bütçe ile ilgili dişe dokunur tek bir söz bulamıyorsunuz. Onun yerine bol hakaret, hamaset, yalan, iftira var. Sokak çetelerine övgü var. Bir tanesi çıkmış bütçe yerine kendinden, kendi egosundan bahsediyor. Diğeri Gezi olaylarının tetikçisini aklamak için kullanıyor. BU CHP TERÖR ÖRGÜTÜNÜN YANINDA YER ALIYOR - Kurban eti dağıtılırken şehit edilen Yasin Börü’den hiç bahsetmeyen bu şahıs, yargımızın verdiği kararları eleştirerek safını da ortaya koyuyor. Siz değil misiniz çocuk katilleri? Kadınların katilleri, yaşlı nice insanların katilleri? Bu CHP bu örgütün yanında yer alıyor. Bu CHP desteklenen parlamentodaki temsilcilerinin yanında yer alıyor. Kime ne anlatıyorsunuz - CHP’lilerine bu eşbaşkana karşı son günlerde artan muhabbetlerinin kaynağı düşündürücüdür. Bu tablo bizim için sürpriz değildir. CHP’nin son dönemdeki sicilini çok iyi biliyoruz. Ağaç bahanesiyle esnafın dükkanını yağmalayan, polise kurşun sıkan, İstiklal Caddesi’nin, Başbakanlık ofisimize kadar nasıl buralara saldırdıklarını, bombaladıklarını, bira şişeleriyle camide nasıl bulunduklarını iyi biliyoruz. Bunların organizasyonunun içinde Bay Kemal’in nasıl rol oynadığını da gayet iyi biliyoruz. CHP’YE FETÖ TEPKİSİ - Aynı CHP’nin 17-25 Aralık’ta FETÖ’cü alçakların servis ettiği montaj kasetlerini nasıl Meclis kürsüsünde yayınladığını da iyi biliyoruz. 15 Temmuz’da tankların arasından danışıklı dövüşle geçip Bakırköy Belediyesi’nden kahvesini yudumlayarak izlediğini de gayet iyi biliyoruz. Beyefendiye haber verilmemiş, ona da haber verilmemiş. Biz TV’lerde bunu duyurduk, milyonlar meydanlara döküldü. Beyefendiye öçel davetiye çıkaracakmışız. 7 Ağustos’taki tüm bunlara rağmen kendisini davet ettim. Cumayı cumartesiye bağlayan akşam beyefendinin oradan katılacaklarına dair haber geldi. Geldi hayatında görmediği katılımı gördü. O süreç de fazla uzun sürmedi. Birkaç gün sonra tekrar saldırmaya başladı. EKRAN EKRAN GEZEREK MEŞRULAŞTIRMAYA ÇALIŞTI - Bunların ruhunda birlik beraberlik yok. Bunların ruhunda sürekli olarak ülkenin barışına bombayı atmak var. CHP’nin başındaki zatın bölücü terör örgütü mensuplarına nasıl cici çocuk, çiçek çocuk muamelesi yaptığını ekran ekran gezerek YPG’yi nasıl meşrulaştırmaya çalıştığını da gayet iyi biliyoruz.	CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda son dakika açıklamalar yaptı, doğalgaz ve elektriğe yüzde 10 indirim müjdesi verdi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: "Uludere'de öldürülen insanlara, bir saat 48 dakika boyunca tek tek suikast yapılmış. Burada ABD parmağı var." Terör örgütü PKK'nın liderlerinden Murat Karayılan, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bizim çekilmek için bir şartımız olmadı, şartsız çekildik. Kimseyle hesaplaşmamız olmayacak. Ama koruculuk kaldırılmalı. Bölgede Türkiye'ye karşı olan çok ülke var. Biz buna destek sağlayabilirdik. O kapılar açıktı. Ama yapmadık. HAVADAN OLMAZ! Bölgesel güçlerin hepsi Türkiye'ye karşı. Ama Türkiye de bunu fark etti. Avrupa kolay kolay değişmiyor. ABD ise temsilci göndermedi. "Alkışlıyoruz" diyorlar ama pratikte bir şey yok. Uludere ile ilgili bir ayrıntı söyleyeyim. Bir gruba hava saldırısı yapıldığında 3'te biri bile vurulmaz. Çünkü insanlar dağılır. Orada tek tek suikast yapılmış. 1 saat 48 dakika... Katırlar bile ölmüş. Burada Amerika'nın parmağı vardır. ABD ilişkisi ortaya çıkacaktır.	Terör örgütü PKK'nın elebaşlarından Murat Karayılan, Uludere olayıyla ilgili şok iddialarda bulundu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Münevver Karabulut'un katili Cem Garipoğlu'nun babasının avukatlığını yapan ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, idam cezası talebine ilişkin konuştu. Metin Feyzioğlu, "Özgecanlar bir daha olmasın diye Türkiye’de her şeyi baştan düşünmemiz lazım. ‘Anasının diz kapağını görünce tahrik olabilir’ cümlelerini bu ülkeden silip atmamız lazım. Ana okulundaki çocukların kız erkek diye cinsiyet ayrımcılığıyla ayrılmasına, 6 yaşında evlendirilebilir ama zifaf gecesi, buluğa erdiğinde olur gibi lafları el birliğiyle, hangi siyasi düşünceden olursa olsun kazımamız lazım" dedi. TAMAMEN POPÜLİST BİR YAKLAŞIM Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Özgecan Aslan'ın ölümünün ardından tartışılan idam cezasını değerlendirdi. Feyzioğlu, “Tamamen popülist bir yaklaşım. Tamamen bir şekilde yatıştırmak, ‘Ben iyi şeyler yapıyorum, bak mücadele ediyorum’ demek için göstermelik bir yaklaşım. Bir kere ağırlaştırılan cezaların Özgecan’ın katili vahşilere uygulanması zaten mümkün değil” dedi. İç Güvenlik Yasa tasarının geri çekilmesi için İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde başlatılan ‘Adalet Nöbeti’ ve Diyarbakır’da gerçekleştirilen yürüyüş ile devam eden eylemler dizisinin son ayağı, Ankara Barosu öncülüğünde Başkent’te yapıldı. Grup, Ankara Adliyesi’nden TBMM Çankaya girişine yürüdü. Buradaki açıklamaların ardından Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. FEYZİOĞLU: PERİŞAN DURUMDAYIM Feyzioğlu, Mersin’in Tarsus ilçesinde üniversiteli Özgecan Aslan’ın öldürülmesinin ardından gündeme gelen ‘cezada iyi hal indiriminin’ sorulması üzerine Özgecan’ın fotoğrafına bile bakamadığını, perişan durumda olduğunu söyledi. Feyzioğlu, “Özgecan’a baktığım zaman öğrencilerimi görüyorum, evlatlarımı görüyorum. Günlerdir ağlamaktan perişan olduk. Özgecanlar bir daha olmasın diye Türkiye’de her şeyi baştan düşünmemiz lazım. ‘Anasının diz kapağını görünce tahrik olabilir’ cümlelerini bu ülkeden silip atmamız lazım. Ana okulundaki çocukların kız erkek diye cinsiyet ayrımcılığıyla ayrılmasına, 6 yaşında evlendirilebilir ama zifaf gecesi, buluğa erdiğinde olur gibi lafları el birliğiyle, hangi siyasi düşünceden olursa olsun kazımamız lazım. Bunların sonucu bunlar. Köklü bir eğitim değişikliği yapmamız gerekiyor. Cezaları ağırlaştıralım ama cezaları ağırlaştırmak cezanın mutlak olması yanında yeteri kadar etkili değil. Yani bu suçu işlediğinde, vahşileştiğinde, bırak öldürmeyi fiske vurduğunda bir kadına cezayı alacağını bilmeli kişi. Fiskeyle başlar, öldürerek biter bu iş” diye konuştu. KADINLARIN NAMUSU ÜZERİNDEN KİMSE POLEMİK YAPMASIN Ankara Barosu’nda gelincik projeleri olduğunu kaydeden Feyzioğlu, Türkiye’nin hemen hemen her barosunda kadın hakları merkezlerinin olduğunu söyledi. Feyzioğlu, “Barolara gelinsin, şiddet gören bütün kadınlar ‘geçer’ demesin geçmiyor. Birileri kadınları eğitmeyi bıraksın da erkekleri eğitmeye başlasın. Kadınların namusu kadınlara emanettir, siyasetçilere emanet değildir. Kadınların namusu ahlakı üzerinden kimse polemik yapmasın. Bu milli bir meseledir. Bu hükümetin de üzerinde bir meseledir. Devlet politikası haline getirilmelidir” şeklinde konuştu. İDAM GÖSTERMELİK BİR YAKLAŞIM Cinayet sonrası hadım ve idam tartışmalarının yapıldığının sorulması üzerine ise Feyzioğlu şöyle devam etti: ”Tamamen popülist bir yaklaşım. Tamamen bir şekilde yatıştırmak, ‘ben iyi şeyler yapıyorum bak mücadele ediyorum’ demek için göstermelik bir yaklaşım. Bir kere ağırlaştırılan cezaların Özgecan’ın katili vahşilere uygulanması zaten mümkün değil. Çünkü cezalar geriye yürümez. Ağırlaştırılan bir kanun hükmü geriye yürümez. Onun ötesinde idam cezalarının suçları caydırmadığı zaten bilimsel bir gerçek. Kaldı ki bu benzeri suçlara idam getiriyoruz diye en sonunda geleceğimiz yer siyasi suçlara da idam getirelim olacak. Eğer Ergenekon ve Balyoz davaları sırasında idam cezası olsaydı belki çoktan pek çok yurtsever sahte delillerle idam edilmiş olurdu. Duygusal yaklaşmak değil akılcı yaklaşmamız lazım. Özgecan’ın katillerini hiçbir indirim almadan en ağır cezaya çarptırılmasının Türkiye Barolar Birliği olarak, Mersin Barosu olarak ve tüm barolar olarak takipçisiyiz. Hapisten çürüyene kadar çıkmayacaklar. Ama bu vesileyle Türkiye’ye idamı da getirtelim ve idam cezası eliyle muhalifleri bastıralım noktasına gelir bu. Kaldı ki adalete yargının tarafsız, bağımsız olmadığı algısıyla güvenin yüzde onlara düştüğü bir Türkiye’de idam cezası isteniyorsa adalete güvenirim diyebilir misiniz? Geri dönüşü olmayan cezaların, kalıcı bir hadım cezasının bu çerçevede çağdaşlıkla ilgisi yok. Özgecanlar olmasın diyorsak bir fiskeden itibaren erkek şiddetine dur diyecek eğitimi ve tedbirleri almak zorundayız. Bu tedbirler daha bebek doğduğundan itibaren başlar. Öyle, ‘kızı erkeği ayıralım ana okulundan itibaren birbirine karıştırmayalım’ sadece ve sadece şiddeti körükler. Kadına cinsel bir obje olarak yaklaşılması, kız çocuklarına cinsel bir obje olarak yaklaşılması sadece şiddeti körükler. Bizim şiddeti kökünden kazımamız gerekir.”	TBB Başkanı Metin Feyzioğlu Özgecan Aslan'ın ardından gündeme gelen idam cezası tartışmalarına ilişkin konuştu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adana'da, uçağı kaçırmaktan endişe ettiği için, iki farklı firmaya ait İzmir seferini yapacak uçaklarla ilgili bomba ihbarında bulunan kişi gözaltına alındı. Alınan bilgiye göre, ismi açıklanmayan bir kişi, iki ayrı firmanın 20.15 ve 21.00 saatlerinde Adana-İzmir seferini yapacak uçaklarını kaçırmamak amacıyla, cep telefonundan polisi arayarak, uçaklarda bomba bulunduğu ihbarını yaptı. İhbar üzerine ekipler, uçaklarda arama gerçekleştirmek üzere harekete geçti. Bu arada, ihbarın ve uçak için alınan biletin aynı cep telefonundan yapıldığı tespit edilen bir kişi, uçak içerisinde polis tarafından gözaltına alındı. Söz konusu yolcunun asılsız ihbarda bulunduğunu itiraf ettiği öğrenildi. Aramalar nedeniyle İzmir'e gidecek olan uçaklardan biri 2 saat, diğeri ise 1 saat gecikmeyle havalandı. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.	Adana'da bir kişi kalkmak üzere olan uçağını kaçırmamak için öyle bir yöntem denediki soluğu karakolda aldı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Uruguaylı futbolcu Luis Suarez'in, dünkü maçta rakibi İtalyan savunma oyuncusu Giorgio Chiellini'yi ısırması internette de en çok konuşulan konulardan biri oldu. Twitter kullanıcıları Suarez'in 'uyarlama' fotoğraflarını paylaştı. Uruguaylı futbolcu Luis Suarez'in, dünkü maçta rakibi İtalyan savunma oyuncusu Giorgio Chiellini'yi ısırması internette de en çok konuşulan konulardan biri oldu. FIFA'nın hakkında disiplin soruşturması başlattığı Suarez, Uruguay televizyonuna yaptığı açıklamada kendisini "Sahada bu tarz olaylar olur, çok büyütmemek gerek" sözleriyle savunmuştu. Chiellini ise Suarez için "yılan" dedi. Suarez, Liverpool formasıyla 2013'te, Ajax formasıyla da 2010'da yine rakiplerini ısırdığı için ceza almıştı. Dünya Kupası'nda, İtalya ile karşı karşıya geldikleri maçta yine rakibini ısıranı Suarez internette de 'fenomen' oldu. Twitter kullanıcıları aşağıdaki fotoğraf ve uyarlamaları paylaştı: (Luis Suarez'e Dünya Kupası'nın geri kalanı boyunca bunu takması söylendi.) (Yine Suarez...)	Uruguaylı futbolcu Luis Suarez'in, dünkü maçta rakibi İtalyan savunma oyuncusu Giorgio Chiellini'yi ısırması internette de en çok konuşulan konulardan biri oldu. Twitter kullanıcıları Suarez'in 'uyarlama' fotoğraflarını paylaştı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adana, Antalya, Hatay, Mersin, Ankara, Aydın, Sakarya, Samsun, Kocaeli. 24 Ocak'ta Söğüt'teki mitingle seçim startı veren MHP'nin yol haritasına ilişkin ayrıntılar bugün Akşam gazetesinde yer aldı. Seçimlere hazırlanan siyasi partilerde hummalı bir çalışma var. İşte onlardan birisi de MHP. MHP'Lİ BELEDİYE NASIL OLMALI? Gazetenin haberine göre, 30 Mart'ta belediye başkanlarıyla Antalya'da toplanacak olan parti yönetimi, yine yerel yönetimlerden gelen raporlar doğrultusunda başkanların karnelerini verecek. Burada ayrıca partinin yerel seçim stratejisi paylaşılacak, 'MHP'li bir belediye nasıl olmalı?' sorusu yanıtlanacak. 9 IŞIKTA 9 BÜYÜKŞEHİR Partinin kurucu genel başkanı merhum Alparslan Türkeş'in 9 ışık doktrinini şiar edinen parti, 9 ilde büyükşehiri alabilmek için iddialı çalışmalar yapıyor. Bu iller, MHP'nin geleneksel olarak güçlü olduğu Adana, Antalya, Hatay, Mersin. MHP'nin kazanmayı istediği diğer büyükşehirler ise Ankara, Aydın, Sakarya, Samsun, Kocaeli. Diğer illerde de analizler tamamlandı. 2009'da en iyi oy alınan yerler, az farkla kaybedilen belediyeler, parlamento dışı partilerden seçilen belediye başkanları gibi istatistiki çalışmalar yapılıyor. TEŞKİLATLARA İNİSİYATİF Adaylar konusunda da teşkilatlara inisiyatif tanındı. "Üzerinde ittifak ettiyseniz adayınızı getirin, açıklayalım" diyerek örgütlere mesaj veren Genel Merkez, nisan ayında bazı illerde belediye başkan adaylarını açıklayacak. Partinin yerel seçimlerde kullanacağı seçim şarkısı da belirlendi. TARİHİMİZİN EN YÜKSEK OYU Haberde ayrıca MHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz'in "MHP, 44 yıllık tarihi boyunca genel seçimler dahil en yüksek oyu, bu seçimde alacak." sözlerine yer veriliyor.	Yerel seçimlere iddialı bir şekilde hazırlanan MHP, 9 ışık doktrininden yola çıkarak 9 büyükşehiri alma hedefinde.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İstanbul'da fırınların bir kısmı ekmeğe 25 kuruş zam yaptı. Bazı semtlerde ekmek 1,5 liraya satılmaya başlandı. Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, ekmeğin kilogram fiyatının en fazla 5,75 lira olacağını söyledi. Balcı, "Ekmeğin 5 lira olan azami fiyatı, 5,75 kuruşun üzerinde olmayacak. Yüzde 15 fiyat artışı söz konusu olacak." diye konuştu. Balcı'nın açıklaması şöyle: “Türkiye’de ekmeğin azami 5 lira olan fiyatı 5 lira 75 kuruşun üzerinde satılmayacaktır. Bu da yüzde 15 gibi bir artış söz konusu olacaktır. Türkiye’nin hiçbir yerinde 5 lira 75 kuruşun üzerinde olmayacaktır. Bunun yürürlüğe girmesi de 1 ayı bulacaktır. Bu fiyat artışının da uzun ömürlü olmasını temenni ediyoruz. Bu fiyat artışını belirlerken yıllık enflasyon oranını gözardı etmedik. Bütün illerde yüzde 15 zam olacak gibi''.	İstanbul'da ekmeğe zam geldi. Türkiye Fırıncılar Fedrasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı ekmeğe hiçbir yerde yüzde 15'in üzerinde zam olmayacak açıklamasında bulundu. 1,25'ten satılan ekmeğin yeni fiyatı 1,5 oldu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Türkiye uzun süredir kamu kurumlarında özel şirketlerin elemanları olarak çalışan 'taşeron' işçilerin sorununu konuşuyor. Önceki gün Başbakan Binali Yıldırım da yıl sonuna kadar sorunun çözüme kavuşturulacağı müjdesini verdi. Maliye ve Çalışma bakanlıkları değişik formülleri masaya yatırdılar ve bunlardan ikisi öne çıkmaya başladı. Sabah’tan Faruk Erdem’in haberine göre bu iki formül Bakanlar Kurulu'na gelecek ve karar verilecek. Birkaç hafta içinde konu netleşmiş olacak. Bu formüllerle ilgili edinebildiğimiz bilgilerin bir kısmını sizinle paylaşmak istiyorum. ÖZEL STATÜLÜ SÖZLEŞME Öncelikle taşeron adı altında çalışanların asıl işi yapmalarına ya da muvazaalı olmalarına bakılmadan yeni bir statüye kavuşturulmaları öngörülüyor. Bu şu anki devlet memuru kanununda bulunan 4A, 4B, 4C ve 4D statülerinin dışında '4E' diyebileceğimiz özel sözleşme şeklinde düşünülüyor. KAMU PERSONELİ OLACAK Böylece taşeron çalışanlar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre kamu personeli haline gelmiş olacak. Burada sözleşme süresi 3'er yıllık olarak düşünülüyor. Sözleşme yapılan taşeron personel çalıştığı kurumda aynı görevi yapmaya devam edecek. TAŞERONLARIN MAAŞI YÜKSELECEK Sözleşmeler iş performansına, hizmetten beklenen faydanın sağlanıp sağlanmadığına göre yenilenecek. Performansı yüksek olan, emekliliğe kadar çalışacak. Ücretleri aynı işi yapan personelden daha az ise, aradaki fark zaman içinde kapatılacak. Yani bu durumda bazı taşeron çalışanların maaşları yükselmiş olacak. SINAV İLE YAPILABİLECEK Sözleşme için müracaatlar çalışılan kuruma yapılacak. Başka bir kuruma geçiş yapılacaksa, ihtiyaca göre ve sınav ile yapılabilecek. SSK STATÜSÜNDE HESAPLANACAK Sözleşme için konulan 65 yaş sınırı ise korunuyor. 65 yaşın üzerinde olan personel düzenlemeden yararlanamayacak. Sözleşme yapılan personel çakılı olacak, yani tayin isteyemeyecek. Emeklilikleri ise 4A yani eski adıyla SSK statüsünde hesaplanacak. MAAŞ VE TAZMİNATA DEVLET GARANTİSİ Bir başka formülde ise sözleşme yerine devlet garantisi getiriliyor. Burada da maaşlar ve kıdem tazminatlarına devlet garantisi getirilecek. Sağlık, enerji, eğitim gibi kritik alanlarda asıl işi yapanların kadroya alınması öngörülüyor. Bu kapsamda olanların bir devlet şirketi kurularak kadrolarının buraya alınması da seçenekler arasında. Kalan personel yine belli bir süre aynı statüde çalışacak ancak iş, maaş ve tazminat garantisi korunacak. GÜVENLİK SORUŞTURMALARI Hangi formül uygulanırsa uygulansın, güvenlik soruşturması mutlaka yapılacak. Güvenlik araştırmasında başta FETÖ olmak üzere tüm terör örgütleriyle irtibatlı olup olmadıklarına bakılacak. Araştırmada 657 sayılı kanunun 48'inci maddesinde yer alan suçların olup olmadığına da bakılacak. Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma gibi suçlardan mahkum olmamak şartı da aranacak.	Kamuda taşeron şirketlerin elemanı olarak görev yapan ama asıl işlerde çalışan personel için müjdeli haberler yakında. Yıl sonuna kadar sorun çözülecek. Masada ise ikili bir formül duruyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: 30 Mart yerel seçim sonuçları Ayvalık'ta büyük merak konusu. Peki Ayvalık'ta seçim sonuçları ne olur? Ayvalık'ta geçen yerel seçim sonuçları nasıldı? 2009 seçimlerinde Ayvalık'ta seçimi kim kazandı? Ayvalık'ta 2009 yerel seçimleri CHP ile MHP arasında kıyasıya rekabete sahne olmuş seçimi CHP birinci parti olarak tamamlamıştı. 2014 yerel seçimlerinde ise Ayvalık'ta CHP'nin aynı başarıyı gösterip gösteremeyeceği merak konusu. AYVALIK SEÇİM SONUÇLARI - 2014 YEREL SEÇİMLERİ Peki Ayvalık'ta hangi parti kiminle yarışıyor? İşte 2014 yerel seçimleri Ayvalık Belediye Başkan adayları; AK PARTİ.....HAKAN KAYAALP CHP............RAHMİ GENÇER MHP............MEHMET SİRAY SEÇİM SONUÇLARI İL İL 2014 SEÇİMLERİ CANLI AYVALIK SEÇİM SONUÇLARI 2009 VERİLERİ Ayvalık'ta 2014 seçim sonuçlarını tahmin etmek için 2009 yılı seçim sonuçlarına gözatmakta fayda var. 2009 seçimlerini Ayvalık'ta MHP kazanmıştı. SEÇİM SONUÇLARI CANLI YAYINLA İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN	Balıkesir Ayvalık seçim sonuçları ne olur? Ayvalık'ta seçimi kim kazanır? Seçimlerde Ayvalık'ta kimler aday? 2009 yılında Ayvalık seçimlerini kim kazandı?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: KARDEMİR’de işçiler, bin 450 ila iki bin derece arasında sıcaklıkların yaşandığı akan sıvı ham çelik, kok bataryaları ve çelikhane de oruç tutmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin ilk ağır demir çelik entegre fabrikası KARDEMİR’de her iş ateşle yapıldığından işçiler Ramazan da zor bir sınavdan geçiyor. Hava sıcaklığının 36 derece olduğu Karabük’te işçilerin bir kısmı kok bataryalarında kömürün 2 bin dereceye varan sıcaklıkla yakılmasından başlayıp demirin hammaddesi olan sıvı ham çeliğin üretildiği yüksek fırınlar ile çelikhane de zor şartlar altında oruç tutmaya çalışıyor. Günde 3 vardiyanın işlediği 4 bin civarında işçinin çalıştığı fabrikada en zor ve sıcak kısımlar kok bataryaları, yüksek fırınlar ve çelikhane de yaşanıyor. Ramazan ayının başlamasıyla sıcaklığı iki bin dereceye varan kok bataryalarında oruç tutmaya çalıştıklarını söyleyen Ramazan Çötür,”Zor oluyor ama Allah sabrını veriyor. Devamlı sıcakta çalıştığımız için dışarının sıcağı bile normal geliyor” dedi. Mustafa Bozdağ isimli işçi ise 3 gündür niyetli olduklarını ve sıcağa alıştıklarından bir sıkıntı yaşamadıklarını söyledi. Sıcaklığı bin 450 ile bin 500 derece arasında değişen yüksek fırınlarda ise görüntüsü ile yanardağ lavlarını aratmayan ham çeliğin karşısında oruç tutan Mehmet Usta, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bin 450 derece ham sıvı çeliğin sıcaklığında çalışarak oruç tutmaya çalışıyoruz. Burada çalışanlarda aşırı su kayıpları yaşanıyor ama buna alıştık artık. Yardımlaşma içinde burada çalışıyoruz. Oruç tutan ile tutmayanlar arasında mutlaka Ramazan ayı boyunca işte yardımlaşma oluyor. Bir kişinin yapacağı işi bazen iki üç kişi birden yapıyor.”	KARDEMİR’de işçiler, bin 450 ila iki bin derece arasında sıcaklıkların yaşandığı akan sıvı ham çelik, kok bataryaları ve çelikhane de oruç t...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Muğla'nın Milas ilçesinde nöbet değişimi sırasında kazayla vurulduğu iddia edilen jandarma er kaldırıldığı hastanede şehit oldu. İddiaya göre, Selimiye Jandarma Karakol Komutanlığında nöbet değişimi sırasında jandarma erler İ.A. ile Ömer Özavcı (20) bir süre sohbet etti. ŞAKA YAPMAK İSTEMİŞ! Silah arkadaşına şaka yapmak isteyen İ.A'nın emniyeti açık silahının tetiğine kazaen basması sonucu Özavcı göğsünden yaralandı. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri Özavcı'ya ilk müdahaleyi yaptı. Daha sonra 75. Yıl Milas Devlet Hastanesine kaldırılan Özavcı, burada yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. İşte Şehit Ömer Özavcı'nın fotoğrafları acı haberi ailesine ulaştı İFADESİ SÜRÜYOR Gözaltına alınan İ.A'nın ise ifade işlemlerinin sürdüğü öğrenildi. Özavcı'nın cenazesi düzenlenecek törenin ardından memleketine gönderilecek.	Muğla'da vatani görevini yapan jandarma er A.İ., nöbet değişimi sırasında şaka yapmak istediği silah arkadaşı er Ömer Özavcı'yi vurarak şehit etti.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adıyaman Belediyesi tarafından düzenlenen toplu sünnet şöleninde konser veren ünlü şarkıcı Ferhat Göçer, hayranlarını coşturdu. Adıyaman Belediyesi tarafından her yıl düzenlenen toplu sünnet töreninde bu yıl 500 çocuk sünnet ettirildi. Adıyaman Meslek Lisesi kavşağında Adıyaman Belediyesi’ne ait araçlarda sünnet ettirilen 500 çocuk ve aileleri, daha sonra kent merkezinde gezdirilerek Atatürk Stadyumu’na geldi. Sünnet ettirilen çocuklara Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, Belediye Başkanı Necip Büyükaslan, İl Emniyet Müdürü Fikret Salmaner, kurum müdürleri ve STK temsilcileri çeyrek altın taktı. Takı töreninde konuşan Vali Demirtaş ile Başkan Büyükaslan, böyle bir şölenin gerçekleştirilmesinden dolayı oldukça mutlu olduklarını, yapılan sünnet şöleninin herkese hayırlı uğurlu olmasını ve herkese iyi eğlenceler dilediklerini belirttiler. Yapılan konuşmaların ardından alanda bulunan binlerce kişi, Ferhat Göçer’in sahne alması ile coştu. Ferhat Göçer birbirinden güzel şarkılarıyla adeta esti gürledi. Ünlü sanatçı, sahnede Adıyamanspor’un atkısını boynuna takarak şarkı söylemeye devam etti.	Adıyaman Belediyesi tarafından düzenlenen toplu sünnet şöleninde konser veren ünlü şarkıcı Ferhat Göçer, hayranlarını coşturdu. <br/>Adıyama...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Fox Tv'de salı günleri ilgiyle izlenen Kadın dizisinde oyuncular merak ediliyor. Kadın dizisinde çocuk oyuncu Kübra Süzgün oyunculuk performansıyla dikkat çekiyor. Gelin Kübra Süzgün'ün hayatına yakından bakalım. 26 Haziran 2009 yılında İstanbul'da dünyaya gelen genç yetenek Kübra Süzgün, Kadın dizisinde Nisan karakterine hayat veriyor. 2016 yılında çekilen Mehtap Köroğlu'nun yönettiği "Resimdeki Sevgili" filminde yer alan Kübra Süzgün, henüz 8 yaşında olmasına rağmen dikkatleri üzerine çekiyor. KADIN 5.YENİ BÖLÜMÜYLE EKRANDA Kadın 5.yeni bölümüyle bu akşam ekrana gelecek. 21 Kasım tarihinde yani bugün ekrana gelecek olan yeni bölümde, Nisan babasıyla ilgili gerçeği öğreniyor.	Kadın dizisi bu akşam 5.yeni bölümüyle ekrana gelecek. İlgiyle izlenen Kadın'da çocuklar oyunlar merak ediliyor. Kadın dizisinde Nisan karakterine hayat veren çocuk oyuncu Kübra Süzgün merak ediliyor. Peki kimdir Kübra Süzgün aslen nereli kaç yaşında?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adnan Polat, kongre için yeni yönetim kurulu listesini açıkladı. Adnan Polat'ın 2 yıl önce başkan seçildiği yönetim kurulundaki 8 kişi, bu kez listede yerini 8 yeni isme bıraktı. Galatasaray Cafe Crown Basketbol Takımı'nda yaşanan Cemal Nalga skandalının ardından yönetim kurulundan istifa eden, ancak başkan danışmanı sıfatıyla çalışmalarını sürdüren Yiğit Şardan ile birlikte, Cemal Özgörkey, Murat Yalçındağ, Ali Haşhaş, Haldun Üstünel, Işın Çelebi ve Mehmet Helvacı, yeni dönem için de başkan Adnan Polat tarafından yönetim kurulu listesine alındı. Adnan Polat'ın yönetim kurulu listesinde Selim Sayılgan, Emir Sarıgül, Hakan Üstünberk, Vedat Eşkinat, Doğan Yalçınkaya, Yalçın Orhon, Taner Aşkın ve İbrahim Çağlar ise yeni isimler oldular. Öte yandan, Galatasaray Yönetim Kurulu'ndan daha önce istifa eden Ahmet Dedehayır ile birlikte Sinan Kılıç, Faruk Bil, Mümtaz Tahincioğlu, Adil Emecan, Nejat Uygur, Metin Karakaya ve Tunca Hazinedaroğlu da bu kez listenin dışında kaldı. Seçimlere gireceği yönetim kurulu listesindeki isimlerin, tek tek hazırlanan özel platforma davet edilmesini izleyen Adnan Polat, "Keşke 30 kişilik bir yönetim kurabilseydik ve mevcut üyelerimizle birlikte yeni isimleri alabilseydik" dedi Galatasaray Kulübü'nün Pazartesi günü vefat eden eski başkanı Özhan Canaydın için, toplantının başında 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Özhan Canaydın'ın 2008 yılı mali genel kurul toplantısında yaptığı konuşmadaki, "Bugün sizlere veda ediyorum. Hakkınızı helal edin" sözleri ekrana yansıtılırken, davetlilerin oldukça duygulandıkları görüldü. ESKİ BAŞKANLAR DA KATILDI Adnan Polat'ın yönetim kurulu listesini tanıttığı toplantıya, bazı eski başkanlar da katıldı. Toplantı salonunda sarı-kırmızılı kulübün eski başkanlarından Ali Tanrıyar, Faruk Süren ve Mehmet Cansun da yer aldı. Toplantıya, Doğru Yol Partisi'nin eski başkanlarından Mehmet Ağar, Türkiye Değişim Hareketi Lideri ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile Diyarbakırspor Kulübü Başkanı Çetin Sümer de katıldı. CANSUN'UN OYU ADNAN POLAT'A Galatasaray Kulübü eski başkanlarından Mehmet Cansun, 27 Murat Cumartesi günü yapılacak seçimli Olağan Genel Kurul Toplantısında, Adnan Polat'ı destekleyeceğini söyledi. Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde düzenlenen ve Adnan Polat'ın yönetim kurulu listesini tanıttığı toplantıya katılan Mehmet Cansun, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Oyumu Adnan Polat'a vereceğim, ancak seçimin sonucunu önceden tahmin etmek zor" dedi. İki Adnan'ın başkanlık için yarıştığını ve bunu da şimdiye dek layıkıyla sürdürdüklerini belirten Cansun, "Cumartesi günü, kim hayırlı işler yapacaksa o kazansın, ancak bence belli projelere başlamış yönetimin kısa vadede değişmesi zarar verir. Ben zaten açıklamıştım, oyumu Adnan Polat'a vereceğim" diye konuştu. Seçimi bir maça benzeten ve kimin kazanacağının belli olmayacağını ifade eden Mehmet Cansun, seçimde açık farklı bir sonuç olacağını da sanmadığını kaydetti. ADNAN ÖZTÜRK DE LİSTESİNİ AÇIKLADI.. ÖZTÜRK'ÜN LİSTESİNDE YER ALAN İSİMLER BİR SONRAKİ SAYFADA [PAGE] Galatasaray Kulubü'nde 27 Mart 2010 tarihinde yapılacak seçimlerde aday olan Adnan Öztürk, yönetim kurulu listesinde yer alan isimleri açıkladı. Öztürk'ün listesinde şu isimler yer alıyor: "Hayrettin Kozak, Hamdi Yasaman, Murat Ece, Ömer Kayalıoğlu, Osman Hattat, Abdürrahim Albayrak, Can Topsakal, Mehmet Cibara, Reşit Sinanlı, Emre Alkin, Fatih Gökşen, Emre Erdoğan, Cem Ersan, Necati Demirkol, Kaan Boyner"	Galatasaray'ın başkan adayları Adnan Polat ve Adnan Öztürk merakla beklenen listelerini açıkladı. Kimin listesinde kimler var?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP'den partisine geçen milletvekilleriyle ilgili ilk kez konuştu. Akşener, CHP liderinin tavrının her türlü takdirin üzerinde olduğunu söyleyerek, kararı "demokratik bir tavır" olarak nitelendirdi. Akşener, yazılı açıklamasında, demokrasiyi ahlak, hukuk ve erdemliler rejimi olarak nitelendirdi. İYİ Parti'yi seçimlere sokmama teşebbüsü olduğunu ve bunun demokrasiye saldırı anlamına geldiğini savunan Akşener, "Hukukun ve millet iradesinin önüne konan bu engelin aşılmasında, CHP ve değerli Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun ortaya koyduğu tavır her türlü takdirin üzerindedir. Tarihi bir demokratik tavırdır. Siyaset ve demokrasi tarihimizde övgüyle yerini alacaktır." değerlendirmesinde bulundu. Akşener daha önce 'İşimiz olmaz' demişti! "DURUN DAHA YENİ BAŞLADIK" Akşener, yola çıktıkları günden bu yana sürekli önlerine engeller çıkarıldığını ileri sürerek, "Bu engeller bizleri korkutup yıldırmak yerine gücümüzü ve inancımızı tazelemekten başka bir işe yaramamıştır. Yorulacağımızı, yılacağımızı düşünenlere buradan sesleniyoruz, durun daha yeni başladık." ifadesini kullandı. CHP HEYETİNDEN İYİ PARTİ'YE ZİYARET CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, Grup Başkanvekilleri Özgür Özel, Engin Özkoç, Engin Altay ile İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu İYİ Parti Genel Merkezi'ne gelerek Akşener ile görüştü.	İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, istifalarla ilgili olarak konuştu CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gösterdiği tavrın her türlü takdirin üzerinde olduğunu söyledi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ''Avro Bölgesi'ndeki ülkeler Maastricht kriterlerini uygulasaydı, bugün borç sorunu olmazdı'' dedi. Dünya Ekonomik Forumuna katılmak üzere Davos'ta bulunan Başbakan Yardımcısı Babacan, bir televizyon programında soruları yanıtladı. Avrupa'daki ülkelerin sosyal refah düzeylerine ilişkin tartışmalar hakkında konuşan Babacan, ülkelerin sosyal refahlarının, kendi üretimleri sonucunda artıyorsa bunun sorun olmadığını, buna karşın kendileri birşey üretmeden sadece borç üzerinden sosyal refahlarını artırmasının problem olduğunu kaydetti. Borçlanma üzerinden sosyal refah artışıyla ilgili gelirinin üzerinde harcama yapan ailelerin durumunu örnek gösteren Babacan, ''Nasıl bir ailenin harcamalarında gelir ve giderin dengeli olması lazımsa ülkeler için de durum aynı'' diye konuştu. Ürettiğinden çok tüketen ülkelerin düştüğü durumlara ilişkin Yunanistan'ın bugünkü durumunu örnek veren Babacan, ''Bu sadece Yunanistan için geçerli değil. İspanya için de böyle, İtalya için de böyle. Böyle bir durumda refah seviyelerinin düşmesi gerekir. Bu ülkelerin refah kaybına hazırlıklı olması lazım'' değerlendirmesinde bulundu. Avro Bölgesi'ndeki borç krizine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Babacan, söz konusu ülkelerin Maastricht kriterlerini uygulamalarının önemini belirterek, ''Avro Bölgesi'ndeki ülkeler Maastricht kriterlerini uygulasaydı, bugün borç sorunu olmazdı'' dedi. Avro Bölgesi'ndeki bazı ülkelerde borç krizinin ardından bazı teknokrat hükümetlerin iş başına geldiğinin hatırlatılması üzerine Babacan, İtalya'da olduğu gibi söz konusu hükümetlerin güven oyu alarak göreve geldiklerini belirterek, ''Asıl, acı reçeteyi uygulamaya başladıklarında güven oyu alacaklar mı? Mesele bu. İtalya'nın bundan sonra atacağı adımlar karşısında geniş halk kitleleri ne yapacak? Bunu görmemiz lazım. Bizim bu durumdaki önerimiz erken seçim. İngiltere bunu yaptı, geçti. İngiltere, şuanda tüm Avrupa'da risk birimi en düşük ülkelerden birisi'' diye konuştu. ''Kendi ülkemizi iyi tanıyoruz'' IMF'nin Türkiye'nin 2012 yılına ilişkin büyüme tahminlerinin düşük olduğunun belirtilmesi üzerine Babacan, 2012 yılında özellikle Avro Bölgesi'ndeki krize ilişkin belirsizliğin fazla olduğunu kaydetti. IMF'nin Avrupa'nın geleceği konusunda kötümser olduğunu ifade eden Babacan, ''Biz kendi ülkemizi iyi tanıyoruz. Herkesin analistlerine saygı duyuyoruz'' dedi. ''Fitch'in analizi güncel değil'' Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in bu yıl Türk şirketlerinin likiditesinin kötüleşeceğine ilişkin raporuna ilişkin bir soru üzerine de Babacan, Fitch'in analiz tarihinin güncel olduğunu düşünmediğini söyledi. Dünyada likiditenin bol olmaya devam edeceği bir dönemde olduklarını anlatan Babacan, ''Türkiye'de güven ortamı olduktan sonra Türkiye'ye kaynak akışında sıkıntı olmayacağını tahmin ediyorum'' ifadesini kullandı. Babacan, Merkez Bankası'nın son dönemdeki döviz satımlarına rağmen Türkiye'ye giren döviz miktarının çıkandan fazla olduğunu dile getirdi. ''Cari açık 1-2 senede sıfırlanmaz'' Cari açığa ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Babacan, ''Cari açıkla ilgili en olumsuz rakamlar geride kaldı. Bu, cari açığın 1-2 senede sıfırlanacağı anlamına gelmez'' dedi. Cari açığın azaltılması için kısa vadede kamu maliyesinin son derece önemli olduğuna dikkati çeken Babacan, orta ve uzun vadede ise çözümün yapısal reformlardan geçtiğini belirtti. Türkiye'de cari açığa neden olan en önemli unsurlardan bir tanesinin enerji ithalatı olduğunu belirten Babacan, ''Nükleer enerji ve yenilenebilir enerjiyi bu kadar vurgulamamızın nedeni bu'' değerlendirmesinde bulundu.	Dünya Ekonomik Forumuna katılmak üzere Davos'ta bulunan Başbakan Yardımcısı Babacan, AB'ye yol gösterdi	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Konunun uzmanları, siyasi müzakereler sürerken, silah bırakmayan ve bulduğu her fırsatta kan dökmeye devam eden terör örgütü ne karşı mücadelenin de tavizsiz sürdürülmesi gerektiğini aktarıyor. İşte görüşler: Polis Akademisi Öğretim Üyesi Doç. Süleyman Özeren: "Bu eylem terör örgütünün hedefini ve barıştan ne anladığını gösteriyor. Bir yandan barışçıl söylemler kullanan örgüt, diğer yandan da kan dökerek kendi pazarlık heybesini doldurmaya çalışmaktadır. İnadına demokratikleşme ve inadına temel hak ve özgürlükleri genişletici adımlar atılmalıdır. Teröristle görüşülecek konu Kürtlerin meselesi değil, silah bırakmadır. Siyasetle müzakere ve teröristle etkin mücadele süreci sürmelidir." Terör uzmanı Prof. Sedat Laçiner: "Bu eylem, silahların cevabı. PKK'nın silah bırakmak gibi bir düşüncesi yok. Silahla var olacağını düşünüyor. Zira, silahın etkisinin azaldığı yerde PKK'nın rolü küçülür. Bundan dolayı PKK, kimseye rol çaldırmak istemiyor. Onun için kendisi dışında hiç kimsenin bu meselede konuşmasına izin vermiyor. Bu saldırı çözüm konusunda insanları ümitsizliğe sürüklememeli ama kolay çözüm olmadığını da herkesin bilmesi lazım. Teröristle sadece silah bırakma konusunda görüşme yapılabilir. Onun dışında görüşme olmamalı. Bir de son dönemde ortaya çıkan iyimserlik terörle mücadelede zaafa yol açmamalı." Ankara Strateji Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özcan: "PKK, görüşme masasında kuralları kendisinin belirlemesini istiyor. 'Masada üstünlük bende olacak' diyor. Bu süreçten sonra görüşme trafiğinin kim ya da kimlerle yapılacağı yeniden ele alınmalıdır. Silah bırakma ile ilgili olarak görüşmeler devam etmeli. Ancak Oslo benzeri bir hataya yeniden düşülmemelidir." Emekli Albay Mithat Işık: "PKK terör örgütü silah bırakmadığı sürece bu tür saldırılar olacak. Çünkü bu insanların yaşam şekli ve geçim kaynağı olmuş terör. Bu acıları bizim yaşamamamız için özellikle Irak'ın kuzeyindeki toprakların bir şekilde kontrol edilmesini sağlamamız lazım. Nereden başlıyor bu sınır? Habur'dan başlıyor, İran'a kadar devam eden sınır var. Terörle mücadelede bir konsept oluşturmamız ve eksiksiz uygulamamız lazım." Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN) Başkanı Mesut Ülker: O bölge güvenliğin sağlanması ve inisiyatifin ele alınması açısından çok zor bir bölge. Meseleye 'Orada güvenlik zafiyeti var' tarzı yaklaşımlar çok sağlıklı değil. Güvenlik eksikliği var ama bunu zafiyet algısıyla tanımlamak doğru değil. Burada esas vurgulanması gereken Türkiye ne zaman barış ve kardeşlik ve huzuru yakaladığında saldırı gerçekleşiyor. Süreç baltalanmak isteniyor.	Terör örgütünün yine kritik bir dönemde gerçekleştirdiği hain saldırı, terörle mücadele konusunu yeniden gündeme getirdi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan son dakika Başkanlık sitemi açıklaması geldi. Geçen hafta Başbakan Ahmet Davutoğlu'yla Başkanlık sistemi üzerine detaylı bir görüşme yaptıklarını söyleyen Erdoğan, Başkanlık sisteminin AK Parti seçim bildirgesine resmen yazılacağını da ilk kez açıkladı. Erdoğan,"Başbakanla konuştuk, bizzat kaleme aldı ben de okudum" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu Avrupa temasları kapsamında Slovenya'ya gitti. Slovenya'ya hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda açıklamalarda bulunan Erdoğan'a sorulan soruların başında Başkanlık sistemi vardı. BAŞKANLIK SİSTEMİ SEÇİM BİLDİRGESİNDE Erdoğan'ın Başkanlık sistemine ilişkin açıklamalarının detayları şöyle: "Ben Başkanlık sistemiyle ilgili açıklamalarımızı başbakanlığımdan çok önce daha belediye başkanlığım dönemide dile getirmiş, bu konuyu siyasetçi olarak hep gündemde tutmuş bir insanım. Dünyanın neresinde başkanlık yada yarı başkanlık sistemi uygulanıyorsa bir arı marifetiyle faydalı olanları alır kendi sistemimizi ortaya koyarız demişimdir. Biz kendi sistemimizi kurma kabileyetine sahip bir ülkeyiz. Biz devletçik yada kabile devleti değiliz. Güçlü bir devlet geleneğine sahibiz. Bunu çok net söylemek durumundayız. Biz Sayın Başbakan'la konuştuk. Sayın Başbakan da bizzat kaleme aldığı sisteme yönelik anlayışını dile getirdi. Ben de kanaatlerimi dile getirdim. Başbakanla konuştuk, bizzat kaleme aldı ben de okudum. Seçim bildirgesinin içine başkanlıkla ilgili eklemeleri yapacaklar. Şahsen benim için olumlu bir gelişme. Niye derseniz? Türkiye'nin artık patinaj dönemin aşabilmesi için başkanlık sistemine geçmesi gerekiyor. Parlementer sistem adeta bizi tıkamıştır. Bir sıçramalarımızı yapmak suretiyle muhasır medeniyetlerin üstüne çıkmamız lazım. Yerli olurken dünyadaki sistemlerden faydalanmayacaksınız diye bir şey var mı? KİM YAPTI O AÇIKLAMAYI BİLMİYORUM? Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın geçen hafta Başkanlık Sistemi'yle ilgili 'Alaturka-Alafranga' benzetmesinin sorulunca ilginç bir yanıt verdi: "Kim yaptı o açıklamayı bilmiyorum!" İRAN ZİYARETİNİ İPTAL EDİLECEK Mİ? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen hafta Yemen'e müdahale sonrası İran'la ilgili yaptığı açıklamalara İran Parlementosu'ndan tepki gelmişti. İranlı siyasiler Erdoğan'ın İran ziyaretini iptal etmesini istemişti. Erdoğan İranlı siyasilerin açıklamalarına sert yanıt verdi: "Bunlar benim muhatabım değil. Bizim ziyaretimizi onlar belirleyemez!" Erdoğan şöyle devam etti: "Yemen konusuyla ilgili yaptığımız açıklama Yemen'in toprak bütünlüğüne saygımız nedeniyledir. Yapılan müdahalelerin doğru olmadığı hususundaydı. Bu müdahaleleri yapanların Yemen'den çekilmesini istedik. İran'dan bu konuyla ilgili iki farklı ses çıktı. Parlementodan bir kişi 'ki bunlar beni muhatabım değil.' Bizim ziyaretlerimizi onlar belirlemez. Biz programımızı aynen koruyoruz ama Yemen'i izliyoruz. Yemen'deki gelişmeler bizim için çok önemli. Her tür kararı vermemizi gerektirecek adımlar olabilir ancak programımızda değişiklik şimdilik söz konusu değil. OBAMA İLE SURİYE GÖRÜŞMESİ Suriye konusunu Sayın Obama'yla deaty konuştuk. Bundan sonraki sürece ilişkin atılan adımları konuştuk. Eğit-Donat noktasındaki hazırlıkları heyetler görüyor. Eğit-Donat çalışmasıyla birlikte bizim talebimiz uçuşa yasak bölge ve güvenli bölgedir. Bu iki konuda ayrıca masada görüşülüyor.	Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Slovenya ziyareti öncesi Başkanlık sisteminin AK Parti seçim bildirgesine resmen yazılacağını açıkladı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu-BTK Başkanvekili Ömer Fatih Sayan, 26 Ağustos'ta yapılacak 4G ihalesinin şartnamesinde değişiklik yapıldığını açıkladı. Sayan, "Değişikliklerin ardından bu ihaleyle Türkiye’de kamuoyunda bilinen adıyla 4,5G teknolojisiyle hizmete başlanacak. 5G teknolojisine yerli teknolojiyle geçilmesinin önü açılacak" dedi. Sayan, yaptığı açıklamada, kamuoyunda 4G olarak tabir edilen IMT (Uluslararası Mobil Telekomünikasyon) Yetkilendirmesi İhalesinin 26 Ağustos'ta yapılacağını anımsattı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının belirlediği politika doğrultusunda BTK'nın yürüttüğü çalışmalar neticesinde IMT yetkilendirmesi ihale şartnamesinde değişiklik yapıldığını ifade eden Sayan, kendi Ar-Ge’sini yapan ve yerlilik oranı daha yüksek haberleşme sektörünü hedefleyen bir vizyonun ortaya konulduğunu bildirdi. 5G'YE İLK GEÇEN ÜLKELERDEN BİRİ OLMAYI HEDEFLİYORUZ Yapılacak ihalenin bir frekans tahsis ihalesi olduğunu vurgulayan Sayan, 800, 900, 1800, 2100 ve 2600 MHz bandında 20 ayrı frekans paketinin ihaleyi kazanan işletmecilere tahsis edileceğini, ihale sonrasında bu frekanslar kullanılarak tüketicilere 5G de dahil yeni teknolojilerin sunulabileceğini belirtti. Vatandaşların dünyada gelişen en yeni teknolojilerden istifade edebilmelerini sağlamak maksadıyla işletmecilere IMT yetkilendirmesi kapsamında önceki şartnameden farklı olarak kurulacak yeni altyapılarda asgari “IMT-Advanced” teknolojisini kullanmaları şartı getirildiğini anlatan Sayan, şunları kaydetti: "Kullanılacak teknolojiler ve kapsama alanına ilişkin şartlarda yapılan düzenlemelerle işletmecilerin gelişmekte olan teknolojileri ve özellikle 5G ve benzeri daha yeni teknolojileri Kurumdan herhangi bir izin alma gereği olmaksızın kullanmalarının ve şebeke planlamalarını daha esnek bir şekilde yapabilmelerinin sağlanmasını amaçlıyoruz. Amacımız 5G’ye yönelik Ar-Ge’si Türkiye’de yapılmış patentlerin oluşması, standartizasyon çalışmalarına etkin katılım ve yerli haberleşme ekosisteminin oluşmasına katkı sağlamaktır. İhale şartnamesinde yapılan değişikliklerle bu ihaleyle Türkiye’de kamuoyunda bilinen adıyla 4, 5G teknolojisiyle hizmete başlanacak, 5G teknolojisine yerli teknolojiyle geçilmesinin önü açılacak.5G teknolojisine ilk geçen ülkelerden biri olmayı hedefliyoruz." FREKANSLAR 5 KATINA ÇIKACAK Mobil şebeke işletmecilerine tahsisli mevcut frekans miktarının 183 MHz iken ihale kapsamında tahsis edilecek yeni frekanslarla toplam 573 MHz'a çıkacağını ifade eden Sayan, ihaleyle tahsis edileceklerle toplam frekans miktarının mevcut frekansların 3, mobil geniş bantta data hizmeti sunulacak frekans miktarının ise 5 katından fazlasına çıkacağını kaydetti. 3G hizmetlerinden sonra geliştirilen ve kamuoyunda 4, 5G olarak tabir edilen IMT Advanced teknolojileriyle hizmet sunulacağından teknoloji üstünlüğü sayesinde vatandaşların çok daha hızlı bir şekilde bilgiye erişme imkanına kavuşacağını ifade eden Sayan, şöyle devam etti: "Mevcut durumda vatandaşlarımız tek şeritli bir yolda ve yeni araçlarla seyahat ederken bile ulaşabileceği hız sınırlı olabilecekken, ihale sonrasında mevcut yola ilave edilecek 3 şeritli otoban kalitesinde yolla birlikte toplam 4 şeritli bir yolda ve daha yeni ve hızlı araçlarla seyahat etmeye başlayacaklar. Bu, gerek vatandaşlarımızın daha hızlı hizmet almaları açısından gerekse genişbant hizmetlerinin ülke ekonomisine katkısı açısından çok önemli bir husus. Nitekim yapılan araştırmalar bize çok net olarak şunu söylüyor, genişbant erişimindeki her yüzde 10’luk artış, ülkelerin Gayri Safi Milli Hasılalarında yüzde 1-1,5 oranında bir büyüme sağlamaktadır. Dolayısıyla yapılacak ihale sebebiyle genişbant altyapısının daha da yaygınlaştırılması ve mobil genişbant hizmetlerinin daha fazla vatandaşımıza ulaştırılması, ülke ekonomisine de önemli ölçüde katkı sağlayacak." 1 NİSAN 2016'DA HİZMETE GİRECEK İhalenin ardından tahsis edilecek frekanslardan 1 Nisan 2016'dan itibaren yeni teknolojiyle hizmet sunumuna başlanabileceğini bildiren Sayan, “İşletmecilere yetkilendirmenin ardından 8 yıl içinde Türkiye’nin nüfusunun yüzde 95’ini kapsama alanına alma zorunluluğu getiriliyor. Ayrıca yine 8 yıl içinde tüm il ve ilçelerin nüfusunun yüzde 90’ını kapsama zorunluluğu getiriliyor" dedi. TÜNELLERDE BİLE KULLANILABİLECEK Şartnamede yapılan değişiklikle uzunluğu 1 kilometrenin üzerindeki tüneller ile konvansiyonel tren hatlarının da belirli bir zaman içinde kapsanması şartı getirildiğini belirten Sayan, otoyol ve yüksek hızlı tren hatlarına ilaveten bu tünellerden geçen ve konvansiyonel tren hatlarında yolculuk yapan vatandaşların da seyahatlerinde mobil genişbant hizmeti alabilme imkanına kavuşturulmasının hedeflendiğini bildirdi. Sayan, kaynak israfını önlemek için bölünmüş karayolları, otoyol, tünel kapsamaları, konvansiyonel tren hatları, hızlı ve yüksek hızlı tren hatları ile nüfusu 10 binin altındaki yerleşim yerlerinde operatörlere ortak yatırım yapma zorunluluğu getirildiğini kaydetti. YERLİ ÜRÜN KULLANIM ORANI YÜZDE 45 OLACAK İhale şartnamesinde yapılan değişiklikle yeni şartnamede zorunlu yerli ürün kullanım oranlarının artırıldığına işaret eden Sayan, “Yerli ürün kullanım oranları ilk şartnamede yüzde 3-8-15 olarak belirlenmişken yeni şartnamede ise birinci yıl için en az yüzde 30, ikinci yıl için en az yüzde 40 ve üçüncü yıl ile devam eden yıllarda en az yüzde 45 yerli ürün kullanma zorunluluğu getirildi. Bu kapsamda baz istasyonu, anahtarlama ve yönlendirici gibi ürünler ile şebeke ve haberleşmeye ilişkin yazılım ve donanımların da belirlenen oranlarda yerli ürünlerden karşılanmasını istiyoruz" diye konuştu. BTK tarafından ilk olarak 26 Mayıs’ta yapılacağı duyurulan ihale, daha sonra 26 Ağustos'a ertelenmişti.	4G ihale şartnamesi iptal edildi. 4G yerine 4.5G teknoloji dönemi başlıyor. Sistem 1 Nisan 2016'da hizmete girecek.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Kanal, eşinin cesedi başında bekleyen adamla canlı bağlantı yaptı. Yayınlanan röportaj kısa sürede sosyal medya üzerinden büyük tepki çekti. Fransa'nın Nice kentinde bir kamyon şoförünün Fransız Devrimi kutlamalarının yapıldığı sırada kamyonu kalabalığın üzerine sürmesi sonucu son verilere göre 84 kişi hayatını kaybederken 100'den fazla kişi de yaralandı. Olayın terör saldırısı olduğu üzerinde duruluyor. Saldırının gerçekleştiği meydandan yayın yapan Fransız devlet kanalı France 2, büyük bir skandala imza attı. Saldırı sonucu hayatını kaybeden eşinin yanında bulunan adamla canlı bağlantı yaptı. İŞTE TEPKİLERİN HEDEFİ OLAN O YAYIN TEPKİ ÇEKTİ Yayının ardından Fransız kanalı sosyal medya üzerinden tepki çekti. Kullanıcılar; 'rezalet', 'utanın' gibi ifadelere yer verdi.	FRANSA'nın Nice kentinde en az 84 vatandaşın yaşamını yitirdiği kamyonlu saldırının ardından Fransa devlet kanalı skandal bir yayına imza attı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Özgecan Aslan'ın vahşice öldürülmesi, özellikle ikinci öğretimde okuyan ve geç saatlerde dersten çıktığı için toplu taşıma kullanarak evine giden üniversite öğrencilerinde 'benim başıma da gelebilir' korkusuna neden oldu. Öğrenciler sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımlarda, ikinci öğretimdeki derslerin geç saatte bittiğininden dolayı tehlike altında olduklarını, bu yüzden de başta Yükseköğretim Kurulu (YÖK) olmak üzere üniversite yönetimlerinden ders saatlerinin yeniden düzenlenmesini istedi. Üniversite öğrencilerinin pek çoğu yaşadığı korkuyu dile getirirken, 'Okuldan gece 10'da çıkıyoruz. Şu dersleri adam gibi saate koymanız için Özgecan Aslan gibi tecavüze uğrayıp, bıçaklanıp, yakılmamız mı lazım?' gibi paylaşımlarda bulundu. DİCLE ÜNİVERSİTESİ'NDEN YÖK'E 'SAAT DÜZENLEMESİ' SORUSU Dicle Üniversitesi'nin başvurusu üzerine YÖK'ün ikinci öğretim ders saatlerinin yeniden düzenlenmesine ilişkin verdiği karar, öğrencilerin korkusunu bir kat daha artırdı. Dicle Üniversitesi 1 Nisan 2014 tarihli başvurusunda İkili Öğretim Yapılmasına Dair Kanun'un 3'üncü maddesinde 'İkinci öğretimin yükseköğretim kurumlarında normal örgün öğretimin bitimini takiben yapılan öğretim' olarak tanımlandığını hatırlatarak, YÖK'ten bu tanımın saatsel açıklamasını istedi. DERSLER 17.00'DEN SONRA BAŞLAYACAK Dicle Üniversitesi'nin başvurusu üzerine 4 Haziran 2014 tarihli Yürütme Kurulu toplantısında alınan kararda şöyle denildi: "İkinci öğretim programlarında öğrenim gören bazı öğrencilerin, gündüz bir işte çalıştıkları için ikinci öğretim derslerinin bir kısmının mesai saatleri içerisinde yapılması nedeniyle derslere giremediklerinin anlaşıldığı, ikinci öğretim programlarının başlama saatlerinin üniversiteden üniversiteye değişiklik göstermesi nedeniyle bu programların ders saatlerinin normal öğretim derslerinin bitim saati olan 17.00'den sonra yapılması gerektiğine karar verilmiştir." UYGULAMA NE ZAMAN BAŞLAYACAK? Alınan karar, YÖK Genel Sekreteri Süleyman Necati Akçeşme imzasıyla 10 Ekim 2014 tarihinde tüm üniversiteler ve vakıf meslek yüksekokullarına tebliğ edildi. Karar sonrası üniversiteler 2014-2015 eğitim yılı bahar dönemi öncesi ikinci öğretim ders saatlerini karara göre güncelledi. Derslerin geç bitmesinden yakınan öğrenciler, kararla birlikte bu bahar döneminde başlayacak uygulama nedeniyle daha geç saatlere kadar üniversitede kalacak.	Özgecan Aslan'ın minibüste vahşice öldürülmesi olayının ardından üniversitelerin 2. öğretiminde okuyan ve geç saatlerde çıkan öğrenciler korkuya kapıldı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Best Model Of Turkey'de Tuğba Melis Türk'ün birinci seçilmesine bir itiraz da yarışmacı Cansu Taşkın'dan geldi Cansu Taşkın, bu sabah katıldığı 2. Sayfa programında, yarışmadan sonra psikolojisinin bozulduğunu söylerken gözyaşlarına boğuldu. "Yarışmanın favori ismi bendim" diyen Taşkın sözlerini şöyle sürdürdü: "Best Model'in internet üzerinden yaptığı oylamada birinci seçildim. Yarışma gecesi de ben podyumda yürürken herkes ayakta alkışladı ama sonuç benim için hayal kırıklığı oldu. En azından ilk 5'e girmeye kesin gözüyle bakıyordum. Yarışmaya sonradan dahil olan Tuğba'nın birinci olması hepimizi şaşırttı. TÖVBE ETTİM Zaten yarışma öncesi cep telefonuma bir arkadaşım mesaj atmış ve ilk 3'e gireceklerin listesini yollamış. Bu mesajı yarışma bittikten sonra gördüm, bu şaibeli durumu bize kim açıklayacak. O gece sabaha kadar uyumadım, yarışma sonrası ailem beni kuliste bulamayınca intihar ettiğimi düşünmüş. O kadar kötü oldum ki kendime bir şey yapmamdan korkmuşlar. Bir daha Türkiye'de yarışmaya girmem, tövbe ettim."	Best Model Of Turkey'de Tuğba Melis Türk'ün birinci seçilmesinin ardından ortaya atılan iddialara bir yenisi daha eklendi İşte Cansu Taşkın'ın açıklamaları...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Yunanistan’da yapılan bir kamuoyu araştırması, halkın, 5 yıl önce en büyük müttefiki olarak gördüğü Almanları artık sevmediğini ortaya koydu. Yunan basınına göre, “bütçe açığını kapatma çalışmalarında Almanya Başbakanı Angela Merkel’in tavrının halkı öfkelendirdiğini ve son aylardaki gelişmelerin kamuoyunun yıllarca dost bildiği ülkeler hakkındaki düşüncelerini değiştirdiğini gözler önüne seren” araştırma, Kapa Research şirketi tarafından 19-22 mart tarihleri arasında 840 kişinin katılımıyla yapıldı. Araştırmaya göre, Yunanlılar yüzde 83.9 ile en çok Fransa’yı seviyor. Bu ülkeyi yüzde 54.7 ile Rusya, yüzde 41.5 ile Hindistan, yüzde 41 ile Birleşik Arap Emirlikleri ve yüzde 36.5 ile Çin izliyor. Sıralamada son 4’e kalan ülkeler ise yüzde 31 ile ABD, yüzde 28.8 ile Almanya, yüzde 25.5 ile İngiltere ve yüzde 12.7 ile Türkiye. Kapa Research şirketinin 2005 yılındaki araştırmasında ise Almanya yüzde 78.4 ile en sevilen ülkelerin başında yer alıyordu. Almanya’yı sırasıyla Fransa, Rusya, Çin, Hindistan ve Arap Emirlikleri takip ediyordu. Son üç sıradaysa İngiltere, ABD ve Türkiye bulunuyordu. “İçinde bulunulan ekonomik koşullar altında hangi ülkeler ile ticari işbirliğinin Yunanistan’ın çıkarına olacağı” sorusuna halkın yüzde 47’si “Çin”, yüzde 32.7’si “Rusya”, yüzde 30’u “Birleşik Arap Emirlikleri”, yüzde 24.7’si “Fransa”, yüzde 12.2’si “ABD”, yüzde 10.4’ü “Almanya”, yüzde 10.1’i “Hindistan”, yüzde 7.3’ü “Türkiye”, yüzde 5’i ise “İngiltere” yanıtını verdi.	Yunanistan’da yapılan bir kamuoyu araştırması Yunan halkının sevmediği halkı ortaya çıkardı. Türkler de var...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: MHP'yi yakın takipte tutan ABD'li diplomatlara göre, "Parti yüzde sekizlik çekirdek oya sahip ama hiçbir yeni fikir yok ve oylarını artırmak için birtakım 'milli' konulardaki dönemsel gelişmelere bel bağlıyor. Bahçeli'nin liderliği konusunda yürütülen tahminler Bahçeli ve parti yönetimini kızıracak türden: "Her halükarda, biz MHP'nin halihazırdaki "kırlaşmış" haliyle Bahçeli'nin ultra-titiz liderliği altında önemli bir ulusal rol oynayabileceğini sanmıyoruz." DERİN ŞÜPHECİLİK VE PARANOYA Kriptolar ABD'li diplomatların MHP'nin ideolojik kimliğini nasıl tarif ettiğini de ortaya koyuyor: "Avrupa Birliği ve Amerika konusunda derin şüphecilik, Türkiye ve Irak Kürtlerine karşı paranoya.." Taraf gazetesi bugünkü sayısında Wikileaks belgelerinde MHP'yi mercek altına alan ABD'li diplomatların Washington'a geçtikleri raporları yayınladı. BOZKURT SÜRÜSÜ YALNIZ KURT LİDER BAHÇELİ'YE ÇIKIŞIYOR 28 Ocak 2003'te ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden Washington'a gönderilen telgraf, 3 Kasım 2002 seçimlerinin mağluplarından MHP'deki son durumu değerlendiriyor. Büyükelçilik Siyasi Müsteşarı John Kunstadter'in kaleme aldığı telgrafın başlığı: "Türkiye'nin Milliyetçi MHP'si: Bozkurt sürüsü Yalnız Kurt Lider Bahçeli'ye Çıkışıyor" Telgraf metninden bir bölüm aktarıyoruz: "Her düzeydeki MHP üyeleri, partinin 3 Kasım seçimlerindeki zayıf performansından ötürü, lider Bahçeli'yi suçluyorlar. Bu arada Bahçeli de görevi bırakma sözünden geri dönüyor ve partiyi sıkıca elinde tutmak için çalışıyor ama MHP tabanından ve "bozkurtların" kadrolarından giderek artan bir baskıyla karşı karşıya" "GELİN BAHÇELİ GİBİ" Telgrafta MHP yetkililerinin yenilgi sonrası sersemlemiş bir halde olduğu yazıyor. Bahçeli'ye isyan bayrağı açan MHP'li belediye Başkanı Helvacı'nın Bahçeli'yi geline benzettiği konuşması dikkat çekici: "MHP üyesi Ankara'nın dışındaki Kutludüğün'ün Belediye Başkanı Abdullah Helvacı, 17 Ocak'ta siyasi müsteşara Bahçeli'nin MHP'nin gündemini savunmak için gerekli cesaret ve güçlü kişiliğe sahip olmadığını söyledi. Helvacı, klasik kaba MHP jargonunu kullanarak, Bahçeli'nin eline bir şans geçtiğini ve hükümetteyken bu şansı heba ettiğini söyledi: "Ecevit (o zamanlar hasta olan Başbakan) altını ıslatırken, Bahçeli hala onun gelini gibi davranıyordu." BAHÇELİ ÜLKÜCÜLERİ KEŞFETTİ Telgraflarda seçim yenilgisi sonrası istifa edeceğini söyleyen ancak görevine devam eden Bahçeli üzerine ilginç tespitler bulunuyor: "MHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Telek, 24 Eylül'de siyasi müsteşarla yaptığı görüşmede Bahçeli'nin yeniden aday olmaya karar vermesinin bir nedeninin de 1997'de ilk kez Genel Başkan seçilmesinden bu yana bağlarını koparmaya çalıştığı MHP'nin idealistlerini (ülkücüler) bozkurtlar diye de bilinir-yeniden keşfetmesi olduğunu anlattı. Telek, Bahçeli'nin başlanğıçta partiyi ülkücülerin şiddet eğilimi konusundaki hakedilmiş ününden uzak tutmak istediğini söyledi. Bunu yapabilmek için de Bahçeli, ülkücü örgütleri kapatmaya partinin yönetim kademelerini karanlık unsurlardan temizlemeye başladı. Telek, ülkücülerin "mesaj aldıklarını" ve artık daha "ılımlı" olduklarını iddia ediyor. Sonuç olarak Bahçeli de partinin taban örgütünün bu önemli unsuruyla ilişki kurmak konusunda kendisini daha rahat hissediyor." AKP'NİN HER HAREKETİNİ İSTİSMAR EDİYORLAR ABD Büyükelçiliği Siyasi Müsteşarı John Kunsttadter, 21 Nisan 2004'te geçtiği telgraf muhalefet partisinin şimşeklerini üzerine çekecek gibi: "Sağcı-milliyetçi MHP'nin liderleri 28 Mart yerel seçimleinin sonucunu bi zafer gibi göstermeye çalışıyorlar. ancak en az bir MHP yetkilisi, daha iyi sonuç almayı beklemişti. MHP'nin liderleri partiyi anaakıma taşımak isteseler de partinin temel konulardaki Kıbrıs, Irak ve AB politikaları 2002 genel seçimlerindeki yenilgiden beri değişmedi. MHP yetkilileri iktidardaki AKP'nin bu konularda yanlış adım olarak algılanabilecek her hareketini istismar ederek 28 Mart'ta kazandıklarını iddia ettikleri ivmeyi artırmayı umuyorlar." MHP'nin politikasının istismar üzerine kurulu olduğu belirtilen metinlerde Bahçeli muhaliflerinin görüşleri de akratırılıyor: BU PARTİDEN HİÇBİR ŞEY OLMAZ İrtibatta olduğumuz kişiler MHP'nin 28 Mart'taki nisbi başarısının şunlara bağlı olduğunu söylüyorlar: 1) 2002'de yabancı düşmanı Genç Parti'yi destekleyen umduğunu bulamamış MHP seçmenlerinin sürüye geri dönmesi ve 2) Son birkaç haftada milliyetçiliğin alevlenmesine yol açtığını söyledikleri Kıbrıs ve Irak'taki gelişmeler. Bu son noktada MHP'nin Kıbrıs, Irak ve AB konularını, AKP'nin Türk çıkarlarını satacağı yönündeki korkuları istismar etmek için kullanmayı ümit ettiği aşikar. MHP'nin miliyetçi paranoyayı istismar ederek AKP'ye verilen desteği dinemitlemeyi ve gelecek genel seçimlerde kendisini daha iyi konumlamayı başarıp başaramayacağı halen cevapsız bir soru. Mesela Mütfüoğlu bundan şüpheli: "Devlet Bahçeli yönetiminde bu partiden hiçbir şey olmaz." MÜFTÜOĞLU: ÇOKTAN DARBE YAPMIŞ OLURDUM Hükümetin Kıbrıs politikasına ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün açıklamalarını yorumlayan MHP'li Rıza Müftüoğlu'nun çarpıcı bir sözü de kriptolar arasında yerini aldı: "Bir dizi konuda iktidardaki AKP'nin politikasına ve Özkök'ün Türk hükümetine daha ılımlı bir yaklaşım göstermesine ilişkin hayalkırıklığı bildiren Müftüoğlu, "Ben Türk Genelkurmay Başkanı olsaydım çoktan darbe yapmış olurdum" dedi.	MHP'yi yakın plana alan ABD'li diplomatlar 2002-2004 dönemlerine ait ilginç tespitlerde bulunuyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Guardian'da Kudüs'teki sinagog saldırısından sonra kentteki havayı yansıtmaya çalışan bir haber göze çarpıyor. Haberde saldırıdan sonra bölgede daha önce örneği görülmemiş bir din savaşının yaşanabileceği yönündeki korkuları arttırdığı vurgulanıyor. Guardian muhabirinin saldırıya uğrayan aşırı dinci Yahudiler'in çoğunlukta yaşadığı Ben hof mahallesindeki sinagogda konuştuğu David Herscowitz, mahalle sakinlerinin saldırıdan daha da güçlenmiş halde çıkacağını söylüyor. Herscowitz, "İnsanlar kaygılı. Önlemlerini de alacaklardık. Kimse bunun burada yaşanmasını beklemiyordu. Biz dindar insanlarız ve tanrının bir planı olduğuna inanıyoruz. O nedenle burada insanların intikam çığlıkları attığını, barıştan ya da savaştan bahsettiğini duyamazsınız. Biz bunları siyasetçilere bırakıyoruz" diyor. Haberde pekçok kişinin şiddet karşısında Herscowitz gibi inançlarına sarılıyor olmasına karşın, şiddet olaylarının bir din savaşına dönüşmesinden korkanlar da bulunduğu vurgulanıyor. Guardian Adalet Bakanı Tzipi Livni, Maliye Bakan Yardımcısı Mickey Levy gibi İsrailli siyasetçilerin de bu tehlikeden bahsettiğine dikkat çekiyor. İsrail medyasında da bu tehlikeye dikkat çeken haber ve yorumlar yapıldığı kaydediliyor. 'El Aksa inancımız, varlığımız' Doğu Küdüs'teki Silvan mahallesinde bulunan bir caminin İmamı Musa Odeh'in sözlerine de yer veriliyor haberde. Odeh "Beş yıl önce Silvan'daki sorun daha çok yerleşimcinin geliyor olmasıydı. Şimdiyse mesele El Aksa. El Aksa bizim inancımızdır, varlığımızdır. İnsanlar onun için her şeyi feda etmeye hazır" diyor. Haber şöyle devam ediyor; "El Aksa sorunu, önemli olsa da Filistin tarafındaki daha büyük bir güvensizliğin göstergesi oldu. İsrailli aşırı sağcı politikacıların Haremüşşerif'teki statükoyu değiştirme kampanyasını, Netanyahu hükümetinin denetim altına alamadığı ya da almak istemediği sıklaşan ziyaretler izledi. Bu da ayrışmaya, kısıtlamalara ve şiddet döngüsüne katkıda bulunan kapatmalara dönüştü. Netanyahu ya da üst düzey bakanların Yahudiler'in Haremüşşerif'i ziyaret etmesine izin veren, ancak dua etmelerine müsaade etmeyen statükoyu değiştirmek istemedikleri yönündeki açıklamalarına inanmıyorlar. El Aksa müftüsünden, Odeh gibi bir imama ve sıradan insanlara kadar hepsi tersini iddia ediyor." Kuzey Irak'ta IŞİD tehdidi Independent Muhabiri Patrick Cockburn, dün IŞİD'in bir intihar saldırısı düzenlediği Erbil'den gönderdiği haberde "Irak'ın en güvenli kenti olan Erbil'in sakinleri cihatçıların saldırılarının artmasından korkuyor" diyor. Dünkü intihar eyleminin Erbil'de bir yılı aşkın süredir düzenlenen en büyük intihar eylemi olduğunu söyleyen Cockburn, saldırının Kürdistan Bölgesel Yönetimi üzerindeki IŞİD tehdidinin hala devam ettiğini gösterdiğini yazıyor. Cockburn şöyle devam ediyor; "Peşmergelerin geçen Ağustos'ta IŞİD saldırıları karşısında mevzilerini tutamaması Kürtler arasında silahlı güçlerinin etkinliğine dair şüphe yaratmıştı. Daha önce 1980'lerde Saddam Hüseyin'e karşı verdikleri mücadeledeki sicilleri nedeniyle kararlı ve etkin bir güç oldukları düşünülüyordu. Ama bu kez ciddi bir direniş göstermeden kaçtılar. Kaçarak Ezidi azınlığı IŞİD'in cinayetleri, tecavüzleri ve köleleştirmesine terk ettiler. Dünyanın en eski Hristiyan topluluklarından biri de Erbil'e ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin diğer yerlerine kaçtılar." 'Telefonları, tabletleri evde bırakın' Daily Telegraph'ta bir tatbikat için Polonya'ya giden İngiliz askerlerine yapılan uyarı yer alıyor. Habere göre tatbikata katılan 1300 askere Rus siber casuslarının sızabilecekleri gerekçesiyle akıllı telefonlarını ve tablet bilgisayarlarını yanlarına almamaları emredildi. Birliğin komutanı Yarbay Justin Kingsford askerlerin yolladığı mesajda "Açık ve görünür karşı istihbarat tehdidi nedeniyle cep telefonu ve tabletler gibi kişisel elektronik cihazlarımızı evde bırakmamız gerekiyor." diyor. Schumacher'in sağlık durumu Times'da İsviçre'de geçirdiği kayak kazasının ardından komaya giren Formula 1 efsanesi Michael Schumacher'in sağlık durumuyla ilgili bir haber var. 1989'da geçirdiği kazadan sonra tekerlekli sandalyeye mahkûm olan eski Fransız Formula 1 pilotu Philippe Streiff arkadaşı Schumacher'in tekerlekli sandalyede olduğunu, konuşamadığını ve hafıza kaybı yaşadığını söylüyor. Streiff "Daha iyiye gidiyor ama her şey göreceli. Çok zor bir durum çünkü tekerlekli sandalyede, felçli, hafıza ve konuşma sorunları var. Eşi ve basın sorumlusuyla gözleriyle iletişim kuruyor" diyor. Yedi kez Formula 1 şampiyonluğunu kazanan Alman pilot geçen Eylül ayında hastaneden taburcu olmuş ve İsviçre'deki evine geçmişti.	Sinagon saldırısından sonra Kudüs'teki hava, Kuzey Irak'taki IŞİD tehdidi, Polonya'ya tatbikata giden İngiliz askerlerine "telefonları, tabletleri evde bırakın" uyarısı ve Formula 1 efsanesi Michael Schumacher'in sağlık durumu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: ORDU hava durumu raporunu yayınlayan meteoroloji kuvvetli yağış uyarısı verdi. Meteoroloji'nin uyarı verdiği iller listesinde Ege, Karadeniz, Marmara ve İç Anadolu bölgesinde 38 il bulunuyor. Bu illerde çok kuvvetli yağışlar görülecek. Yağışlar çarşamba gününe kadar devam edecek. Meteorolojinin hava durumu tahminine göre bugün kuvvetli yağış beklenen 38 il şöyle: İstanbul, Ankara, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Çanakkale, Yalova, Sakarya, Kocaeli, Bursa, Balıkesir, Bilecik, Düzce, Zonguldak, Bartın, Karabük, Bolu, Kütahya, Manisa, Uşak, Aydın, Denizli, Muğla, Burdur, Antalya, Isparta, Afyonkarahisar, Eskişehir, Kırıkkale, Çankırı, Kastamonu, Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Rize, Trabzon, Konya. Ordu saatlik ve 5 günlük hava durumu tahmini şöyle; Hava durumu flaş İstanbul uyarısıyla geldi 38 ili vuracak!	ORDU hava durumu raporu kuvvetli yağış uyarısıyla geldi. Meteoroloji İşleri Müdürlüğü Ordu için saatlik hava durumu tahminini de verdi. İşte Ordu'nun 5 günlük hava durumu raporu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Richard Falk, Mavi Marmara olayının ardından, İsrail'in ilk kez "politik söylem olarak" Gazze'ye ablukanın insani yardımların girişine izin verecek şekilde sona ermesi gerektiğini kabul ettiğini, ancak uygulamada değişen birşeyin olmadığını söyledi. Falk, BM'nin Filistin'deki insan haklarının durumuyla ilgili özel raportörü olarak, BM Genel Kurulu'nun insan hakları komitesinde yaptığı konuşmanın ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Gazze'de 3 yıldan beri devam eden ablukanın tüm Filistinliler üzerinde psikolojik ve fiziksel baskı yarattığını, İsrail'in Gazze'den ne mal ihracatına ne de insanların diğer Filistin topraklarına gidişlerine izin vermediğini belirten Falk, "1967 yılından beri devam eden İsrail işgali, artık bugün defacto ilhak halini almıştır" dedi. İNŞAATLARIN DEVAM ETMESİ Falk, Yahudi yerleşimleri inşaatının devam etmesinin ve İsrail'in Filistin topraklarını işgal altında tutmasının, "iki devlet kurulması vizyonuna" da zarar verdiğini ve "2 devlet çözümünü" adeta bir "illüzyona" çevirdiğini ifade etti. 31 Mayıs'ta Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısının ardından, İsrail'in ilk kez siyasi olarak ablukanın, insani yardımlara izin verecek şekilde sona ermesi gerektiğini kabul ettiğini belirten Falk, "Ancak uygulamada durum değişmemiştir. 31 Mayıs saldırısının ardından, Gazze'ye daha önceden insani yardım taşıyan kamyonların ancak üçte birinin Gazze'ye girmesine izin verilmektedir" dedi. İngiltere Başbakanı David Cameron'un bu yıl 27 Temmuz'da Türkiye ziyareti sırasında "Gazze'nin hapishane kampı olarak kalmasına izin verilemez" dediğine de dikkat çeken Falk, Gazze'deki durumun son derece kötü olduğunu belirtti. "İki devletli çözümün neden giderek illüzyona döndüğünün" sorulması üzerine, Falk bunu şu an yaşanan gerçekler ışığında söylediğini, çözüm için önce İsrail'in 1967'de işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Yahudi yerleşimlerindeki artışın "tersine dönmesi" gerektiğini, ancak bugün yaşananların bunu tersi olduğunu belirtti. Falk bir soru üzerine, İsrail'in Gazze'de Hamas'ın 2006'da seçilmesinin ardından tüm Filistinlilere "toplu ceza" uygulamasına başladığını, ablukanın temel amacının bu olduğuna inandığını söyledi. Falk, "İsrail, Hamas'ı terör örgütü dışında bir siyasi aktör olarak görmediği sürece, ilerleme sağlanamaz" diye konuştu. MAVİ MARMARA Mavi Marmara saldırısıyla ilgili bir soru üzerine, Falk, Cenevre'deki BM İnsan Hakları Konseyi'nin onayladığı rapora göre, İsrail'in Gazze'ye abluka uygulama hakkının olmadığının ve ablukanın uluslararası hukuğa aykırı olduğunun bir kez daha tespit edildiğini belirtti. İsrail'in Gazze'de işgalci güç olarak sorumluluklarını yerine getirmediğini ve Filistinlilerin temel ihtiyaçlarının karşılamasına izin vermediğini söyleyen Falk, bu açıdan işgal altındaki topraklara insani yardım gönderilmesinin, uluslararası hak olduğunun da raporda vurgulandığını belirtti. İnsani yardım filosundaki gemilerin hiçbirinde silah bulunmadığının da altını çizen Falk, İsrail'in 2006'daki Lübnan savaşı, Gazze'ye 2008-2009'da yaptığı operasyon ve Mavi Marmara saldırısının ardından, uluslararası kamuoyunda saygınlığının epey zarar gördüğünü belirtti.	BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Richard Falk, İsrail'in hukuksuzluğunun devam ettiğini söyledi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, bugün 12.00-18.30 saatleri arasında Kadıköy meydan otobüs duraklarında yapılacak miting dolayısıyla saat 09.30'dan itibaren bazı yollar kontrollü olarak trafiğe kapatılacak. Bu kapsamda Rıhtım Caddesi, Boğa Meydanı'ndan Rıhtım Caddesi'ne kadar tüm yol, Kadıköy Belediyesi önünden Söğütlüçeşme Caddesi istikameti ve Söğütlüçeşme Caddesi'nden Rıhtım'a inen ara sokaklar trafiğe kapalı olacak. Taşköprü, Kışla, Orgeneral Şahap Gürler ve Albay F. Sözdener caddeleri de ihtiyaç duyulması durumunda trafiğe kapatılacak. Kapatılan yollara alternatif olarak, Tıbbiye Caddesi'nden gelen trafik akışı Burhan Felek Caddesi'nden E-5 yönü ile Behiçbey Sokak'tan İbrahimağa ışıklar istikametine yönlendirilecek. Söğütlüçeşme Caddesi'nden gelen trafik akışı, Altıyol Boğa Meydanı'ndan Rıhtım'a iniş engellenerek, Kuşdili Caddesi Salı Pazarı istikametine sevk edilecek, Moda'dan gelen akış Mühürdar Kavşak'tan geri yönlendirilecek, Kadıköy Belediyesi önünden gelen akış ise minibüs yolu istikametine verilecek.	Kadıköy'de bugün yapılacak açık hava toplantısı nedeniyle bazı yollar trafiğe kapatılacak...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs kutlamaları konusunda hükümetin toleranslı davranması gerektiğini savunarak, “İşçiler Taksim’de yapmak istiyorlarsa bu bir bayram. Gitsinler Taksim’de 1 Mayıs’ı kutlasınlar” dedi. Partisinin düzenlediği Roman Buluşması etkinliğine katılan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Romanların sorunlarına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Roman kardeşlerimizin çok sorunu var. Eğitim sorunları var çocuklarının. Sağlık sorunları var özellikle kadınların. Konut sorunları var. Romanlar ilk kez geniş bir katılımla toplanıyorlar. Çok sayıda dernek var burada. Sorunlarını dile getirdiler. Onlar da bu ülkede barış içinde yaşamak istiyorlar. Aş istiyorlar, iş istiyorlar. Seçimlerde sadece seçmen olarak değil seçilen kişi olarak da katılmak istiyorlar. Biz bunları değerlendireceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu çözüm sürecine ilişkin olarak yöneltilen bir soruya şöyle yanıt verdi: “Ülkemizde huzurun olmasını, barışın olmasını isteriz. Hiç kimsenin saçının teline zarar gelmemesini isteriz. Ülkemiz güzel bir ülke insanlarımız barışa susamış ama bilmediğimiz bazı gelişmeler var. Vatandaşın kafasında kaygılar var. Bu kaygıları giderecek olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan. Çıkacak millete görüşmelerin ne olduğunu, pazarlıkların ne olduğunu, hangi aşamaya gelindiğini açıklayacak. Biz bunları bekliyoruz. Sayın Başbakanın konuşması gerekiyor. Konuşmadığı takdirde olay tek boyutlu ve tek bir kanalda halk bilgileniyor. Ya Kandil’den ya da Abdullah Öcalan’ın mektubundan halk bilgileniyor. Bu doğru değil. Doğru olanı bu ülkeyi yönetenleri bu süreci nasıl götürdüklerini halka anlatmalarıdır. Siyasi partilerin sivil toplum kuruluşlarının halkın sokaktaki sade yurttaşın süreçle ilgili kaygıları var ve bu kaygıların giderilmesi gerekiyor.” Yaşanan çözüm sürecinde Roman Buluşması gibi çeşitli buluşmaların tertip edilmesinin yararlı olacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bu ülkenin sadece roman vatandaşları değil, esnafları, sanayicileri, emeklileri, sendikacıları da biraraya gelmeli. Örgütlü toplum olmaktan korkmamalıyız. Kişiler sorunlarını dile getirmeli ve bizler de siyasetçiler olarak bunları dinlemeliyiz” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması ile ilgili olarak ise şunları söyledi: “1 Mayıs’ın kavgasız geçmesini istiyorum. Özellikle siyasal iktidarın bu konuda biraz toleranslı olması, herhangi bir çatışmanın çıkmaması açısından çok önemlidir. Hükümet daha toleranslı davranırsa daha sağlıklı bir sonuç ortaya çıkar. İşçiler Taksim’de yapmak istiyorlarsa bu bir bayram. Gitsinler Taksim’de 1 Mayıs’ı kutlasınlar. Yani bundan ötürü yasak getirmenin bir anlamı yok. Yasağın arkasında çatışma var. Bir bayram havası içinde işçiler 1 mayısı kutlamak istiyorlarsa Taksim’de mi bırakın Taksim’de kutlasınlar. Kadıköy’de mi bırakın Kadıköy’de kutlasınlar. Yasaklarla bir olayı engellemek mümkün değil. Yasak çatışma, huzursuzluk getiriyor. 21. Yüzyıl Türkiye’sinde bir ülke yasaklarla yönetilmemeli.”	Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs kutlamaları konusunda hükümetin toleranslı davranması gerektiğini sa...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: YPG Sözcüsü Redur Halil, PYD Eş Başkanı Salih Muslim’in basında yer alan, YPG güçlerinin ileriye dönük plan ve operasyonlarına ilişkin görüşlerinin kendi şahsı ve partisinin görüşleri olduğunu bildirdi. Redur Halil, “Salih Muslim’in bu konuların yanısıra uluslararası koalisyon güçlerinin YPG’ye silah verip vermediği hususu da dahil siyasetçi olarak kendi uzmanlık ve sorumluluk alanı dışında, yeterince olaylara hakim olmadan birçok askeri konuyu değerlendirmesi, ancak kendisini ve eşbaşkanı olduğu siyasi partiyi bağlar” ifadelerini kullandı. Redur Halil, “Müslim siyasi bir parti eşbaşkanıdır. Bizler askeri bir örgütlenmeyiz. Dolayısıyla Muslim’in sözleri ve değerlendirmeleri YPG olarak bizleri bağlamamaktadır” dedi. YPG Sözcücü Halil, ABD’nin YPG güçlerine silah yardımında bulunduğu yönündeki haber ve açıklamalara ilişkin de, “ABD kime silah gönderdiğini, kimi silahlandırdığını iyi bilmektedir” sözleriyle cevap verdi. MÜSLİM ABD YARDIMINI DOĞRULAMIŞTI Salih Müslim, ABD'nin yaptığı 50 tonluk yardımı doğrulamış, "Bize ve müttefik olduğumuz gruplara 50 ton silah gönderildi. Bu daha başlangıç, silahların devamı da gelecek" demişti. Müslim Rakka ve Cerablus'a yönelik operasyonların da masada olduğunu aktırmıştı. Müslim, Ankara'nın 'Silahlar PKK'nın eline geçerse müdahale ederiz' tepkisine ise “Türkiye Rojava’ya saldırırsa kendimizi savunuruz. Biz kimseye saldırmıyoruz ancak bize saldıranlara karşı da kendimizi savunuruz" demişti.	Terör örgütü PKK çizgisindeki PYD'nin silahlı kanadı YPG'nin Sözcüsü Redur Halil, PYD Eşbaşkanı Salih Muslim’in plan ve görüşlerinin YPG’yi bağlamadığını savundu.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Çekimleri Asya, Afrika ve Avrupa’da gerçekleştirilen Selam filmi , 3 ayrı kıtada ve 4 farklı ülkede çekilen ilk Türk filmi olma özelliğine sahip. 29 Mart’ta sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanan filmin başrollerinde Yunus Emre Yıldırımer, Burçin Abdullah ve Hasan Nihat Sütçü yer alıyor. Dünyada kimsenin gitmek istemeyeceği, savaşların, açlığın ve fakirliğin yaşandığı ülkelere gözlerini kırpmadan giden fedakar öğretmenlerin öyküsünün anlatıldığı “SELAM”ın yapımcılığını Sabri Koç (Neyir Film), konsept danışmanlığını Haluk Örgün, yönetmenliğini Levent Demirkale üstleniyor. Senaryosunu Necati Şahin’in yazdığı “Selam” filminin dağıtımını Warner Bros yapacak.	2013 yılının en iddialı filmlerinden biri olan 'Selam'ın merakla beklenen fragmanı yayınlandı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Op. Dr. Nevra Topalismailoğlu düşük karbonhidratlı diyetin yeterli miktarda karbonhidrat alımına izin veriyorsa, hem anne hem de bebek için sağlıklı olduğunu belirtiyor. Ancak çok düşük karbonhidrat oranları içeren diyet yapmanız güvenli değildir. Çünkü karbonhidratlar hem enerji elde edilmesini sağlar, hem de yağ fragmanları içerir. Eğer belli oranda karbonhidrat alınmaz ise yağ alımı da normal yoldan olmaz ve keton olarak adlandırılan yağ yıkım ürünleri oluşur. Bu yağ yıkım ürünleri bebeğin beyin ve sinir gelişimine olumsuz etki yapar ve eksik olan enerji ile de sağlıklı büyüyüp gelişmesi sağlanamaz. Dr. Topalismailoğlu ekliyor: “Diyet yapmanız gerekiyorsa, doktorunuzun bilgisi ve kontrolü dahilinde, ancak bir diyetisyenin planlamasıyla yapabilirsiniz.” Uzm. Dyt. Dilara Koçak gebelik döneminde 9- 12 kg ağırlık kazanımının normal olduğunu; ancak gebeliğe fazla kilo ile başladıysanız 7- 8 kg ile gebeliği tamamlamanın da mümkün olabildiğini söylüyor. Eğer ikiz bebek bekliyorsanız ortalama 17- 22 kg ağırlık kazanımı normaldir. Koçak et, süt, meyve,sebze, tahıl ve ekmek besin gruplarından yeterli ve dengeli tüketmenin, hamilelik döneminde artan besin öğesi gereksinimini karşılamanın en kolay ve zahmetsiz yolu olduğunu söylüyor ve “Bebeğinizin gelişimini sağlayabilmek için günlük almanız gereken enerji miktarına 300 kalorilik bir enerji ilavesi yapmanız gerektiğini biliyorsunuz. Böylelikle gereksinimlerinizi karşılamış ve sağlıklı olan düzeyde, vücut ağırlığındaki artışı sağlamış olursunuz” diyor. Anadolu Sağlık Merkezi uzmanları gebelikte kilo almamak amacıyla özel bir diyetin uygulanmaması gerektiğini belirtiyorlar: “Bütün anne adayları, bebeğin sağlıklı gelişimi için gebelik döneminde almaları gereken sağlıklı kiloyu almalıdırlar”. Gebe bireylerin gebe olmayan bireylere göre her gün fazladan 2 köfte büyüklüğünde et ya da 2 yumurta, ayrıca 1 bardak süt, 1 dilim ekmek ve 1–2 tane meyve (elma, armut, muz, portakal gibi) yemesi yeterli olacaktır. Uzm. Dyt. Nesrin Artan ise gebelik döneminde protein, karbonhidrat, yağ gereksinimleri arttığını; diyetle alınan demir, kalsiyum, çinko, iyot, folikasit, B vitaminleri, A vitamini, D vitamini, C vitamini miktarlarında kişiye özel eklemeler yapılması gerekebildiğini söylüyor. Bu gereksinimlerin önemli olduğunu; bunların karşılanmazsa ölü doğum, zihinsel ve bedensel özürlü bebek doğumu, düşük doğum ağırlıklı yada premature (Erken doğum) bebek doğumu gibi hiç istenmeyen sonuçların ortaya çıkabileceğini belirtiyor. İşte gebelikte yeterli ve dengeli beslenme kuralları	Hamileyken diyet yapılır mı? Birkaç farklı uzmanın bu soruyla ilgili görüşlerini sizler için topladık.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İNTERNETHABER.COM Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı, 10 saat 25 dakika sürdü. Tarihi 30 Ekim MGK'sında "paralel yapı" vurgusu yapıldı, mücadelenin devam edeceği ifadesi yer aldı. Peki, Gülen Cemaati'nin 'paralel yapı' olarak Kırmızı Kitap'a girmesi ne anlama geliyor, Cemaat'i zor günler mi bekliyor? İşte yanıtı... ULUSLARARASI ALANDA YANKILANIR Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gülen Cemaati'nin MGK ulusal güvenliği tehdit eden unsurlar arasına alınmasının uluslararası alanda da yankılanacağını söylemişti. Onlarca ülkede faaliyet gösteren Gülen Cemaati'nin zor durumda kalacağını ima eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ekim ayının ikinci haftası yaptığı Afganistan ziyaretinin dönüşünde şöyle konuşmuştu: "Bu neyi getirir, bu yargının da uluslararası camianın da bu tür olaylara bakınışı değiştirir, önemli bir adımdır bu. Dostluk, kardeşlik bağlarıyla birbirine bağlı olduğunu söyleyen ülkeler bu tür şeylerde o ülkenin gerek Bakanlar Kurulu gerekse Milli Güvenlik Kurulu gibi önemli bir kurumunun almış olduğu kararı veya tavsiyeyi gözardı etmezler." CEMAAT OKULLARI KAPANABİLİR Onlarca ülkede eğitim ve yardım faaliyeti yürüten Gülen Cemaati, bu kararın ardından birçok ülkede faaliyetlerini sonlandırmak zorunda kalabilir.	Tarihi MGK toplantısında Kırmızı Kitap'a alınan Gülen Cemaati'ni zor günler bekliyor. Bu karar sonrası Cemaat'in yurtdışındaki faaliyetleri askıya alınabilir.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Nergis DEMİRKAYA İNTERNETHABER ANKARA- Yer CHP Genel Merkezi... Delegeler saatler kalan kongre öncesi parti yöneticilerinin odalarında kulis yapıyor. Kimi Baykal’ın avukatlarının bir önceki gün yaptığı kaset savunmasının zamanlamasını konuşuyor. Kiminin gündeminde ise sadece Parti Meclisi listesine kimlerin girebileceği var. Bu sohbetler sürerken bir fısıltı dolaşıyor ortalıkta. Varan 2 çıkmış… Odalar boşalıyor, kulisler dağılıyor. Herkes bir bilgisayar başında internette ikinci kaseti arıyor… Sonra haberin doğru olmadığı anlaşılıyor ve espriler başlıyor. Abi Varan var ya şurada… Varan firması… ilk sefer kaçırılmış da ikinci sefere bakıyorlar… BAŞKA ADAY ÇIKABİLİR BEKLENTİSİ CHP, Kurultay’a 20 saat kala bu acı manzarayı yaşıyor. Kulislerde “Baykal hala aday olabilir mi” diye soruluyor. "Yok canım artık çok zor" diyen de var, "Yılmaz Ateş ya da Faruk Öztrak'ın aday gösterileceği konuşuluyor" diyen de. Kimse bu isimlerin adaylığına ihtimal vermese de Kurultay'da yaşanabilecek bir sürpriz şaşırtmayacak. İSMET İNÖNÜ’YE VEFA CHP’de Kurultay için her şey hazır. Parti Genel Merkezi altı oklu CHP bayraklarıyla süslendi. Atatürk ve dev bir Türk bayrağı ile donatıldı. Asıl hazırlık ise kongrenin yapılacağı salonda. Daha önce Baykal'ın Sarıgül'le yarıştığı kongrede asılan İsmet İnönü’nün, “Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur” sözü bu kez Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle kongre salonunu süsleyecek. ADAYLAR TEKKE ÖNÜNDE! CHP kulisleri beklendiği gibi ikinci gün gerçekleştirilecek Parti Meclisi listesinde kimlerin yer alacağı dedikodusu ile çalkalanıyor. CHP GM’nde Genel Sekreter Önder Sav’ın odası, Meclis’te ise CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay’ın odası bu kulisler için en uygun iki adres. Listede olmak isteyenler “Tekke” olarak ifade edilen bu mekanlardan ayrılmıyor. Ancak uzun yıllardır siyaset yapanlar hazırlanan liste konusunda çok temkinli. Parti Meclisi listesinin omurgasının oluştuğunu, ancak Cumartesi akşamına kadar pek çok değişiklik yapılabileceğini düşünüyorlar. Bu nedenle ortalıkta dolaşan hiç bir isme rağbet edilmiyor. Parti Meclisi seçimlerinde kesin olan tek nokta ise "yeni genel başkanın elinin rahat olması için" listelerin en azından bu seçimde "blok" olacağı. SAV GÖREVE DEVAM Bir önceki kongrede Sav’ın oturduğu Genel Sekreterlik koltuğunun yetkileri daraltılmıştı. Ancak bu tüzük değişikliğinin yürürlüğe girmesi beklenmiyor. Bu durumda Sav aynı koltukta ve aynı yetkilerle göreve devam edebilecek. KILIÇDAROĞLU 45 DAKİKA KONUŞACAK Kongrede yapılacak seçimler kadar Kılıçdaroğlu’nun yapacağı konuşmada vereceği mesajlar da büyük önem taşıyor. İki gündür konuşması üzerinde çalışan Kılıçdaroğlu’nun kamuoyuna dönük “Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar” üzerine bir konuşma yapması bekleniyor. Kılıçdaroğlu da konuşmasıyla ilgili, “Rakamlara boğulmayacak bir konuşma olacak” demekle yetindi.	Kurultay’a saatler kala CHP koridorları hala kaset skandalı ile çalkalanıyor. Yapılan bir espri partilileri kahkahaya boğuyor...	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: İtalya'da, bankaların kredi krizinden dolayı finansman sağlamayı bırakmasıyla oluşan boşluğu, kara para aklama faaliyetlerine hız veren suç örgütlerinden sağlanan kaynak dolduruyor. Blooumberg'in haberine göre, İtalya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Anna Maria Tarantola, "Kriz dolayısıyla krediye erişimde yaşanan zorluk, organize suç örgütlerine büyümek için hareket alanı sağladı...Bu suç örgütleri gibi büyük miktarda nakit parası olanlar, başkaları için mümkün olmayan yatırımlar yapabilirler. Şimdi bu örgütler, tamamen yasal işlere yatırım yapabilir" dedi. Aynı zamanda bankacılık sektörünün denetlenmesinden de sorumlu olan Tarantola, 2010'un ilk yarısında 15 bin adet şüpheli işlem kaydını izlediklerini de söyledi. Bankanın başkan yardımcısı, bu sayının geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 52 oranında artış gösterdiğini ifade ederken, 2008'in tamamında gerçekleşen şüpheli işlemlerin sayısından da fazla olduğunu belirtti. Para aklama işlemi, yasal yoldan kazanılmayan paranın, meşru yollarla sisteme sokulmasıyla gerçekleşiyor. Örneğin, İtalya'nın en ünlü kafelerinden, Federico Fellini'nin meşhur Tatlı Hayat (Dolce Vita) adlı filminden de hatırlanan Roma'daki Café de Paris'e, güneydeki Calabria bölgesindeki Ndrangheta adlı mafya örgütüne ait olduğu gerekçesiyle el konulmuştu. Aynı şekilde Palermo'daki mahkeme kayıtları, Sicilya merkezli Cosa Nostra adlı örgütün de benzer amaçla süper market zincirleri işlettiğini ortaya çıkarmıştı. YÜZDE 5 KÜÇÜLDÜ, KREDİLER KESİLDİ Avrupa'nın en büyük dördüncü ekonomisi olan İtalya, geçen yıl yüzde 5 küçüldü. Merkez Bankası, ülkenin bu yıl sadece yüzde 1 büyüme performansı göstermesini bekliyor. Diğer yandan ülkede 2008 ile 2009 yıllarında bankaların kullandırdığı kredi miktarında da önemli ölçüde gerileme görüldü. Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, 15 Temmuz'da yaptığı bir açıklamada, kredi talebinin arttığını ancak başta küçük işletmeler olmak üzere birçok şirketin bu yöndeki taleplerinin yeterince karşılanmadığına dikkat çekmişti. 135 MİLYAR EUROYU YÖNETİYORLAR Roma merkezli piyasa izleme örgütü SOS Impresa'ya göre, organize suç örgütlerinin geliri 2009 yılında yüzde 4 artarak 135 milyar euroya (174.6 milar dolar) yükseldi. Mafya örgütlerine karşı sürdürülen operasyonlarda yapılan tutuklamalar, bu örgütlerle ve para aklama faaliyetlerinin, yasal ekonomi içerisinde geldiği noktayı göstermesi açısından önemli sonuçlar ortaya çıkardı. İtalya'nın en zengin suç örgütlerinden Ndrangheta'ya karşı düzenlenen ve 300 kişinin gözaltında alındığı operasyonda, örgütün ülkenin finans merkezi Milano'da yayıldığı ortaya çıkarıldı. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) tahminlerine göre; para aklama faaliyetlerin miktarı küresel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 2'si ile 5'i arasında bir oranda bulunuyor. İtalya'da ise bu oranın yüzde 11'e yaklaştığı düşünülüyor.	İtalya'da, bankaların kredi krizinden dolayı finansman sağlamayı bırakmasıyla oluşan boşluğu, mafya dolduruyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Üstelik Türkiye hükümetinin ilişkilerin normalleşmesi için İsrail’in önüne koyduğu yeni koşullar, Benjamin Netanyahu liderliğindeki koalisyon hükümetini zorlayacak nitelikte. İsrail Başbakanı Netanyahu ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinin ardından ilk temas Pazartesi günü Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile İsrail Adalet Bakanı Tzipi Livni (eski dışişleri bakanı) arasında gerçekleşti. İki bakan, Türk ve İsrailli yetkililerinin Mavi Marmara kurbanlarının ailelerine ödenecek tazminatların belirlenmesi için görüşmelerin başlaması konusunda uzlaştılar. Görüşmelerin birkaç gün içinde başlatılması öngörülüyor. Türkiye’nin diğer koşulu olan Gazze ambargosunun kaldırılması konusunda ise İsrail yönetiminin bölgenin yeniden imarı için giriş izni isteyen Türk malzemelerinin geçişine daha süratli onay verdiği haberleri geliyor. Zaten İsrail özürden önce de TİKA’nın Gazze’de yapmakta olduğu hastane için gerekli malzemelerin geçişi için izin vererek bu yönde daha olumlu bir tavır takınacağı mesajını vermişti. Diplomatik kaynaklar, Livni-Davutoğlu arasındaki telefon görüşmesinin yapıcı bir ortamda geçtiğini, Livni’nin aynı zamanda İsrail kabinesinde İsrail-Filistin müzakerelerinden sorumlu bakan olarak görev yapması nedeniyle de barış sürecinin de ele alındığını kaydettiler. Davutoğlu da Türk basınına yaptığı açıklamada Livni’nin Türkiye’den barış müzakereleri sürecinde daha aktif rol oynamasını istediğini bildirdi. Bu olumlu gelişmelere karşın, Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşme hızı İsrail’in atacağı adımlara bağlı olduğu kaydediliyor. Davutoğlu bu durumu şu ifadelerle dile getirdi: “Ama bu (İsrail’in özür dilemesi) şu değil: İsrail bir hata yaptığında Türkiye hiçbir eleştiri yapmayacak. Yanlış yaptığında yine eleştiririz. Eğer 1967 öncesi sınırlarına çekilme konusunda açık irade gösterirse, yerleşimler durursa, doğru adımlar atarsa normalleşme hızlanır. İsrail, Gazze’de yine aynı katliamı yaparsa yine aynı eleştiriyi alır. Bu ilişkileri inşa etmek, ebediyen bir daha İsrail eleştirilemeyecek anlamına gelmez.” Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da CNN International’a yaptığı açıklamada, ilişkilerin adım adım normalleşeceğine inandığını ancak bunun İsrail’in ne yapıp yapmayacağına bağlı olduğunu kaydetti. “Koşullar arasında sadece özür yoktu, ailelere tazminat ve Gazze de vardı. Zaten tüm sorun da Gazze’den kaynaklandı. Gazze’ye gelen kargoya uygulanan kısıtlamaların nasıl kaldırılacağı konusundaki uygulama çok önemli,” diye konuşan Babacan, Türkiye’nin Ortadoğu’da kalıcı bir barış için İsraille çalışmaya hazır olduğunu ancak aynı niyetin İsrail yönetimince de benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Büyükelçilik ataması hemen değil Tazminat ile ilgili prosedürlerin tamamlanması, Gazze’ye uygulanan ambargonun gözle görülür şekilde kaldırılmaya başlanıyor olması Ankara’nın yakından gözleyeceği gelişmeler arasında sayılıyor. Başbakan Erdoğan’ın yapmayı planladığı Gazze ziyareti sırasındaki kişisel gözlemlerinin de bu süreçte etkisinin olacağı kaydediliyor. Netanyahu’nun bir an önce gerçekleşmesini istediği büyükelçilerin karşılıklı atanması ise ancak bu gelişmelerin ışığında planlanacak bir adım olarak görünüyor. İsrail yönetiminin tazminat ve diğer teknik düzenlemeleri bir an önce tamamlayarak Ankara ile hızlı, yoğun ve içerikli bir siyasi danışma mekanizmasını yaşama geçirmek istediği biliniyor. Özellikle Suriye’deki gelişmelerden ve iç savaşın bir aşamasında kimyasal silahların kullanılabilecek olması endişesini hisseden İsrail, NATO üyesi Türkiye’yle bu meseleyi hem askeri hem de siyasi boyutta görüşmek amacında. İsrail’in NATO’da temsilcilik açma istemi Türkiye’nin İsraille normalleşen siyasi ilişkileri çerçevesinde Suriye konusunu masaya yatırabileceği, ama ''İsrail’i Suriye meselesinin bir aktörü haline getirmemeye dikkat edeceği'' kaydediliyor. Bunun hem taraflar arasındaki güvenin tam olarak tesis edilmemesi hem de İsraille Türkiye’nin Suriye konusunda farklı noktada olmalarından kaynaklanıyor. Bir başka ama temel neden ise İsrail’in Suriye meselesine karışmasının Arap dünyasında yaratabileceği tepki. Mavi Marmara olayının yaşandığı 2010 senesinden bu yana iki ülkeyi karşı karşıya getiren bir başka konu ise Türkiye’nin uluslararası platformlarda İsrail devletinin çıkarına olabilecek gelişmeleri engelleme politikası idi. Bunun en somut örneği ise İsrail-NATO ilişkilerinde yaşandı. İsrail’in NATO nezdinde bir daimi temsilcilik açmasını engelleyen Türkiye, bu ülkenin 2011’de yapılan Chicago Zirvesi’ne katılmasını da vetoladı. Geçen sene sonunda İsrail’in askeri operasyonlar hariç NATO’nun siyasi planlama toplantılarına katılmasına yeşil ışık yakarak bu vetosunu yumuşatma sinyali veren Türkiye’nin, ilişkilerin normalleşme yerine uygun olarak başka adımlar da atabileceği kaydediliyor. Ekonomik ilişkiler büyüme eğiliminde Türkiye-İsrail ilişkilerinin donduğu üç yıllık sürede ekonomik ve ticari ilişkilerin etkilenmeden artması, normalleşmeyle beraber bu alandaki ilişkilerin büyük bir atılım içine gireceğinin de göstergesi. Yıllık yaklaşık 4,5 milyar dolarlık ticaret hacminden yararlanan Türkiye ve İsrail, bu rakamı en yoğun kriz günlerinde bile artırabildiler. Turizm çevreleri de ilişkilerin normalleşmesinin İsrail’den Türkiye’ye duran turist akınının canlanmasına yol açabileceğini, ancak bunun asıl etkisinin gelecek sene görülebileceğini kaydediyor.	İsrail’den geçen hafta gelen Mavi Marmara özrü, iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi adına önemli bir gelişme olarak görünse de tarafların kısa sürede yeniden “stratejik ortak” düzeyine dönmeleri mümkün görünmüyor.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Davutoğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Suriye konusunda terör olaylarının detayları araştırılıyor. Bir benzerlik paralellik kurulacaksa Beşer Esad'ın cinayet şebekelerinin Suriye'de bayram günü bir günde 200 kişiyi öldürmesi yönetemi ve kutsal tanımamazlığı ile terör örgütünün bu sivil halka dönük yöntem ve zihin paralellliği var. Eğer bir illiyet ve milliyet bağı varsa her türlü şekilde araştırılır. Şu ana kadarki veriler ışığında netleşmiş tablo yok. Araştırmalar ortaya çıkar ve neticeler ortaya konur."	Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Gaziantep'te yaşanan saldırıyla ilgili açıklama yaptı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Mahalle sakinleri adına konuşan Hakan Özdemir, "Geçen hafta İstanbul’da, bugün de Kayseri’de hain saldırı sonucu şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralananlara acil şifalar diliyorum. Şehitlerimiz için mahalle sakinleri olarak mevlit okuttuk, dualar yaptık. Son iki hain saldırının ardından herkes gerilmiş durumda. Önümüze çıkan hainler olursa, gereken cezayı vermeye hazırız. Artık ok yaydan çıkmış durumda. Bizi bölemeyecekler. Biz 15 Temmuz’da olduğu gibi her zaman devletimizin yanında olacağız. Kahpece, şerefsizce, insan kılığına girmiş hainlerin yaptıkları yanlarına kalmayacaktır" dedi.	Bursa'nın İnegöl İlçesi’nde bir grup genç, asılsız kavga ihbarıyla mahalleye çağırdıkları jandarma ekiplerini bayraklarla karşılayıp moral verdiler.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Türkiye Şeker Fabrikası AŞ’ye ait 14 şeker fabrikası satılıyor. İç anadolu bölgesinde 2.5 milyon çiftçinin geçim kaynağı olan şeker pancarı üretimine 2000'li yıllarda kota getirilmişti. Şimdi ise fabrikalar satılıyor ve devlet bu işten tamamen çıkıyor. Özelleştirme bir çok spekülasyonu ve iddiaya da beraberinde getirdi. Bunlardan en dikkat çekici olanı NBŞ iddiası ve bir ABD'li şirketin bu işteki rolü... Kamuoyunu rahatsız eden bu noktaların açıklığa kavuşturulması gerekiyor. İşte şeker pancarı işindeki o iddialar; NBŞ NEDİR? : NBŞ Nişasta bazlı şeker demek. Türkiye’de NBŞ mısırdan üretiliyor. Mısır Şurubu ise vücutta früktoza dönüşmesi sebebiyle zararlı bulduğu bir ürün. Fruktoz, insülin direncini olumsuz olarak tetikliyor. Şeker hastalığı ve şişmanlık başta olmak üzere kanserden kalp hastalıklarına ve karaciğer yetmezliğine kadar birçok kronik hastalıkları yol açıyor. NBŞ ÜRETEN FİRMALAR : Türkiye’de NBŞ üretimi, beş firmanın denetiminde bulunuyor. Bu şirketler Cargill(ABD), Amylum(Britanya ve BU İDDİA DOĞRU MU? Türkiye'deki şeker fabrikalarının satışının NBŞ üretimi yapan Cargill'in raporu doğrultusunda olduğu iddia ediliyor. Türkiye’de NBŞ üretiminin %90’nı bu şirketin tekelinde. Şeker pancarı fabrikaları satılınca sağlığa zararlı olarak görülen NBŞ üretiminin piyasayı tamamen ele geçireceği iddiaları var. Bu da toplum sağlığı açısından endişe yaratıyor. ABD Ortaklığı), PNS (Cargill ve Türk Ortaklığı), Tat Nişasta ve Sunar Mısır Entegre’den oluşuyor. ŞEKER PANCARINDAN DAHA UCUZ Mısır şurubunun fiyatı, şeker pancarı şekerine göre ton başına 250-300 dolar daha ucuz ve sıvı olarak pazarlanabilmekte. Bu nedenlerle, şekerlemeler, unlu mamuller, reçel, alkollü ve alkolsüz içecekler gibi şeker gıda sanayinde yaygın olarak kullanılıyor. AB'DE DÜŞERKEN TÜRKİYE'DE ARTIYOR NBŞ’lerin tüketimi, AB’de ve dünyada düşerken Türkiye’de yükseliyor. Türkiye’de kişi başına NBŞ tüketimi 6 kg. iken, AB’de bu miktar 1 kg. civarında. 2013 yılındaki yasa tasarısı ile Türkiye'deki NBŞ kotası yüzde 10’dan yüzde 15’e çıkarıldı. AB ülkelerinde kota oranı yüzde 4 civarında. KEMAL DERVİŞ'İN BAŞLATTIĞI SÜREÇ Aslında şeker fabrikalarının özelleştirilmesi yeni bir konu değil. Kemal Derviş’in başlattığı süreç devam ediyor. Türkiye 2000’i yıllara değin şeker sadece şeker pancarından üretiliyordu. Kemal Derviş pancardan şeker üretimini pahalı bulup, şeker yasası ile üretime kota getirdi. Yasal düzenleme ile de mısır gibi bitkilerden Nişasta Bazlı Şeker(NBŞ) şeker üretiminin yolunu açtı. 14 FABRİKA NE ZAMAN SATILACAK? : Türkiye'nin şu anda 14 adet şeker fabrikası var. Bor, Çorum, Kırşehir ve Yozgat Şeker fabrikaları 3 Nisan’da, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu ve Turhal fabrikaları 11 Nisan’da, Afyon, Alpullu, Burdur, Elbistan ve Muş fabrikaları ise 18 Nisan’da satılacak. Böylece devlet şeker üretiminden tamamen çıkmış olacak. Yiğit Bulut : NBŞ'li ürünleri almayın! Bunu dediğim için beni öldürürler NBŞ nedir hangi ürünlerde var? Nişasta bazlı mısır şurubu şekeri	TÜRKİYE şeker fabrikalarının tamamını özelleştirme kapsamında satıyor. 14 fabrikanın satışı ABD'li NBŞ üreticisi Cargill Raporu doğrultusunda yapılıyor deniliyor. Peki NBŞ nedir, fabrikaların satışıyla ilgili iddialar gerçek mi?	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Ülkemizde yayınlanan Bizim Hikaye dizisinin de esin kaynağı olan ünlü dizi Shameless'ta bir dönemin sonuna geldik. ABD’li oyuncu Emmy Rossum, ünlü komedi-dram dizisi Shameless’tan ayrıldığını duyurdu. Dizide Fiona Gallagher karakterine hayat veren 31 yaşındaki aktris, dizinin 9 Eylül’de yayınlanmaya başlayacak olan 9. sezonunun ardından “Shameless”ta yer almayacak. Rossum Facebook’tan yaptığı açıklamada, “Fiona”yı canlandırmanın kendisi için çok büyük bir fırsat olduğunu belirterek konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:	Ve bir dönemin daha sonuna geldik. Dünya'nın en popüler ve sevilen dizilerinden biri olan Shameless'ta başrol karakteri olan Fiona'ya hayat veren Emmy Rossum dizinden ayrıldığını açıkladı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: 2 metre 13 santimetre boya sahip 31 yaşındaki Eve, "Bu bir hakimiyet kurma şekli, çünkü gerçekten fiziksel olarak hayranlarımdan büyüğüm. Standart müşterilerim 1.70 ya da dana kısa boydu. Profesyoneller ve iyi eğitimliler. Bu, Asya'da ve Avrupa'da ABD'de olduğundan daha popüler. Her zaman bir kadından daha güçlü, daha üstün ve daha uzun olmak istemeyen erkekler için" diyor.	Dünyanın en uzun modeli amazon eve, oyunculukta istediğini bulamayınca gelirini ilginç bir yoldan sağlamaya başladı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Adıyaman'da, park halindeyken bilinmeyen nedenle alev alan otomobil, itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü. Kullanılamaz hale gelen otomobildeki yangına müdahale eden bir itfaiye eri de hafif şeklide yaralandı. Yangın, öğle saatlerinde Hoca Ömer Mahallesi'nde meydana geldi. Gölbaşı Caddesi üzerinde park halinde bulunan Ali Çavuş'a ait 16 TF 844 plakalı otomobil, bilinmeyen nedenle alev aldı. Otomobilin yandığını görenler itfaiye ekiplerinden yardım istedi. İhbarla gelen itfaiye erleri tarafından 1 saat süren müdahalenin ardından alevler kontrol altına alınırken, otomobil demir yığınına döndü. Yangın sırasında alevlere müdahale eden bir itfaiye eri de hafif şekilde yaralandı. Yaralı iftaiye eri, ayakta tedavi edildi. Yangının çıkış nedeni araştırılıyor.	Adıyaman'ın Hoca Ömer Mahallesi'nde park halindeki otomobil alev alev yandı. Yangın itfaiyenin müdahalesiyle söndürüldü.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Takip edip, vuruyor Güvenlik güçleri, son günlerde artan terör eylemleri üzerine gerilla sistemine geçti, Baskın için ilçe merkezlerine ya da karakollara yönelen PKK'lılar anında karşılık buluyor, kaçmaya çalışanlar da kırsaldaki özel harekâtçılar tarafından imha ediliyor, DAĞLAR EVLERİ OLDU 1990lı yıllarda PKK'ya ağır kayıp verdiren gerilla taktiği tekrar devreye girince dağdaki özel harekâtçıların sayısı artırıldı, Birliğine dönmeden haftalarca arazide kalabilen timler, son olarak 30'u Şemdinli'ye saldıran olmak üzere 51 PKK'lıyı öldürdü. MOBESE YAKALADI 5 TERÖRİST VURULDU Karakolu vuracaklardı Hakkari'nin Şemdinli ilçesine sızma girişiminde bu- lunan teröristler MOBESE kameraları tarafından saniye saniye görüntülendi. İlçeye bir araçla gelen hainler, karakola eş zamanlı saldırı için silahları oto- mobile yüklediler. Ancak, güvenlik güçleri teröristleri zırhlı bir araçla vurup etkisiz hâle getirdi.	Tam donanımlı özel harekât timleri, artık dağlarda kalıp, teröristlerin izini sürüyor!..	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Afyonkarahisar'da kendisini Sağlık Bakanlığında müfettiş olarak tanıttığı ve vatandaşları Bakanlığa bağlı kuruluşlarda işe yerleştirme vaadiyle para alarak dolandırdığı ileri sürülen bir kişi yakalandı. İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalanan O.S'nin, bazı kişileri Sağlık Bakanlığına bağlı kuruluşlarda işe yerleştirme vaadiyle para alarak dolandırdığı ileri sürüldü. Polis tarafından takibe alınan şahıs, eşini sağlık kuruluşlarından birinde 630 TL para karşılığında işe yerleştirme vaadiyle bir kuaförle pazarlık yaptığı esnada yakalandı. Şahsın yapılan sorgulamasında, Konya Sulh Ceza Mahkemesince güveni kötüye kullanmak, Akşehir Asliye Ceza Mahkemesince de dolandırıcılık suçundan arandığı ve hakkında yakalama kararı bulunduğu tespit edildi. Zanlı, adli makamlara sevk edildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.	Koca kentte dolandırmadığı adam kalmadı. Kendini sağlık bakanlığı müfettişi olarak tanıtıp, işe yerleştirme vaadi ile kandırdı.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir metin vereceğim ve senden bu metnin bir özetini çıkarmanı istiyorum. Özeti çıkarırken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece özeti ver.	Metin: Rize'de, sel ve heyelan felaketlerinde yaşamını yitirenlerin bugün toprağa verileceği öğrenildi. Gündoğdu beldesindeki sel ve heyelanlarda hayatını kaybeden aynı aileden Münevver, Muhammet, Akif, Vildan, Meliha ve Ahmet Kopuz'un cenazeleri Çayeli ilçesinde öğle namazı sonrası kılınacak cenaze namazının ardından, Sonay ve Serdar Pehlivan çifti Güneysu ilçesine bağlı Gürgen köyünde, Osman Kutay ve Fazile Efil Gündoğdu beldesinde ikindi namazı sonrasında, Servan Taşkıran beldeye bağlı Veliköy'de bugün toprağa verilirken, Adıyaman'dan Rize'ye yarıcılık yapmaya ve selde hayatını kaybeden Tahir Akat'ın ise cenazesi memleketi Adıyaman'a gönderilecek. RİZE'DE YAŞANAN FELAKETİN RESİMLERİ İÇİN TIKLAYINIZ Selde kaybolan Salim Bilgin için Gündoğdu beldesinin Hamidiye mahallesinde, Havva Kopuz'un ise Veliköy'de arama çalışmaları sürerken, iş makineleri ile enkaz kaldırma çalışmaları da sürüyor. Vatandaşların ise hasar gören eşyalarını kurtarmaya çalışıyorlar. Selden en çok zarar gören yerlerden biri olan Veliköy'e ise hala kara ulaşımı sağlanamıyor. Kara Kuvvetleri'ne ait 4 adet Skorsky Helikopter'le mahsur kalan vatandaşların kurtarma çalışmaları sürerken, ulaşım sağalanamayan yerlerdeki ihtiyaç sahiplerine de havadan erzak yardımı yapılıyor. Öte yandan, havadan çekilen fotoğraflarda heyelanın 9 ayrı noktadan geldiği görüldü.	Rize'de, sel ve heyelanlarda hayatını kaybedenlerin bugün toprağa verileceği bildirildi.	Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.

Subsets and Splits

No community queries yet

The top public SQL queries from the community will appear here once available.